Eren
Dün gece hakkında hatırladığım hiçbir şey yoktu çünkü uzun zaman sonra ilk defa bu kadar çok içmiştim. Saate baktım 11 olmuştu herkes uyanmış olmalıydı.
Aynaya baktım. Saçım iki yana toplanmıştı ama dağılmıştı. Hemen tokaları çıkardım ve boynuma baktım.
Sanırım o iz asla gitmeyecekti.
Karnımdaki ize baktım yani izlere ben bayıldığımda birkaç kere daha kızgın demiri karnıma bastırmış olmalıydı.
O sırada kapı çaldı.
"Bro giriyorum uyandın mı" Her zamanki gibi Ömer beni merak etmişti.
"Gel gel uyandım"
"Olum sana hep mi içirsek Eda baya eğlenmiş" dedi Ömer ve güldü.
"İyi onun mutlu olmasına sevindim"
"Olum niye böylesin ya eski broma ne olmuş benim"
"Eski bron nasıldı"
"Eren iyi misin hafızanı kaybetmedin değil mi"
"Hayır hafızamı kaybetmedim ben hep böyleydim bro eskiden çok enerjili biri değildim yani"
"Ama bundan daha bir yaşam enerjin vardı"
"Ömer Eda benden nefret ediyor nasıl bir enerji bekliyorsun"
"Bak işte ikinizde böyle düşünüyorsunuz ikinizde yanılıyorsunuz dün sen sokakta sızmıştın seni aramak için çıktık Eda senin için ağladı Eren beni sevmiyor diyerek ağladı sende şuan ağlayacak gibisin"
Derin bir iç çektim.
"Yemek hazır mı"
"Evet ama senle yemekten sonra konuşacağız"
"Konuşalım brom" dedim ve sarıldım.
Aşağı indik herkes salondaydı.
"Günaydın Eren bey nasılsınız dün sizi sokaklardan topladık" dedi Ayaz ona tip tip baktım.
"Kim saçımı bağladı benim"
"Eda bağladı tabi ben,Ayaz veya Ömer söylese kızardın ama Eda'ya kızamazsın değil mi" dedi Toprak ve güldü.
"Hayır ya sadece güzel olmuş diyecektim" dedim Afallamıştım. Eda utanmış olacak ki kızarmıştı.
"Neyse hadi yemeğe" dedi Ayaz. Yemeğe yumurta ,krep ,su böreği ,sosis yapmıştı.
"Ayas bunlar ne ayy acıkmıştım zatenn" dedi Eda ve Ayaz'a sarıldı.
Sanırım tek sorun bendim.
(Eren ve drama queenliği şaka mı?)
"Bücürüğüm isterde ben yapmaz mıyım ya"
Sessizce onları izlerken yanıma Selin geldi.
"Eren konuşalım mı" dedi cevap vermedim.
"Hadi çocuklar yemek hazır" dedi Ayaz babamız gibi davranıyordu. Ama oda baba sevgisi görmemişti.
Babam bana vurmasın diye sürekli kendini feda ederdi ama bu sefer babam daha çok bana vururdu ama artık bir önemi yoktu geçip gitmişti.
Herkes masaya oturmuştu en son ben gittim.
