fairytale | hyunin

3 | Vücudun baş döndürücü

Yorum yaparsanız sevinirim, teşekkürler

İyi Okumalar..

***

Ardı arkasına patlayan kameraların flaşlarıyla profesyonelce poz değiştiriyordu Hyunjin, alışkındı aslında bunlara ama yine de uzun bir aradan sonra tekrar yapıyor olmak eli ve ayağının titremesine sebep olmuştu. Yine de dışarıdan bakıldığında kimse onun heyecandan ve korkudan titrediğini anlamadı. Onu izleyen herkes ne kadar başarılı ve güzel olduğunu konuşuyordu.

Babasının vefatından sonra ara veren manken kendi çalıştıkları şirkette model olacaktı, marka yüzleri olacaktı ve bu büyük bir şanstı. Eğer ki dillere destan olan güzelliği ile herkesi büyüleyen Hwang Hyunjin'i yakından görüyorsanız şanslıydınız.

En sonunda son çekimden sonra üzerini değiştirmek adına kabine gitmek için hareketlendi, bu sırada gitmeden onun için uğraşan personellere gülümseyerek saygıyla eğildi. Her zaman saygılı bir çocuk olmuştu. Sınırı aşılmadığı sürece herkese güler yüzlüydü.

"Aman Tanrım! Gerçekten sizsiniz, bir imzanızı alabilir miyim?"

Oldukça tatlı görünümde olan bir kız utana sıkıla yanına geldiğinde Hyunjin gülümsedi ve kendisine uzatılan küçük kağıda imzasını atıp ilerlemeye devam etti. Arkasından gelen iltifatlara karşın sadece gülümsemesini devam ettirdi.
Uzaktan kollarını göğsünde bağlamış olan ve bu sebeple ceketinin kollarının daha çok gerilmesini sağlayan bedene yöneldi.

Kol kasları ortaya çıkmıştı ve bu Hyunjin için mükemmel bir görüntüydü. Bakışları her zamanki gibi sert ve duygusuz olan Jeongin'in yanına geldi.

"Etkilenmiş gibi duruyorsun"

Alayla konuştuğu sırada Jeongin göz devirdi karşısında ki güzelliği yüzünden kaç kere yutkunduğunu bilmediği bedene.

"Ne demezsin"

"İki kıyafette senin tasarımın mı?"

Jeongin'in dudağının kenarı çok minik bir hareketle havalandı. Eğer dikkat etmeseydi Hyunjin fark etmezdi bile bu minik gülüşü.

"Burada giydiğin ve taktığın her şey benim tasarımım"

"Keşke biraz egon kenara çekilse de seninle konuşsam"

Hyunjin daha fazla karşısında ki bedenin saçma tavrına dayanamayıp tek kaşı havalanırken konuştu. Jeongin tam konuşacağı sırada arkadan bir çığlık sesi duyuldu.

"Aa Hyunjin!"

Herkes gelen ufak çığlık ile endişelenmiş olsa da gelenin Felix olduğunu gördükleri zaman göz devirip işlerine geri dönmüşlerdi. Felix'i pek seven yoktu bu şirkette, evliliğinin ilk zamanları eşini görmeye geldiği zaman bakışların ve bazı çirkin sözlerin altında ezildiğini hissettiği için utanıyor ve gelmek istemiyordu ancak bunu yeneli çok olmuştu. Şimdiyse sırf onlar rahatsız olsun diye geliyor ve bazen ona hizmet etmelerini sağlıyordu.

Normalde bunu yapacak biri asla değildi ancak ona edilen laflardan sonra artık işine geliyordu.

"Selam Felix"

"Ne yani modelimiz sen misin? Aman Tanrım! Changbin çabuk bana kağıt kalem getir"

Yüzüne hayran hayran bakan tatlı çocukla genişçe gülümsedi Hyunjin. Burada olduğu sürece bu tatlı çocukla iyi anlaşacağını düşünüyordu.

"Nasılsın? Daha iyi misin?"

Hyunjin ilgiyle sorduğunda Felix gülümseyerek henüz çıkmamış karnını tuttu.