Sosyete mi?

•üç

Haktan Hakyemez: Herhalde dedikodum dönüyor.

Elif gelen mesajla derin bir nefes alıp doğruyu söyledi, yalanın ne pembesini ne de beyazını sevmezdi.

Elif Server: Emin olun dedikodu değil, ufak bilgilendirmeler.

Haktan, gelen mesajı yüzünde bir tebessümle okuyordu.. Ne diyorlardı, Zehirli ok mu? Evet, evet geldi o zehirli ok.

Haktan: Yağmur, arkadaş arasında ufak bilgilendirme ne oluyor?

Yağmur, abisinin saçma sorusuyla abisine döndü ve aklına gelen ilk şeyi söyledi.

Yağmur: Merak giderme.

Haktan tam mesaj yazacağı sırada, gelen mesajla elleri kolları bağlanmış bir şekilde telefonu kapatmıştı.

Elif Server: İyi günler, Haktan bey.

Elif mesajın iletildiğini görüp, direkt telefonu kanepenin en uzak köşesine fırlatmıştı.
Çıkan haberlerden sonra ailesine bu konu hakkında bir açıklama yapmış ama ailesi çok tatmin olmamıştı, özellikle babası.

Elif arkadaşı ve kendisi için bir sofra hazırlamıştı ve bu sırada da yarınki maçı düşünüyordu, zor bir maç olacaktı, bundan emindi ama başarabilirlerdi.

• • • • •

Elif, maç öncesi yapılan ısınma da, bileğini burkmus ve üstüne üstlük tribüne davet ettiği arkadaşının ona Hakyemez ailesinin tam kadro burada olduğunun haberini verince, locaya doğru bakmış ve daha önce magazinde gördüğü Haktan Hakyemez'i canlı canlı görmüştü.. Ne yapıyordu bu adam? Şimdi herkes, sevgilisinin maçını izlemeye gelmiş diye düşünüyordu.

Eternal taraftarının ceza alması sebebiyle, Karşıyaka taraftarı salonu doldurmuş ve bu maç Elif'in üzerine tezahüratlar yapmayı düşünüyordu ama Elif'in bileğinin burkulması ile derin bir nefes almıştı.

Elif: Koç biliyorsun bu maç oynamam lazım, hem bu bir burkulma değil, büyük ihtimalle doku zedelenmesi olmuştur.

Frank Sinatra: Elif zaten seni oynamaktan başka bir çarem yok, takımın en iyisi sensin! Sahada oluşunla bile özgüven veriyorsun.

Takımın sahaya gelmesi ve kadroda Elif'in olmasıyla tribünler ufak bir şok geçirse kendilerine gelmiş ama Haktan hâlâ anlamıyordu.

Haktan: Bu kız yarım saat önce bileğini burkmadı mı, nasıl oynatabiliyorlar?