Yaşadığım şeyin şokunu daha atlatamamıştım. Nasıl bir katil olduğuna kendimi inandırmıştım belkide gerçek değildi.Belkide hayal gücümün bana kurduğu bir oyundu.Ama gerçeklik payıda vardı.
Saçmalama Gece!
Saçmalama Gece...Saat sabahın 8'iydi ama ben hala bahçede gördüğüm gölge ve bir çift mavi gözü düşünüyordum nasıl katilin bahçemde olduğunu düşündüm o an.
En iyisi bunu aileme söylememekti.
Kapı hızla sonuna kadar açıldı.Bense korkuyla ilkildim arkamı döndüğümde Gündüz'ün geldiğini görmüştüm bu kız hiç kapı çalmak ne bilmezmiydi.
"Kapıyı boş yere icat etmediler"diye söylendim.
"Kapı umrumda değil şuan,okula yeni bir çocuk kaydolmuş."Arkadaşının babası okul müdürü olduğu için okulda olan herşeyi ilk Gündüz'den duyardım.
"Birşey sorabilir miyim"dedim bıkmış bir sesle.
"Sor"
"Bundan banane şimdi napıcam bu önemli bilgiyi"
"Çocuk çok yakışıklıymış"dedi birden.
"Biliyor musun hiç ilgimi çekmiyor Gündüz."
"Benim çekti ama"o an söylediğinden pişman olmuş gibi kapıya yaklaştı.
"Okula geç kalıcaz çabuk hazırlan"diye bağırarak merdivenlerden indi.Sertçe kapıyı çekip odamdaki salıncağa kuruldum.
"Sanki aklımda az düşünce varmış gibi kardeşimin böyle olması hiç adil değil. İnsanlar ailesiyle paylaşamadığı şeyleri kardeşlerine söyler benim kardeşimin kafası 1 milyon"Bazen yaşıtlarıma göre çok olgun olduğumu düşünürüm ama özelliklede Gündüz'ün olduğu bir ortamda benim olgun olmama gibi bir şansım olmazdı.
Gerçekten okula az bir süre kalmıştı.Hızla üstüme beyaz bir gömlek ve siyah eteğimi giydim üstümede koyu yeşil kolej ceketimi geçirdim.
Özel okul olması işime geliyordu en azından forma yakışıyordu.Saçlarıma fön çektikten sonra dalin saç spreyimi de sıktım bu kokuya her kız gibi takıntılıydım.Hızla yemek sofrasına indim. Babam yine erkenden işe gitmişti. Ne kadar çok yersem o kadar dersime odaklanabilirdim.Çatalımdaki peyniri ağzıma götürürken annemin sorusuyla olduğum yerde kaldım.
"2 gün sonra için okulunuzda bir gezi planı yapmışlar. Gitmek istiyor musunuz?"
Okul gezilerini sevmezdim.Sıkıcı buluyordum.
Gündüz hemen atladı.
"Benimde haberim var gerçekten güzel bir gezi olacak."
"Zaten bişeyden haberin olmasa şaşardım."dedim bıkkın bir sesle.Gözlerini devirdi."Ben kesinlikle gidiyorum annecim"dedi.
Annemin gözleri bana döndü halbuki hiçbir geziye katılmadığımı bildiği halde.
"Hayır,tabikide"dedim kendimden emin bir şekilde.
Annem üzgün bir şekilde yüzüme baktı.
"Gece büyüyorsunuz artık yaşıtlarınızla zaman geçirip yaşınızın tadını çıkarmanız gereken bir zaman""Anne sende biliyorsun gezileri sevmem."
"Benim için birkere gidemez misin" diye sordu dudağını büzerek.
Gerçekten anneme kıyamıyordum.Ama belkide haklıdır.
"Tamam ama ilk ve son olarak tamam mı?"
Bir çocuk gibi sevinerek ellerini çırptı."Tamam tamam"
●30 dakika sonra●
Okula varmıştık.Ama okulun kapısından girdiğimiz an Gündüz ortadan kaybolmuştu bense sınıfa geçmiştim ilk ders tarih'ti. Tarih dersini severdim notlarım 100'den aşağı gelmezdi.
Sonunda zil çalmıştı. Herkes yerine oturmuştu.Ve hoca gelmişti derse kaldığımız yerden devam ederken kapı çaldı,ve açıldı.
Gördüğüm şeye inanamamıştım.Bu gözleri nerede görsem tanırdım. O gece çalıların arkasından gördüğüm gölgenin kan donduracak seviyedeki mavi gözleriyle gözlerim buluştu..●Devam edecek●