1

456 14 42
                                    


Jimin'in ağzından

    Jungkook'tan hiçbir haber alamadığım için son çare olarak evine gidiyordum. Saat neredeyse akşam 8 olmuştu ama Jungkook sabahtan beri aramalarıma cevap vermemiş ve yazdığım mesajlar iletilmemişti bile. Bende 'bu böyle olmayacak ben bu çocuğu görmeden rahat etmem' diyerek arabama binmiş ve Jungkook ve Taehyung'un evine doğru yola koyulmuştum.

    Tabiki Jungkook'tan cevap alamayınca bende Taehyung'a yazmıştım. Ancak ondan da bi cevap alamamıştım. Ki bu beni daha da endişelendirmişti. İkisi de ortalıktan kaybolmuştu bir anda.

    Kendimce kavga ettiklerini düşünmeye başlamıştım. Çünkü en son kavga ettiklerinde nerdeyse iki gün kimseyle konuşmamıştılar. Ama yine de kavga etmiş olsalar bile onlarla konuşmaya çalışmam gerekiyordu. Çünkü en yakın arkadaşlar böyle yapar değil mi? Konuşmasalar bile yanlarında oturmalı en azından yanlarında olduğumuzu bilmelerini sağlamalıydım. Çünkü eğer cidden kavga ettiyseler ikisi de düzgün düşünemezdi. Benim mal arkadaşlarım bunun gibi konularda asla ama asla sakin kalamıyorlar. Bundan dolayı her kavga ettiklerinde bende mahvoluyorum.

    İçimden umarım sadece telefonları bozulmuştur ve kavga etmemişlerdir diye geçirirken evlerinin önğne gelmiştim. Arabayı park ettikten sonra kapının önüne geldim ve zili çaldım. Bir kaç dakika bekleyişten sonra hala ses gelmeyince tekrar zili çaldım ancak bu sefer baya uzun bir şekilde basmıştım ki içeriden bir şeylerin düşme sesi gelmişti. Belki de kendisi düşmüştü benim salak kankam.

    Ayak seslerinin dedi artınca kapıya yöneldiğini anlamıştım. Yaklaşık bir dakika sonra kapı açıldı ancak içeride kimseyi görememiştim saniyelik. Sonra Jungkook kafasını yavaşça kapının ardından çıkardı. Tam ona neden benim aramalarıma cevap vermiyorsun diye kızacaktım ki gözaltlarının kıpkırmızı olduğunu gördüm. Yüzüne daha dikkatli bakınca perişan bir halde olduğunu kavgaya bilmiştim.

    "Aman tanrım Jungkook ne oldu böyle sana!? Neden ağladın!? Agh deliricem neden bana hiçbir şey söylemedin? Her ne olduysa ağlarken yanında olmalıydım!"

    "Sakin ol Jiminie... İlk önce içeri geç lütfen."

    "Bana sakın sakin olmamı söyleme Jungkook koca bir gün içinde size ulaşabilmek için neler yaptığımı tahmin edemezsin!"

    Cümlemi bitirdikten sonra ayakkabılarımı çıkarıp salona doğru yöneldim.

    "Nerde o Taehyung bozuntusu! Ona da soracağım hesabını ne demek bana cevap vermemek ya!"

    Salona geçip koltuğa oturduğumda Jungkook'a bakmıştım. Taehyung'tan bahsedince yüzü daha da düşmüştü. Bununla birlikte anlamıştım ki kavga etmişlerdi.

    "Anlat bakalım bu sefer ne için kavga ettiniz?"

    Jungkook ben konuşurken yanıma gelip oturmuştu. Ancak yüzüme bakmıyordu. Tam tekrar konuşmaya başlayacaktım ki Jungkook'un gözyaşlarına boğulmuştu.

    "Hyung.. Bitti.. Neden bilmiyorum ancak bitti..."

    Jungkook'un sözlerinden hiçbir şey anlamamıştım ki tekrardan konuşmaya başladı.

    "Bana mesaj yazmış hyung... Benden ayrıldığına dair bir mesaj yazmış ve beni engellemiş... Ben ne oldu bilmiyorum... Bugün eve gelmedi.. Gelmesini çok bekledim hyung ancak gelmedi işte... Ne yapacağımı bilmiyorum..."

    Jungkook'un sözleriyle birlikte dönüp kalmıştım. O da o sırada bana Taehyung'un mesajını göstermişti. Sadece bir mesaj... Sadece bir mesaj atarak ondan ayrılmıştı. Hala bunları kafam almıyordu. Taehyung böyle biri değildi kesinlikle Jungkook'tan ayrılmak isteseydi gelip ona söylerdi. Ne olmuştu da  hiçbir şey söylemeden sadece ondan ayrıldığına dair bir mesaj atıp onu engellemişti?

    Jungkook yanımda ağlamaya devam ederken iyice ona yaklaşıp sarılmıştım. Şuan da düşünmem gereken kişi Jungkook'tu. Yanımda küçük bir bebek gibi ağlarken Taehyung'u düşünemezdim. İlk önce Jungkook'u sakinleştirmeli ve sonra Taehyung'u bulmalıydım.

    "Ne zamandır ağlıyorsun bebeğim. Gözaltların kıpkırmızı olmuş. Keşke daha önce söyleseydin bana yanına gelirdim senin."

    "Üzgünüm hyung o zaman ne düşünmem gerektiğini bilmiyordum canım sadece ağlamak istiyordu."

    "Aghh tamam artık bu kadar ağlamak yeter! O gözyaşlarını hemen siliyorsun ve gidip elini yüzünü yıkıyorsun anlaşıldı mı? Ben de o sırada sana yiyecek bir şeyler yapıyorum eminim ki kendini aç bırakmışsındır!"

    "Anlaşıldı hyung.. "

    Sesi hala kırık bir şekilde çıksa da kalkıp lavobaya gitmişti. Ben de o kalktığı gibi mutfağa gitmiş ve yiyecek bir şeyler hazırlamaya başlamıştım.

•••

    Yemekleri yedikten sonra salona geçmiştik. Ben de Jungkook'un kafasını dağıtabilmek için film izlemeyi önermiştim. O da yapıcak başka bir şey olmadığından kabul etmişti.

    Filmin bitmesine az kalmışken yanımdan küçük horlamaya benzer bir ses duymuştum. Yanıma baktığımda Jungkook'un uyuya kaldığını görmüştüm. Benim canım bebeğim ağlamaktan dolayı yorulmuş olmalıydı. Kim bilir kaç saat ağlamıştı. Keşke bana yazsaydı. O ağlarken yanında olurdum en azından. Herneyse artık yapacak bir şey yoktu.

    Bir yerleri ağrımasın diye Jungkook'u odasına çıkarmıştım. Onu iyice yerleştirip üstünü örttükten sonra ışığı kapatıp odadan çıkmıştım. Daha sonra salona geçip etrafı temizledim. Kirlileri mutfağa götürüp yıkadıktan sonra makinaya yerleştirmiştim. Salonu temizledikten sonra ben de misafir odasına geçip yatağa yatmıştım. Yarın Taehyung'u bulmaya çalışacaktım. O yüzden iyice enerji depolamak lazımdı. Yarın pazar olduğundan okul derdi de yoktu bundan dolayı mutluydum. Lise son sınıfken derslerden geri kalmak istemiyordum.

    Biraz daha Taehyung nerde olabilir diye düşündükten sonra aklıma ailesine sormak gelmişti. Yarın ilk iş Taehyung'un ailesini görmeye gidecektim. Eminim ki Taehyung'un nerde olduğunu onlar biliyorlardır. Bu fikri aklımın bir kenarına yazıp kendimi uykuya hapsetmiştim.

•••

Evet uzun bir aradan sonra tekrar geri geldim. Bu bölümü şuan saat 1 de yazıyorum biraz uykulu olduğumdan herhangi bir yanlış varsa kusura bakmayın lütfen 😅

Ayrıca biliyorum bu bölüm bir yoonmin bölümü olmadı ancak yoonminli bölümlere de geleceğiz merak etmeyin!!!

Burdan başlamamın nedeni bugünü bir de Jimin'den dinlemenizi (daha doğrusu okumanızı) istememdi. Henüz lise son oldukları için Yoongi ile tanışmalarına daha var. Ancak merak etmeyin en kısa sürede Yoongi'yi de getireceğim!

Şimdilik bu kadar bir dahaki bölümde görüşmek üzere 🙋‍♀️

I Love You Hyung | Yoonmin Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin