social love ~ jobe bellingham

0.2

bir kaç evrak imzaladıktan sonra jobe bana kamerası çok daha iyi olan son model yeni bir telefon vermişti,zaten bu telefon benim bir aylık maaşım kadardı,ona iyi bakmam gerekiyordu

"yarın bir maç,öğle saatlerinde,sonrasında boşsun ama ne olur bilmiyorum,esnek saatler" dediğinde başımı sallayıp jobe'un peşinden yürürken koridorda andrew ile oturan micheal bana ölümcül bir bakış atmıştı

hemen gözlerimi kaçırıp jobe'un arkasından onu takip ettim

başıma bir şeyin gelmesini istemiyordum

🏴󠁧󠁢󠁥󠁮󠁧󠁿

jobe antremandayken jenson seelt ile tanışmıştım,sunderland'in stoperiydi kendisi

bu kulüpten kimseyi tanımıyordum ama böyle böyle tanıyacaktım sanırım

jobe'un antremandayken videosunu çekip tiktok'ta paylaştım,jobe'da zaten instagram,twitter ve tiktok vardı,en aktif olabileceği yer tiktok olduğu için videoyu oraya atmıştım

"jobe'un sapığı mısın?" dediğinde hızlıca jenson'a dönmüştüm,dediğini başta anlamasam bile sonrasında gülüp önüme döndüm

"sosyal medya asistanıyım" dediğimde jenson baya şaşırmış olmalı ki baştan aşağı beni süzmüştü

"jobe'un asistanlığından ayrılırsan asistanı olabileceğin kişi yanında oturuyor tatlım" dediğinde nezaketen yanımdaki adama gülümseyip önüme döndüm

münasebetsizdi...

🏴󠁧󠁢󠁥󠁮󠁧󠁿

jobe antremandayken bende burdan sonra gidip çalışabileceğim bir restoran bulmuştum,ne şanslıydım

jobe ter içinde ve yorgun bir şekilde yanıma oturup başını bana çevirdiğinde "kahve içmeye gidelim mi?" dediğinde çatık kaşla jobe'a dönmüştüm

ciddi,sinirli ve eğlenceden anlamayan bir insan izlenimi bırakıyordum belkide ama garsonluk yapmam gereken bir yer vardı

iş beşte başlıyordu ve şuan saat dörttü,oraya yetişebilir miydim bilmiyorum

"beşte bir işim vardı aslında..." dediğimde jobe fazla üstelemek istememiş olacak ki bu planından vazgeçmişti

"o zaman nereye gideceksen seni bırakayım" dediğinde kibarca reddedip ayağa kalktım,sanırım burdaki işim bitmişti

"yarın kaçta gelmeliyim buraya?" diye sorduğumda jobe biraz düşünüp "sana konum atacağım yerde tam sabah sekizde ol" dediğinde merakta kalmamak için soru sormak zorundaydım

"nereye konum atacaksınız?" dediğimde jobe oturduğu yerden kalkıp bana doğru yaklaştığında başımı kaldırıp suratına bakmaya başladım "gelince görebilirsin..." diyip gülümseyip yanımdan gitmişti

işte iş bitmişti,şimdi ise yeni bir işe

🏴󠁧󠁢󠁥󠁮󠁧󠁿

saat on iki gibi eve gelmiştim,pilim bitmişti ama çok iş yapmaktan değildi,sabahki iş sanki bir iş gibi yorgunluk vermemişti,sadece sabahtan beri uyanık olmanın verdiği yorgunluk vardı

gözlerim kapanıyordu yavaş yavaş,o yüzden anahtarı bile zar zor takıp kapıyı açmaya çalışırken kapı kendiliğinden açılmıştı

kapıyı açanın danny olduğunu gördüğümde biraz şaşırmıştım,neden hala uyanıktı

kapıyı kapatıp yere çömeldiğimde ellerimle danny'nin belinden tutup bana odaklanmasını sağladım

"neden hala uyumadın canım?" dediğimde ağlayarak bana sarılmıştı

"iki gün sonra okul açılacak abla,benim hiç bir şeyim yok" derken ağlaması beni dahada çok yaralıyordu,canımı yakıyordu

"tamam ablacım,yarın gidip neye ihtiyacın varsa alacağız"

"ama daha yeni işe girdin,sana para vermezler ki..." derken sesi çok umutsuzca çıkmıştı

"dert etme sen canım,ben halledeceğim,lütfen uyu danny,ablanı böyle çok üzüyorsun..." diyip baş parmaklarımla göz yaşlarını silip onu yatağına yatırdıktan sonra kıyafetlerimi değiştirip bende yatağıma yattım

bir şekilde erkenden para almalıydım...

🏴󠁧󠁢󠁥󠁮󠁧󠁿

girdiğim restoran ilk günden bana tabikide para vermezdi,ama jobe umarım ki verirdi

jobe'un attığı konuma geldiğimde buranın ev olduğunu farketmiştim,cidden evine neden çağırmıştı ki,onun sosyal medya asistanıydım,kişisel asistanı değil

çekinerek bahçenin içine girdiğimde jobe'a benzeyen bir kadının bahçede çiçek ektiğini görmüştüm

"merhaba,bellingham'ların evi,değil mi?" dediğimde kadın güler yüzle yerden kalkıp elindeki eldiveni yere attıktan sonra elini bana uzatmıştı "doğru yerdesin canım,ben denise,jobe ve jude'un annesiyim,jobe senden bahsetmişti,içerde kendisi" derken kadının uzattığı eli nezaketen sıktığımda kadın tekrar çiçeklerine dönmüştü

tam arkamı döneceğim sırada kadının yerdeki saksıları kaldırırken zorlandığını gördüğümde hızlıca yanına gidip "yardım edebilirim..." dedim,başta reddetmişti ama zar zor kucağına aldığı saksıyı pes edip yere bırakmıştı

"gerçekten kaldırabilecek misin?" derken tonunda küçümseme yerine büyük bir hayranlık var gibiydi,ondan daha zayıf duruyordum,böyle düşünmesi normaldi

zar zor bir saksıyı kucaklayıp kadının söylediği yere bırakırken jobe'un evden çıktığını görmüştüm

"kaleyi içten mi fethediyorsun?" dediğinde anlayamayıp "ne?" dediğimde jobe gülmüştü,sonrasında arkasından gülerek gelen jude bellingham kadrajıma girmişti

"darwin celine,jobe'un yeni eli kolu..." dediğinde jude,tebessüm etmeye çalışmıştım ama saçma gelmişti

"sadece sosyal medya asistanıyım bay bellingham" dediğimde jude biraz sırıtıp bahçeden gitmişti

"bende hazırdım,çantamı alıp geliyorum"

"tamamdır" diyip beklemeye başlarken bayan bellingham bana bakıp şefkatle gülümsemişti,ne hoş bir kadındı

"eminim ki bu işi saçma görüyorsun tatlım,jude'un beyninin altından çıkıyor bunlar" dediğinde gülümseyip başımı eğdim,yapacak veya diyecek hiç bir şeyim yoktu

"jobe ile aranız eminim ki iyi olacaktır şuan soğuk olsa bile,hemen yanındakilere ısınır,sana ters bir şey yaparsa ilerde bunu düzeltir"

"teşekkür ederim bayan bellingham" dediğimde kadın o kadar içtenlikle gülümsüyordu ki samimiyetini tamamen hissediyordum

"denise de canım" derken jobe elinde çantayla yanımıza gelmişti

"ehliyetin var mı?" diye bana bakıp sorduğunda afallamıştım,neden ehliyetim olsun ki,öyle bir durum bile olmamıştı

denise yüz ifademi farketmiş olmalı ki jobe'un koluna vurup "darwin senin şöförün değil jobe,kendin kullanmalısın arabayı" diyip resmen jobe'a fırça çekmişti

jobe hemen arabaya doğru yol aldığında hızlıca bende peşinden gidiyordum,gergindi sanki

🏴󠁧󠁢󠁥󠁮󠁧󠁿

arabadan indiğimizde öylece konuşmadan gidiyorduk,danny'nin okul malzemeleri için ondan para istemem gerekiyordu ama bu ruh haliyle imkansız gibiydi

yedek kulübesine oturduğumda bu sefer jenson ile yanıma bir kişi daha oturmuştu

jack clarke diye kendini tanıtan kişi yanıma oturduğunda jobe'un istenmeyen kısa bir bakışını yakalamıştım,belkide bu çocuktan hoşlanmıyordu

"merhaba,burda çok kız görmeyiz?" dediğinde jack,jenson jack'in koluna vurup "jobe'un sosyal medya asistanı bu kız" dediğinde gözlerin üstümde olduğunu farkedip biraz rahatsız bir hale gelmiştim

beni gerçekten rahatsız ediyordu bakışları...

kitap nasıl bilmiyorum,her gün bölüm gelir mi onuda bilmiyorum,kitap zaten on bölüm falan,keyfine bakın...