expectations - arda & ferdi

'cause i've been waiting here all night for you to warm me up

23 haziran 2024

"Babacım, bir saniye." Arda kucağındaki oğlunu tutmaya çalışıp aynı zamanda ona hazırladığı sütünün sıcaklığına bakmaya çalışıyordu.

Oğlu Ateş ise babasının gülerek saçlarını çekiştiriyordu. "Ferdi! Aşkım yardımcı mı olsan biraz ya?" üst kattan koşarak inme sesi gelince Arda gülümseyip kocasını beklemeye başladı.

Gece kulübündeki o geceden sonra gerçekten işler ikisinin de istediği gibi ilerlemeye başlamıştı. İlk bir kaç ay Arda ilişki istemediğini söylese de Ferdi sabretmiş ve onu beklemişti.

Sonraki aylarda ise tekrardan denemeye karar verdiklerinde Artık hem Ferdi hem de Arda karşı tarafın isteklerini ve beklentilerini biliyor ona göre davranıyorlardı. Tek sorun hala aralarında öğretmen-öğrenci ilişkisi olmasıydı.

İlk önce Ferdi'nin ailesine söyleyip büyük bir tepkiyle karşılaşınca Ferdi yıllar önce yapması gereken şeyi yapmış, onlarla iletişimini kesmişti. Sonrasında ise Arda'nın ailesinde onlardan daha iyi bir tepkiyle karşılaşmışlardı. İlk zamanlar biraz alışamamış olsalar bile şu an Ferdi onlar için ikinci oğulları konumundaydı. Ferdi ise yıllar sonra ilk defa bir ailenin sıcaklığını yaşıyordu.

Ferdi artık daha rahat olmaları adına yurt dışındaki üniversitelere başvurunca Arda'nın okulunu bitirmesini bekleyip en rahat yaşayabilecekleri yer olan Danimarka'nın Kopenhagen şehrini seçmiş ve oraya yerleşmişlerdi. Taşınmalarından bir kaç ay sonra çok ani bir şekilde evlenme kararı almışlardı. Evlilikleri güzel ilerleyince ise bir çocuk evlat edinmişlerdi. Ferdi'nin ölen abisinin ismi de Ateş olunca Arda ismini Ateş koymak istemiş Ferdi de çok mutlu olup bunu kabul etmişti.

Ferdi mutfağa gelip önce Arda'nın yanağını öptü sonrasında ise kucağındaki Ateş'i aldı. "Sen babayı rahatsız mı ediyorsun bakayım?" Ateş buna gülünce Ferdi de gülümsemeye başlamıştı.

"Aşkım geç kalacağız uçağa, her şeyimiz hazır değil mi?" Arda hızla kafasını sallayınca Ferdi dayanamayıp bi kere daha öpmüştü. "Güzelim benim ya şuna bak."

Arda "Bütün işleri bana yaptırdığın için yalakalık yapma Ferdi, acısı çıkıcak senden bunun." dediğinde Ferdi sırıtmış bunu gören Arda ise burnundan solumuştu. "Her dediğimi böyle anlamak zorunda mısın gerçekten?"

"Yapcak bir şey yok aşkım tabiatım böyle."

Arda son kez ona sinirli bi bakış atıp Ateş'in biberonunu bebek çantasına koyduğunda Ateş'i tekrar Ferdi'nin kucağından almış evin çıkışına doğru ilerlemişti. "Ben Ateş'i giydirirken sen de evi kontrol eder misin sevgilim?"

Arda'nın ağzından çıkan her söz Ferdi için bir emir olduğundan hızla dediklerini yapmaya koyulmuştu, işi bitince ise valizlerini dışarı çıkarmıştı. Kat kat giyinmiş kocasını ve bebeğini gördüğünde gülümsemeden edememişti.

"Lahanaya dönmüşsünüz."

"Sensin lahana, lahana kafa seni. sen de giyin çıkalım hadi. Ateş babacım bir dur iki saniye gözünü seveyim ya."

Ferdi, Ateş'in her saniye Arda'nın saçını çekmesine çok gülüyordu. Kendi kucağında çok uslu olan çocukları Ardanın kucağında bambaşka bir çocuğa dönüşüyordu. Ondan her zaman Ferdi'nin kucağında olurdu Ateş. "Tamam oğlum babayı bırakalım şimdi."

Kucağına aldığı oğlunu arabanın çocuk koltuğuna oturtmuş valizleri ise sürükleyerek arabaya yerleştirmişlerdi.

Geç kalma olasılıklarını düşünerekten hızla arabaya yerleşmişler ve havaalanına doğru yol almaya başlamışlardı.