Bölüm 1 :Kehanet

31 1 0
                                        

Gözlerimin önünde ışıldayan mumlarla son bir kez baktım, gözlerimi kapattım ve bir dilek fısıldadım içimden "Yeryüzüne gitmek istiyorum... " ve bütün mumları söndürdüm.

"İşte güzeller güzeli kızımın 18. Yaş doğum günü! " diyerek yanıma geldi babam onu tanrı görüntüsüyle görmeye alışık değildim fakat başka tanrı ve tanrıçalar da olduğu için böyle görünmeyi tercih etmişti.
Beni öpmek için yanağıma doğru yaklaştığında bir an gerildim fakat son anda insan görüntüsüne döndü ve öyle öptü
"Baba, bir an cidden beni öyle öpeceğini düşündüm çok korkuttun beni! " babam bana sarılarak cevap verdi
"Beraber az vakit geçirsek de seni tanıyorum kızım bunu asla yapmazdım. " dedi ve kalabalığa döndü
"Millet! Parti Başlasın! "
Ihy ve Bes dansçılarla hazırladıkları gösteriyi sergilemeye başladılar, o sırada Hathor insanlara hazırladığı alkollü kokteylleri ikram ediyordu. Herkes eğleniyor gibi görünsede amcam Horus'un yarı tanrı kızı Nubia bir köşede oturmuş etrafa kibirli bakışlar atıyordu çünkü onun doğum gününde bu kadar tanrı ve tanrıça toplanmamıştı aramızda kalsın tanrı Ra bile gitmemek için bahane aramıştı. Nubia tanrılar ve tanrıçalar arasında pek sevilmez bunun sebebi kibirli ve edepsiz bir kız olması, bense çok sevilirim bu benim kibirli olmadığım anlamına gelmiyor kibirliyim evet ama edepsiz ve saygısız değilim her neyse işte hediye töreni başlıyor:

"Sevgili misafirler, kızım Klepatra'nın hediyelerini vermek üzere buradayız. Hediye töreni başlayabilir! " babamın yönlendirmesi den sonra ilk olarak tanrı Ra elindeki kutuyla bana yaklaştı

"Benim Nil perim Klepatra, seni ne kadar sevdiğimi biliyorsun lütfen bu hediyemi kabul et. "

Dizlerimin üstünde eğilerek hediyeyi ellerinden aldım ve ayağa kalktım tanrı Ra alnıma bir buse bıraktı ve söyledi "Nice mutlu yıllara! " ona teşekkür ettim ve kutuyu açtım içinde güneşten yontulmuş bir ışın parçasından yapılmış tılsım kolye duruyordu
"Ra dede çok teşekkür ederim, bu aldığım en değerli hediyelerden biri. "
"Güle güle kullan benim Nil perim, sen benim en değerlimsin. " Ra kenara çekildi sırada Ra dedemin torunları aşıklar Geb ve Nut vardı. Nut yanıma yaklaştı ve elindeki kutuyu uzattı ona da aynı şekilde minnetlerimi sundum ve kutuyu açtım bir dürbün vardı elime aldım ve gözüme götürdüm o sırada Nut

"Yeryüzünü ne kadar merak ettiğini biliyoruz bu yüzden en azından dünyada gökyüzünün nasıl olduğunu gösteren bir dürbün umarım beğenirsin. "dedi.

"Teşekkür ederim büyükanne Nut ve büyükbaba Geb."

Sırada babam vardı güzlerinin içine baktım babam bana yaklaştı minnetlerimi sunduktan sonra bana sıkıca sarıldı galiba 5 dakika öylece kaldık babamın gözünden yaşlar akmaya başladı ve elindeki kutuyu uzattı ve ekledi
"Annenin sürmesi, o öldüğünde onun odasından almıştım ben onun sürmeli gözlerine aşık oldum sen benim gözlerimi almışsın ama lütfen bu sürmeyi çek gözlerine onun kadar başın dik olsun, hayatta hep güzellikler seni bulsun. Doğum günün kutlu olsun."dedi alnımı öpüp hışımla salonu terk etti kutuyu hizmetçilerden birine verip odama koymalarını rica ettim kaybolmasını istemiyordum hediye merasimi çok uzun sürdü ve en sonunda en merak ettiğim kişinin hediyesini alma vakti gelmişti Nubia kutuyu uzattı benden büyük olduğu için ona da minnetlerimi sundum ve kutuyu açtım içinde yalnız bir kağıt parçası vardı elime aldım ve okumaya başladım

"Bu kağıt kadar değersizsin umarım en kısa sürede annenle aynı kaderi paylaşırsın."

Okuduklarımla deliye döndüm ne hadle bunu getirebilirdi kutuyu kenara fırlattım ve Nubiaya yaklaştım. Pişkin pişkin sırıtıyordu kendimi tutamadım ve yüzüne tokatı geçirdim
"Sen neyine güvenerek bu saygısızlığı bana yaparsın büyüğüm olduğun için sana saygıda kusur etmedim ama sen baban Horus'a güvenerek bana bu edepsizliği yapabiliyorsun sen babanın kanını haketmiyorsun derhal burayı terk et seni bir daha gözüm görmesin! "

Klepatra Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin