2. BÖLÜM

9 3 0
                                    

Neredeyse öğlene kadar gezdim ve sonunda küçük bahçesinin içinde minik bir havuzu olan küçük bir ev buldum. İçerisine girdiğimde duvarlardaki yeşil renk çok hoşuma gitmişti. Çok vakit kaybetmeden evi aldım ve eşya ile temizlik malzemeleri bakmaya gittim. Garip bir şekilde bu sokaklar bana tanıdık geliyordu .(Bu arada burası neresi hala bilmiyorum ama insanlar İngilizce konuşuyor bu benim için büyük bir avantaj çünkü anadilimden başka tek bildiğim dil İngilizce) O kadar güzel eşyalar buldum ki! Eşyaların birazı bugün geldi. Eşyaları yerleştirip evi temizleyene kadar akşam olmuştu bile. Allah'tan ilk önce kendi odamın olduğu yeri temizlemiş ve yatağımı yerleştirmiştim. Tam yatağa yatarken telefonum çalmaya başladı. Arayan kişi İlaydaydı. Korkuyla telefonu açtım. "Alo"
Ama bi dakka bu İlayda'nın sesi değildi bu en yakın arkadaşı hatta kardeşi olarak gördüğü kız Ecrin'di. Ecrin daha ben cevap vermeden hüngür hüngür ağlamaya başladı."Alo Ecrin kötü bir şey mi oldu!"meraktan ölüyordum!"Zümra nasıl söylerim bilmiyorum"
"Ecrin söyle!"dedim o an tekdüze bir ses tonuyla "Zümra bunu söylemeyi asla istemezdim ama"devamını getiremedi tekrar hüngür hüngür ağlamaya başladı. Ne diyeceğini tahmin ediyordum ama hayır gerçeği onun ağzından duymayı istiyordum. Kendi fikirlerime değil onun kurduğu bir cümleye inanacaktım."Ecrin ağlamayı kes ve söyle hemen!" dedim. "İlayda öldü"dedi. O an sanki kalbim duracakmış gibi yavaşladı. Telefon elimden kaydı yere düştü. Dışarıdan gelen araba korna sesleri, telefondan gelen Ecrinin ağlama sesleri hepsi durdu. Hiçbir şey duyamıyordum  ama konuşuyordum. Söylediğim tek kelime ise hayır oldu.
Sonrası yok orada bayılıp kalmışım.

Sabah gözlerimi hızla açtığımda. İlk önce bunun bir kâbus olması için Allah'a yalvardım ve hemen Ecrin'i aradım. Telefon defalarca çaldı ama açan olmadı. Tekrardan aradım aradım aradım fakat tekrardan açan olmadı...

***********

Haftalar sonra Ecrin'i tekrar aradım ve bu sefer açtı. Ben daha tek kelime etmeden ."Zümra gerçekten çok özür dilerim gerçekten! Ama senin üzülmeni istemedim gerçekleri duyunca buraya gelip başını belaya sokacağından korktum..."bana bir sürü şey söyledi ama aklımda yalnızca şu sekiz kelime kaldı gerçekleri duyunca buraya gelip başını belaya sokacağından korktum ve sadece bunca sözün karşılığında ona üç kelime söyledim"İlayda'yı kim öldürdü" bu her kimse bende onu öldürecektim bunu deli gibi kafaya koymuştum."Baban"dedi. O an ne diyeceğimi bilemeden öylece sustum. Bir insan evladına  nasıl kıyabilirdi. O an asla ağlamadım ve artık ağlamak yoktu o adam kendi öz evladına kıydığsa, öz evladıda ona kıyacaktı.

Ecrin ile uzun uzun konuştuk ve o adamın beni ve Murat'ı bulamayınca İlayda'ya kendisini zorla intihar ettirdiğini  ve bunu bir kişi bile duyarsa diye Ecrin'i ona daha kötü şeyler yapmakla tehdit ettiğini öğrendim. Murat'ı öldürmem ile artık Ecrin ilgilenecekti oda aynı İlayda gibi bu konularda oldukça profesyoneldi. artık Türkiye'ye gidince ilk işim o adamı öldürmekti.

Evet arkadaşlar 2. Bölümün de sonuna geldik!🤩

İlayda'nın ölmesi sanırım bu kitapta en üzüldüğüm yer olacak:((((

Umarım kitabı keyifle okursunuz ve beğenirsiniz!😊

ZÜMRA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin