Ofiste oturmuş çalışıyordum. Bugün yanıma Çağan gelecekti.
Yağız ben 25 yaşındayım. Çağanın en yakın arkadaşıyım. Aynı zamanda ailemizde arkadaşlar. Yani öyleydiler...Annem ve babam bir trafik kazasında hayatını kaybetti. İlhan amca ile babam arkadaştı.
Onlar öldükten sonra yurtta kalmaya başladım. Başta orası biraz sıkıcıydı. Hiç arkadaşım yoktu. Ben hiç kimseyle konuşamazdım onlar da benimle konuşmak istemezdi.
Ama bir kızla karşılaştım. Ülkü...
Ülkü çok naif ve güzel bir kız. Onunla tanışınca onu hep korudum kolladım. O da beni aynı şekilde. Aynı odada kalmasakta yemeğimi onunla yerdim. Dışarıda onunla oynardım. O bana çok iyi geliyordu.
Ülküyü ailesi bırakmış buraya. O da bilmiyormuş ne zaman geldiğini. Müdüremiz söylemiş ne olduğunu. Ailesi ona bakamadığı için bırakmış. Ama ülkü öyle de olsa beni ziyarete gelebilirdiler diyordu. Haklıydı.
Daha sonra yurta Tuana adında bir kız geldi. Ülkü çok sevmişti kızı daha tanımadan. Çok tanışmak istiyordu. Onu kıramadım. Gittik yanına tanıştık. Başta bize biraz uzak davrandı ama bize güvenmişti.
Başından geçenleri anlattı. Ailesinin nasıl öldüğünü, şu ana kadar teyzesinde kaldığını ama eniştesinin durumu yüzünden buraya geldiğini ve adını değiştirdiğini...
Ben İlhan amca sayesinde kolejde okuyordum. Ülkü ve Tuana ise devlet okuluna gidiyordu. Mutluyduk birbirimize hiç bir zaman kopmayacak şekilde bağlanmıştık. Umarım hep böyle kalırız...
Çağan benden İpek kartal isminde bir kızın bilgilerine ulaşmamı istiyordu. Bu ismi duyunca ilk önce şaşırdım. Çünkü tuananın ilk ismi yani değiştirmeden önceki ismiyle aynıydı.
İlk başta tesadüftür diye düşünmüştüm ama bu konu kafamı kurcalıyordu. Hem de fazlasıyla...
Çağana neden bu kızı araştırmamı istediğini sorduğumda bana şöyle cevap verdi;
Çağan: Bak Yağız seninle açık açık konuşacağım. Bu kız annemin ölümüne sebep olan ailenin kızı. O zamandan beri aklımdan çıkmıyor. Şu an ne halde yaşıyor mu yok sa öldü mü merak ediyorum.
Evet oydu. Tuanadan bahsediyordu. Tuana ailesinin ölümünü anlatmıştı. Kesinlikle oydu. Ne yapacaktım. Zaten kayıtlardan İpek Kartal yani Tuananın geçmişine dair bir bilgi yoktu. Çağana Tuanayı bildiğimi söylemeyecektim. Üzgünüm Çağan ama Tuanayı korumam lazım. Ya Tuana o ne olacak. Bu zamana kadar ailesinin intikamını almak için yapmadığı şey kalmadı. Hep onları öldürenleri bulmaya çalıştı. Olmaz Tuana çağanı bilmeyeceksin. Çağan da seni...
Arkadaşımı ve kardeşimi kaybetmek istemiyorum...***
Yağızın ofisine varınca hemen odasına çıktım.
Çağan: Ben geldim.
Yağız kafasını kaldırıp bana baktı;
Yağız: Hoşgeldin. Geç otur hadi. Ne içersin?
Çağan: Hiç bir şey içmem Yağız. Dediğim kızı bulabildin mi?
Yağız: Hayır Çağan! Kızla alakalı hiç bir bilgi yok kayıtlarda. Bırak artık bu işin peşini!
Çağan: Yağız sana ne oluyor!? Senden sadece bilgi istedim. Niye böyle davranıyorsun!?
Yağız: Anlamıyorsun çünkü! Kaç aydır bilgi istiyorsun ama yok işte!
Birden kapı açıldı içeri iki kız girdi. Birisi yağızım diyerek yanağını öptü ve koltuğa oturdu. Diğeri öyle bir bana bir de yağıza bakıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İntikam Ateşi
Novela Juvenilİntikam Ateşi ile yanıp tutuşan bir kadın ve ona aşık olan bir adam...