"Chan, arkaya gec."
Chan gulumseyerek bunduklari binanin arka bahcesine gecti ve Minho'yu beklemeye basladi. Bir kac dakika sonra Minho gelip kapiyi kapatti ve Chan'in karsisina gecerek kollarini gogusunde birlestirdi.
"Bu kadinlar sana yuruyor. Kovarim ben bunlari."
Chan kikirdayip Minho'nun yumusak saclarina daldirdi ellerini.
"Ilk defa yaptiklari bir sey degil."
"Farkindayim ama bugun cok battilar gozume."
Chan kahkaha atarak elini Minho'nun yanagina indirdi ve biraz oksayip dudaklarini dudaklarina bastirdi. Cok uzaklasmadan soguk havada sicak nefesini dudaklarinda hissettirecek sekilde konustu.
"Sevgili oldugumuz icin olabilir mi Bay Lee?"
Minho gozlerini kisip Chan'in cenesini tuttu.
"Ben anlamam Bang Chan. Eger buraz daha boyle devam ederse kovarim gorurler o zaman."
Chan kikirdayip uzaklasti Minho'dan. Kollarini etrafına sarip kendine cekti karsisinda duran bedeni. Minho'dan kollarini ona sardiginda bir sure oyle durdular.
Chan Minho'yu kendinden uzaklastirip ellerini omuzlarina koydu.
"Istersen iceri gecelim bir turda orda opiyim seni."
"Ustune yumrugu da yerim diyosan dene."
Chan kahkaha atip kulagina egildi sevgilisinin.
"Senin elinden neler yemem ki bebegim."
Minho gozlerini acarak Chan'a vurmus ve ikili guluserek iceri girmisti. Bir kac kisi onlara donse de Minho'dan cekindiklerinden aninda onlerine bakmislardi tekrardan.
Minho derin bir nefes alip sandalyeye otururken Chan da yaninda masaya yaslanmis duruyordu. Model kizlardan biri gelip Chan'in gogusune elini koydu.
"Channie, ne kadar kaslisin... Bende spora yazilmak istiyorum ama calistiracak birini bulamiyorum. Sen beni calistirir misin?"
Chan dudaklarini birbirine bastirip Minho'ya bakti. Minho'yla goz goze geldiklerinde gulmemek icin dudaklarini daha sıkı bastirip kiza dondu. Tam agzini acip bir sey soyleyecekken Minho ayaklandi. Once kizin elini ittirip Chanin bacaklarinin arasina girdi ve kizla Chan'in arasinda ki mesafeyi kendisiyle kapatti.
"Istersen ben yardimci oliyim sana. Cok iyi tanidigim spor hocalari var. Fakat spor yapicaksan modelligi birak derim. Bu zekayla ikisini birden yurutemen zor olur cunku."
Yuzune sahte bir gulumseme takindiginda arkasinda kahkaha atan Chan'i umursamadan elini kaldirip kiza git isareti yapti.
"Hadi canim git sen biraz bunu dusun."
Karsisindaki beden saskinligini gizleyemeden arkasina baka baka ilerlerken gozden kayboldugunda Chan Minho'yu belinden tutarak kendine cevirdi.
"Bay Lee, sizi suan tam burda opebilir miyim?"
Minho, gozu hala modeldeyken soruyu tam anlamamasina ragmen onayladi. Aniden dudaklarinda hissettigi baskiyla gozlerini saskinlikla bir kac kez kirpistirip sonunda o da gozlerini kapatip kollarini Chan'in boynuna sardi.
Herkesten saskinlik nidalari yukselirken ikili ayrildi. Minho etrafina bir bakis atmasiyla herkesi onune cevirmis ve geri sevgilisine dondurmustu bakislarini. Chan'in ise kimin ne gorup ne dusundugu umrunda degildi. Minho'yu seviyordu ve bunu saklama ihtiyaci duymuyordu.