Otobüsten birkaç durak erken indikten sonra Baekhyun'un attığı konuma doğru yürümeye başlamıştım. Birkaç ara sokaktan geçtikten sonra konuma ulaştığımda telefonumu kapatıp cebime koydum ve zilden Baekhyun'un ismini bulup yanındaki düğmeye bastım. Birkaç saniye sonra binanın kapısı açıldığında kapıyı iterek binadan içeri girdim ve asansörleri kullanmadan merdivenleri ikişer ikişer çıkarak Baekhyun'un evinin olduğu kata çıkmaya başladım.
Hızlı davranıyordum, çünkü Taehyung ile olan buluşmamıza geç kalmak istemiyordum. Her ne kadar ona şu an sinirli olsam da aramız yeni düzelmişti ve ondan bir şans daha kazandıktan sonra aramızı tekrar bozmaya hiç niyetim yoktu.
Nihayet Baekhyun'un kapısına geldiğimde nefes nefese kalışımı umursamadan zile bastım ve kapının önünde soluklanırken Baekhyun'un kapıyı açmasını bekledim. Adım sesleri duyduğumda elimi çantama atıp içinden Baekhyun'un defterini çıkardım ve kapı açıldığında bana bakan yüze gülümsedim.
"Hoş geldin Jungkook."
"Merhaba Baek. Getirdim defterini, işte."
Elimdeki defteri ona doğru uzattım ve o da elimden defteri alırken konuştu.
"Çok teşekkür ederim, zahmet oldu. İçeri girip bir kahve içmek istemez misin?"
"Çok isterdim ama bir arkadaşımla buluşacağım zaten geciktim biraz, gideyim o yüzden."
Hâlâ nefeslerimi düzene sokmaya çalışırken yutkundum.
"Merdivenlerden çıktım da, bir bardak su verebilir misin bana?"
Baekhyun kıkırdayıp beklemeni söyleyerek içeri geçti ve onu beklerken gözlerimle evini incelemeye başladım. Amerikan tipi mutfak sayesinde oturma odası kapıdan görünüyordu. O sırada gözüme Baekhyun'un oturma odasındaki sehpanın üzerinde açık bir şekilde duran bilgisayarı çarptı. Gözlerim beni yanıltmıyorsa DW denen uygulama açıktı ve tam o sırada Baekhyun elinde su bardağıyla gelip görüş açımı kapattı. Yeniden ona dönüp gülümseyerek elinden bardağı aldım ve birkaç yudum aldıktan sonra ona döndüm.
"Sen de mi DW kullanıyorsun? Ödev için mi?"
Arkasını dönüp açık olan bilgisayara baktı ve bana dönüp kafasını salladı.
"Başlarda ödev için kullanıyordum, ama sonra uygulama çok kez hata verdi ve anonim şekilde biriyle konuşmaya başladım. Şimdiyse onunla konuşmak için kullanıyorum uygulamayı. Bay Lee önerdiği uygulamayı chatleşmek için kullandığımı öğrense çok kızardı."
O kıkırdarken ben donmuş bir şekilde onu izliyordum.
Anonim mesaj mı demişti o?
"A-anonim şekilde mesajlaşıyor musun?"
"Evet. Sende hiç olmadı mı? Tek miyim yani? Vay canına, özel hissettim"
Düşünmeye fırsat bırakmadan hemen hızlıca kafamı olumsuz anlamda iki yana salladım.
"Hayır hiç olmadı. Ben ödevi yapıp sildim uygulamayı. Şimdi gitmem gerek, arkadaşım bekliyor. Hoşça kal."
Arkamdan seslendiğini duysam da umursamayıp geldiğim gibi merdivenlerden ikişer ikişer inmeye başladım.
Konuştuğum kişi Baekhyun muydu?
Yoksa bu her kullanıcının başına gelen bir şey miydi?
Onunla konuşmak için uygulamayı kullandığını söyledi, benim konuştuğum kişi ise benimle konuşmak için uygulamayı bilerek bozduğundan bahsetmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
i don't even know you || taekook
FanfictionYazılım öğrencisi Jeon Jungkook ve çoktan uzman bir hacker olmuş Kim Taehyung, bir yazılım hatası sayesinde birbirlerini tanımadan konuşmaya başlarlar. - texting & düzyazı 210823, fic #1 270823, hayrankurgu #1 170923, text #1