"olum adamlar uyanırsa ne yapacağız?" karacanın sözleri ile iyice sıkıntıya girmiştim. Yanlış askerleri kaçırmıştık ve ne biz onları anlardık nede onlar bizi anlardı.
"bence biz bunların ellerini çözelim. Sonrada gidelim?" karaca fikrimi tartmaya başlarken adamlar uyanmıştı. işte şimdi nanayı yemiştik!
" Karaca yaklaş bir şey söyleyeceğim" Karaca yaklaşınca kulağına fısıldayarak konuştum
"bence çok iyi bir fikir hadi"
"sen hazırla ben biraz konuşayım arkadaşlarla karaca başıyla onaylayıp odadan çıkınca yüzümü askerlere dönüp konuştum
"abi bak cidden biz kötü bir düşünceyle yapmadık bize bir şey yapacağınızı sanıp sizi bayıltıp buraya getirdik şimdi arkadaşım size su getirecek için yüreğiniz şahlansın sonra gidin çünkü kaç saatir burdasınız bir şey yiyip içmediniz aksi taktirde 2 adım atıp bayılırsınız ben doktorum" demin Karaca'nın kulağına çantamd olan mini ilaç kutusundan uyku ilacını alıp suya katmasını söyledim. Düşüncelerimi bölen şey odanın kapısının açımasıydı.
Karaca eli kolu bağlı olan askerin yanına giderek su içermeye başladı. 2 asker de suyu içtikten sonra saymaya başladım "1...2...3...4... BİNGOOO" askerler bayılmıştı aslında bayılmamışlardı sadece uyuyorlardı.
Hemen Askerlerin elini çözerek odamıza çıktık.
"Güneş hemen eşyalarını topla hemen hemen"
Karacanın telaşlı sesi beni korkutuyordu "Karaca... Korkutuyorsun beni" ağlamaklı sesle konuşdum. Bir an içini durdurarak ciddimisin sen bakışı atdı bana
"GÜNEŞ BEBEKMİSİN SEN? HER ŞEYDE AĞLAYACAKMISIN KIZIM... ALIŞ ARTIK BÜYÜDÜN SENN BÜ-YÜ-DÜN YETER!" Karacanın bağırmasıyla gözlerim daha da doldu valizimi hazır olduktan sonra koşarak mutfağa inip geçen alışverişde aldığımız tüm hazır sandviçleri ve meyve sularını sırt çantama doldurdum.
Mutfaktan çıktığımda karacanın benim de valizimi indirdiğini gördüm. Sırt çantasını valizin üzerine yerleştirerek kapıya doğru ilerledim. Kapıdan çıktığımda duraksadım arabanın anahtarını almayı unutmuştum.
Koşarak odama çıkıp komidinin üzerinde olan anahtarı aldım şu an spor ayakkabıyla olduğum için daha rahat koşa biliyordum.
Hem topuklu ayakkabıyla araba kullanamıyorum. Ne zaman arabaya geldiğimi ve ne zaman yola çıktığımı hatırlamıyorum bir tek bildiğim arabayı deli gibi kullandığımdı. Telefonun çalmasıyla tüm düşüncelerim dağılıdı Hermana (ablam arıyor) Karaca arıyordu Karaca'nın ismini telefonumda mi hermana yani ablam olarak kayıt etmiştim.
Fazla zaman kayıp etmeden elimiz uzatıp arabanın önünde olan monitörden aramayı cevapladım "Qué pasa? (ne var?)" Konuşmam durunca karaca bağırmaya başladı "SALAKMISIN SEN? BENDEKİ DE SORU YA TABİ SALAKSIN YAVAŞLA LAN DAĞ YOLUNDAYIZ KAZA YAPACAKSIN... ALMIŞSIN TANK GİBİ ARABAYI BASIYORSUN GAZA" histerik bir gülüş atarak karacayı cevapladım "Ok" en sinir olduğu şey ona ok denip telefonun kapanmasıydı.
2dakika sonra artık o dev gibi olan dağı aşıp yamaca gelmiştim. Ben durduktan hemen sonra Karaca'nın arabası durdu ve içinden sinirli bir karaca çıktı. Arabamın kapısını açark önümde durdu.
"İn arabadan" kafamı hayır anlamında salladım
"yetişmemiz gereken bir yer var" kolumdaki saate bakarak yeniden konuşmaya devam ettim "şimdiye çoktan uyanmış olurlar hatta belki aramaya bile çıkmışlardır" karaca başını belirli belirsiz salladı.
"tamam senin dediğin olsun konum atacağım şimdi o konuma gidiyoruz". Karaca arabasına biner binmez konum geldi. Monitörde konumu açıp arabayı eski hızımla kullanmaya başladım. Karaca yanımda büyük bir hızla geçerek önden ilerlemeye başladı boş ve düz yolda son durar ilerliyorduk ve artık hızlı kullanmaktan keyif alıyordum. Tüm gerginliğim uçup gitmişdi. Evet çıtı pıtı bir kız ola bilirim ama tam bir hız hastasıyım. Ama aynadan arkaya baktığımda tüm gerginlik yeniden bedenimi esir aldı...

ŞİMDİ OKUDUĞUN
İllegal Aşk
AcakGüneş ve Karaca. Asker kaçırmaya kalkarlarsa, sizce ne olur? ××××××××××××××××××××××××××××××××××× Sadece kurtulmak istememizden gelen bir özgüvendi. İnsan bir süre Baskı ve Şiddete maruz kalınca. Hayatına yeni sayfa açmaya mecbur bırakılıyor. Her y...