Bu kitabın başrolleri
Lord-Yafes
Kuroko_KamenagaKişilerinin oluşturduğu karakterlerdir.
(Geçen bölümden devam )
Parti sözcüsünün vurulduğunu gören herkes paniğe kapılmıştı. Sahnedeki askerlerin 4’ü merminin nereden sıkıldığını anlamaya çalışırken içlerinden biri ambulansı çağırıyordu. Parti sözcüsü göğsünden vurulmuştu. O sıra yafes ve ritsuko da şaşırmıştılar. İkiside yüzlerindeki şaşkınlığı gizleyemiyordu. Herkes etrafta panikle koşuşup bağrışırken yafes ve ritsuko’nun arasında bir sessizlik vardı..
Yafes sessizliği bozarak;Yafes- Bence bu buluşmayı burada sonlandırmalıyız.
Ritsuko- Bence de
Yafes ve ritsuko zıt yönlere yürüyerek birbirlerinden uzaklaştılar. Yafes bir binanın önünde bir sürü askerin olduğunu fark etti ve hızlıca oraya doğru gitti. Yafes askerlerin yanına varınca;
Yafes- Neden bu binanın önünde toplandınız?
Asker- Bu konu sizi hiç alakadar etmez beyefendi , Lütfen geri çekilin.
Yafes elini cebine attı ve cüzdanını çıkardı. Cüzdanını askerin göreceği şekilde açtı. İşte o cüzdanın içinde yafesin dedektif kimliği vardı;
Yafes- Şimdi bana neden bu binanın önüne durduğunuzu anlatacak mısınız?
Asker- Tahminlerimize ve gözlemlerimize göre parti sözcüsünü vuran kişi bu binanın çatısındaydı. Kaçmaması için bütün çıkışları tutuyoruz
Yafes-Eğer adam hala binada ise onu yakalamalıyız. Onu konuşturmak bize önemli bilgiler sağlayabilir.
Asker- Haklısınız. O zaman ben ve 2 adamım birlikte içeri girip sizin için adamı yakalayacağız.
Yafes- Peki. Burada bekliyor olacağım.
(10 dakika sonra Şehrin öbür ucundaki bir kilisede)
Ritsuko kilisenin içine girdi . Ritsuko üzerinde meryem ana resmi olan bir duvarın önüne gitti. Duvarın önüne varınca bir tuğlayı ittirdi. Tuğlanın itilmesi ile duvar dönmeye başladı. Ritsuko hızlıca içeri girdi ve duvar otomatik olarak eski haline döndü. Burası eski Britanya iç savaşından kalma bir sığınaktı. Ritsuko önündeki merdivenlerden aşağı inmeye başladı. Ritsuko aşağı inince ;
Hans- Vay vay kimleri görüyorum.
Ritsuko – Boş konuşacak zamanım yok hans.
Frank ile konuşmam gerek.
Hans- Niye ne oldu?
Ritsuko- Birileri Parti sözcüsünü vurdu.
Hans- Bu iyi bir haber sen neden kızgınsın ki
Ritsuko- Çünkü parti sözcüsü vuran katili bulmak için polisler herşeyi kontrol etmeye başlayacak bu da operasyon themis’i tehlikeye atıyor.
Hans- Anlıyorum.
Ritsuko- Frank nerede?
Hans- Toplantı odasında şuan.
Ritsuko- Tamam.
Ritsuko biraz koridorda yürüdükten sonra solunda kalan bir odaya girdi. Burası toplantı odasıydı , içeride önünde bir sürü dosya olan biri vardı . Bu frank idi. Ritsuko frank’e yaklaştı ve;
Ritsuko- Frank konuşmamız gerek.
Frank- Parti sözcüsünün vurulması ile alakalı mı bu konuşma.
Ritsuko- Evet.
Frank- Radyodan duyduğum kadarı ile sözcü hastaneye kaldırılmış hızlıca, neyse sen bu konuda ne konuşmak istiyorsun?
Ritsuko- Nasıl yani sen yaptırmadın mı?
Frank- Ben aptal değilim ritsuko. Eğer sözcü ölürse neler olacağının farkındayım . Bizden kimseye öyle bir emir vermedim.
Ritsuko- Kim yapmış olabilir o zaman?
Frank- Bilmiyorum. Bu durumun isyanımız
için bir sıkıntı oluşturacağının farkındayım ama bana güven yüksek ihtimal ile operasyon themis’e hiçbir zararı olmadan katil yakalanacak.Ritsuko- Yine de sıkıntılı bir durum.
Frank- Böyle bir şey yaptıktan sonra tek başına kimse okyanusya polisinden kaçamaz.
Ritsuko- Sanırım Haklısın.
Frank ayağa kalktı ve bir elini ritsuko’nun omuna attı;
Frank- Yani böyle bir şey için sıkıntıya girmeye gerek yok.
Frank elini yavaşça ritsuko’ beline götürüp ona yaklaşıyordu;
Ritsuko- Frank ne yapmaya çalışıyorsun.
Frank- Sadece seni rahatlatmaya çalışıyorum.
Frank elini ritsuko’nun kalçasına getirdi ve onu dudağından öpmek için yaklaştı . Tam o sırada kapı açıldı . Ritsuko kendini hızlıca frank’tan uzağa itti ;
Hans-Bir şeyi mi bölüyorum?
Ritsuko- Yok , zaten bende gidiyordum.
Hans- Peki.
Ritsuko hızlıca kapıya doğru gitti;
Frank- Ritsuko dur.
Ritsuko arkasına bile bakmadan odadan çıktı ve yürümeye devam etti. O sıra toplantı odasında;
Frank- Hans senin varya
Hans- Ben ne yaptım şimdi.
Frank- Neyse Dedektiflik bürosundakı adamımıza haber ver bu akşam onu bekliyorum.
( O sıra Yafes)
Yafes ve bir asker konuşuyorlardı;
Asker- Adamı yakaladık dedektif .
Yafes- Bu iyi haber.
Asker- Fakat adamın saklandığı bir daire de çıkan kargaşa da evde yaşayan aileden birini vurduk.
Yafes- Sıkıntı ne?
Asker- Birinin onlar ile konuşması gerek.
Yafes- Anlıyorum.
Asker elini tabancasına attı ve susturucu parçası ile birlikte tabancayı yafese verdi. Yafes eve çıkarken tabancanın ucuna susturcuyu taktı . Daire’nin kapısı açıktı. Şüpheli çoktan götürülmüştü ama ceset hala orada öyle duruyordu. Bu bir erkek cesediydi, cesedin biraz uzağında elinde bebek ile ağlayan bir kadın vardı. Yafes silahı başta göstermeden;
Yafes- Duyduğum kadarı ile siz ölen adamın eşisiniz .
Kadın-(ağlayarak) Evet.
Yafes- Acınız için gerçekten üzgünüz.
Kadın-(ağlayarak)- TABİ ÜZGÜN OLMASINIZ!. SİZ KOCAMI ÖLDÜRDÜNÜZ.
Yafes- Bakın hanfendi , çıkan arbedede ölmüş kocanız. Askerlerimiz sadece parti sözcüsünü vuran adamı yakalamaya çalışıyordu.
Kadın-(Ağlayarak) SİZ VE LANET ÖZÜRLERİNİZ. HEPİNİ SOĞUKKANLI KATİLLERDEN BAŞKA BİRŞEY DEĞİLSİNİZ!
Yafes- Rica ediyorum sakin olun.
Kadın-(Ağlayarak) HEPİNİZİN CANI CEHENNEME
Yafes silahını kadına doğrulttu;
Kadın-(Kızgın birşekilde) Beni de mi vuracaksınız he!
Yafes- Doğru bildiniz.
Daire’den iki el ateş edilme sesi gelmişti.
EVET ARKADAŞLAR UMARIM BU BÖLÜMÜ BEĞENMİŞSİNİZDİR YORUM YAZMAYI VE OY ATMAYI UNUTMAYIN
BÖLÜM HAKKINDAKİ DÜŞÜNCELERİNİZ NELER?
4 OYDA YENİ BÖLÜM
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Two Sides of The People
General Fictionbir katil ve bir dedektifin başından geçenler ( fazla spoiler vermeyeyim ) bu bir polisiye kitabı diyebilirim.