Bölüm 3 "Gitme!"
....
Umutsuzca yürümeye devam ediyordum hava artık kararmaya başlamıştı ve ben çok yorulmuştum, kaldırım taşına oturdum ve kaderime mahkum bir şekilde kurtarılmayı bekledim.Biraz zaman geçtikten sonra uzaktan gelen birini gördüm başta tanıyamadım ama yaklaştıkça yüzü netleşmeye başladı bu Karandı.
Beni görünce yanıma geldi ve oturdu.
"daha ne kadar oturmayı düşünüyorsun?"
Karan ne kadar beni sevmeyen biri olsada yani en azından ben öyle düşünüyordum, tanıdık birini görmek beni mutlu etmişti. O kadar korkmuştum ki ağlamaya başladım, bügün ne kadar çok ağlamıştım.
Karan kollarını açtı ve tebessüm etti. Sanki bu o değil başka biriydi, başta tereddüm ama ona sarıldım ve göz yaşlarım daha hızlı akmaya başladı.
"sakin ol ben burdayım, herşey geçti."
Sesi ilk defa bu kadar huzur vericiydi, beni ağlatan oydu ama beni sakinleştiren de oydu.
Bir süre o şekilde oturduk sonra kalkmama yardımcı oldu."evinin adresini biliyor musun?"
Hayır anlamında başını salladım, sessizce "benimle gel" dedi ve yürümeye başladı Karana ne kadar güvenmesem de başka seçeneğim de yoktu telefonum çantamda, çantamda okulda kalmıştı.
Yaklaşık on dakika yürüdükten sonra Karanın evine gelmiştik. Annesi çok iyi bir insandı babası öğrendiğime göre iş gezisindeydi ve evde yoktu beni güzelce ağırladılar, annesi içeriye girmem için işaret etti ve doğrudan içeriye girdim.
"tatlım benim ismim Tülay, Karanın annesiyim istersen önce anne babanı arayalım saat heç oldu seni merak etmesinler."
"teşekkür ederim Tülay teyze"
Tülay teyze bana telefonunu uzattı ve hemen annemi ve babamı aradım ama ikiside telefonu açmadılar, normalde asla telefona bakmamazlık yapmazlardı, endişelenmiştim ama belli etmemeye çalıştım. Karan bana kendi odasında kalabileceğimi söyledi ve odasını gösterdi annesi ise bana giyenileceğim giysiler getirmişti, Karan odadan çıktığı zaman üstümü değiştirdim ve yatağa oturdum o sırada tam karşımda duran bir resim dikkatimi çekti ve onu almak için biraz ilerledim, resimde bir kız ve Katan olduğunu düşündüğüm nir çoçuk vardı.
Ben resmi incelerken Tülay teyze odaya girdi.
"bir ihtiyacın var mı diye bakmaya gelmiştim gelirken de açsındır diye biraz yemek getirdim"
Tülay teyze elindeki yemek tepsisini masaya koydu ve elimdeki resime baktı.
"Tülay teyze Karanın kız kardeşi mi var?"
Tülay teyze anlatıp anlatmamak konusunda biraz düşündü ve anlatmaya karar verdi.
"Karan küçükken onu evlat edindik tabi o zaman ikizi olduğunu bilmiyorduk. Çok konuşan bir çocuk değildi bize bir kardeşi olduğunu söylemedi sadece o resime bakıp durdu ve yetimhaneden ayrılırken çok ağladı, bize biraz alıştığında sonunda bize bir kardeşi olduğunu söyledi ve biz onu da evlat edinmek istedik ama onu bir aile çoktan evlat edinmişti."
sonra biraz düşündü ve
"Senin adında Karen değil mi? Ne tesadüf Karanın kardeşinin ismi de Karendi ona ulaşmaya çalıştık ama bir türlü ulaşamadık Karan hala onu arıyor ama sanırım artık umudunu kaybetti."
Karanın evlatlık olduğunu duyunca çok üzülmüştüm belki de bu davranışlarının sebebi bu olabilir di diye düşündüm ve zamanla düzelebileceğine inandım belki de hata ettim.
"ben çok üzgünüm Tülay teyze böyle olduğunu düşünmemiştim."
Tülay teyze önemli değil anlamında başını salladı ama duygulandığı yüzünden belliydi.
"Hadi ben çıkayım sende güzelce yemeğini ye ve erkenden uyu."
Onaylar şekilde başımı salladım ve Tülay teyze odadan çıktı. Yemeğimi yedim ve tepsiyi kaldırdım sonrasında uyumak için yatağı açtım ve içine girdim. Bugün çok şey olmuştu gözlerimi kapattığım anda uykuya dalmışım.
***Karenin rüyası***
Küçük bir evin bahçesinde oturuyorum yanımda yüzünğ göremediğim bir çoçuk, birlikte oynuyoruz ama sonra o arkasına bakmadan gidiyor.
"h-hayır beni bırakma lütfen lütfen!!"
ismini söylemek istiyorum ama hatırlayamıyorum gitmek istiyorum ama kalkamıyorum sanki bir kuvvet beni tutuyormuş gibi işte tam o sırada uyandım.
"GİTME!!"
Devam edecek...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sen Benim Acılarımsın
Teen Fiction"Karen ben özür dilerim..." "Seni nasıl affedeceğim?"