neden abim gibi davraniyorsun

51 4 2
                                    

~"iyileştiririz be"
"Nasıl olucak ki ?" Diye sorduğunda havaya baktığım gibi gök gürültüsü duyulmuştu.
"Zaman ve biz.birbirimiz varken yaralı değiliz. Çünkü biz bulmuşuz bir birimizi ne fark eder ki?"
"Ben korkuyorum" jisungiem gök gürültüsünden korkuyormuş.
"Neden korkuyorsun?"
"Gök gürültüsünden. Hemen eve gidelim lütfen. "
"Ama artık hava kararıyor ."
"gitmemiz gerek. Gitmezsek çok kötü olacak. Gidemezsek uzaklaş benden ve beni yalnız bırak. "
"Ne olduki bir anda?" Sordum.
"Kötü olacak dedim" dediği söz bittiğinde gök daha da uçtan bir ses çıkardı.
"İyi değilsin." Elleri titriyordu. Yüzü titriyordu.
"İyiyim uzaklaş benden.yarın- yarın konuşalım-" sesi titriyordu.
Birseyler ters gitmişti.
"Ben tek arkadaşımdan uzaklaşamam"
"Gi-git " hala titriyordu. Ve benden kaçmaya çalışıyordu.  Ormanın içine koşuyordu.
" uzaklaşma benden.nereye gidiyorsun?kaybolacaksın gitme.Titriyorsun görmüyor muyum?" Arkasından koşuyordum.  Bir daha gürültü duyduğumda tırtıl 'ım yere sendelendi. Eliyle ayaklarını kendine çekip , hızlı hızlı kafasına vuruyordu. Nefesi gittikçe daha çok duyuluyordu . Hıçkırıyordu .Ve tek şey söylüyordu "u-uzak-uzaklas-Krizdi bu. Kriz geçiriyordu.  Sakinleştirmek lazımdı.
"Sakin ol. Burdayım ."
"Abi- abi senmisin?.geri döndün-geri-" nefesi hıçkırıklara dönüşüyordu nefes almak istercesine.
Yağmur yağmaya başlamıştı.
"Gitmeye-gitmeyecektin. Söz verdin -söz verdin-,"
Onu sakinleştirmek için elimden ne geliyorsa yapacaktım. Ama onu bu halde görmek ,parçalanıyordum.
Sonunda onun abisine güvendiğini hatırladım.  Ve onun abisi olduğumu söyleyecektim.
"Abin yanında. Sakin ol jisungiem. Sakince nefes al.  " sözlerimi bitirip yanına ilerliyordum.
"Şimdi abin gelecek ve sana kocaman bir sarılacak ,kendine geldiğinde hepsi geçmiş olacak" dedim ve yanına yaklaştığımda eğildim. Sarıldım ona.
"Güvendesin abicim." Ben Lee minho  abisi olmuştum tırtılımın. Artık nefes alıyordu. Ama hala helak olmuş gibiydi. Düşündüğüm kadarıyla abisinden kalan bir hatıra yada travma gibi biseydi. Sakinleşti sonunda. Ama ben o sakinleşene kadar sarıldım ona. Sırılsıklam olmuştuk. Hasta olacağımız her halimizden belliydi.
"Hadi abicim. üşütme. Gidelim artık "
Kollarıma sarıldı ve "beni bırakma lütfen " diye bilmişti.
"Abin bırakmaz seni"  dedim.
Güçlü kollarımla yavaşça onu kaldırdım. Nereye gidecektik? Eve gitsek babamın sorgusunu çekecektik.  Biraz düşündükten sonra onun evinin nerde olduğunu buldum. Konuşurken söylemişti. Ve tek yaşadığını da biliyordum. Bizim eve çok uzak değildi.  Evinin yanına kadar bir eli boynumda zorla yürüyorduk.  Sakince sordum evin yanına varınca.
"Burası evin?"
Sincap Gözleri şişmiş halde başını 'evet 'anlamında salladı. Kapıyı açıp içeriye girdik. Yağmur hala yağıyordu.
Onu salona götürüp oturttum.  O ise sadece izliyordu ve titriyordu soğuktan.   Nefes nefese kaldıktan sonra sordum. "İyi misin?"
"Üşüyorum. "
Hala çocuk gibiydi. Kıyamayacak kadar bebek gibi..
"Şimdi ısınacaksın abicim"
Abicim
Abicim
Abicim
Kafamda yankı yapıyordu. Doğru ben hem arkadaş hemde abi olmuştum. Iyi hiss etdiriyordu. Belkide daha fazlası..
Odasını  bulmaya çalışıyordum.  Neyseki cok cekmedi ve buldum. Gardıroptan biseyler seçtim kendime ve ona  havlu da aldım . Yanına ilerledim.  Havluyla onu incitmeden kafasını kuruladım.  Minicikti benim gözümde. Onun o savunmasız kriz geçirdiği halleriyse gözümden gitmiyordu. Ustunu giydikten sonra sordum. "Kurutma makinesi nerde?"
O ise donmuş bakışlar atıyordu. "Banyodaki çekmecede olmalı "
Hareketsiz minik Bi çocuk gibi bekliyordu jisungiem.  Banyoya doğru gittim ve uğraşlar sonucu buldum şu makineyi. Banyoda kendime seçtiğim kıyafetleri de üstüme geçirdim. Ve aceleyle onun saçlarını kurutmalıydım . Hasta olacaktı.
Saçlarını kuruttum. O ise hala olayın etkisinden çıkmamıştı. Her halinden belliydi. Saçları öyle güzeldi ki ellerimin arasından kayıp gidiyordu.
Saçlarını kuruturken yanakları arkadan bile belli oluyordu.  O yanakları varyaa yerdim ben.
Sessizlik olmuştu. Yağmur biraz daha şiddetlenmişti. Ama evdeydik sorun yoktu. Şimşek yoktu. Sessizliği bozan o oldu.
"Neden abim gibi davranıyorsun? Bana bir cocukmusum gibi bakıyorsun?"~

kader miydi bu?/minsungWhere stories live. Discover now