Kantine geldiğimizde ağlama sesleri duyuyordum.
Benim gibi yakınını kaybeden, yakını hasta olan insanlar sevdikleri için göz yaşı döküyorlardı.Gözlerim onlara kenetlendiğinde Hyunjin'in beni kolumdan çekip sürüklemesi bir olmuştu.
"Ne yemek istersin?" changbin'in konuşması ile baygın ve buruk, kızarmış gözlerimi onlarda gezdirmiştim."Gerçekten hiç bir şey istemiyorum, boğazım acıyor."
"Ağlamaktan hep."
"Seung bir şey istemiyor en iyisi biz yeniden annesinin yanına gidelim ona ancak bu iyi gelir."Minho'nun beni her konuda anlayışla karşılaması beni iyi hissettiriyordu.
Dostum, Kardeşim.Dakikalar sonra annemin odasının oldugu kata gelmiştik ve şimdi gözlerim camda, ellerimle cama daireler çiziyordum.
"Anne.." Fısıldamalarım resmen boğazımı delip geçiyordu.
Omzuma uzanan el ile irkildim.
Changbin'di.
"İyi olacak."
Kafamı sallamakla yetinmiştim. Etrafa göz gezdirdiğimde minho biri ile telefon da konuşuyordu.
Hyunjin ise kollarını bacaklarına yaslamış bir şekilde bizi izliyordu."Changbin, Siz gidin zaten yoruldunuz bosuna beklemeyin."
"Saçmalama oğlum, salak mısın sen? biz de senin yanında olmak istiyoruz."
"Sizi de çökmüş şekilde görmek istemi-y"
Annemin odasından gelen sesler ile konuşmam yarıda kesilmişti.Annem uyanmıştı. Hemde öksürerek.
resmen tüm hızla içeri girmiştim. Doktorlar ve hemşireler odaya doluşmuştu.
....ARKADASLAR UZUN ZAMAN SONRA MERHABABBABABABABABAAA COK HEYECABLIYIM UMARIM BU KITABIN OKUNMASI ARTAR
VE OMMONIMIZ IYILESCEK UMARIM🥹
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşkın ilk gününde, özelsin diye sardın beni - SeungIn
Teen Fiction" Gülüşün çok güzel." " Teşekkür ederim Jeongin. Sende sevimlisin."