CHAPTER 20

161 27 14
                                    

yine sabah olmus amk ben bugun erken yaticam demistim kendime... Saat 06:05 ama ablanız o güzel uykunuzdan uyanıp yb gelmiş mi diye bakınca mutlu olmanız için bölüm yazıyor😎 Sizde oylama ve yorum yaparsanız ablanız mutlu olcak.

"Çok yoruldum eve gidelim artık."
Dedim ve eve gelme kararı aldık, baya bi yorulmuştum kapıyı açtım ve elime poşetleri aldım jane'e seslendim

"JANE POSETLERİ TASİMAMA YARDİM ET"

"GELDİMM, olivia nerede?"

"Bill'lere gitti."

"He tamam"
Kapıyı kapattım ve eve döndüm, Salonda oturan tom'u gördüm. Şaşırdım bana baktı, yüzümü çevirdim ve mutfağa geçtim, mutfak ve salon birleşikti zaten.

Jane tom'un olmasına bir şey demediğimi fark edince beni yoklamaya çalıştı

"Tom geldi" dedi cevapladım ve "Görebiliyorum, ne mutlu sana jane" dedim ve odama çıktım. Onlar ne yaptı bilmiyorum ama ben sıcak bir duşa aldım.

Tom'un anlatımıyla

Jane ile salonda oturup sohbet ediyorduk, Lana aşşağıya inmeye başladı. Saçları ıslaktı tişörtünü ıslatıyordu, Siyah bir şort giymişti. Telefona bakarak yanımıza geldi ve koltuğa oturdu.

"Naber" diye sordu jane.

"İyi"

"Neler yaptınız?"

"Gezdik, alışveriş yaptık. Şeyi gördüm şu istediğin Mac ruj vardı ya 234 numara"

"AY ŞAKASIN"

"Git bak odamda makyaj masamın üzerindeki poşette, çizimlerime karışma"

"TAMAMM"

Bir kaç saniye geçti ve aşşağıya söylenerek indi

"AY SEN Bİ HARİKASIN"

"gel bakayım nasıl durdu."

"Bak"dedi ve yüzünü Lana'ya döndü , Daha sonra bana dönüp bak dedi ama Lana Jane'nin yüzünü tuttu.

"Dur"
Dedi ve taşırdığı ruju eliyle düzeltti sonra Jane'nin yanaklarını tutup bana doğru çevirdi ve bana baktı.

"Bak olmuş mu güzel"
Dedi, şaşırmıştım.Hafifçe gülümsedim ve

"Güzel" dedim. Hiç bir şey yaşanmamış gibiydi ama farklıydi. Beni hiç tanımıyormuş gibi, Beni sadece Jane'nin flörtüymüşüm gibi görüyordu. Çok konuşmuyor benimle uğraşmıyordu.

"Canım sushi çekiyor ister misiniz?"

"Bana uyar" diye cevapladım

"OLUUR" Diye sevindi jane

Lana, spariş verdikten sonra piyanonun başıma geçti. Bu çaldığı parçayı biliyorum...Ona eşlik etmeye başladım.

~Turn away
~İf you could get me a drink
~Of water, cause my lips are chapped and faded.
~Call my aunt marie
~Help her gather all my things
~And bury my in all my favorite color
~My sisters and my brothers,still
~İ will not catch you.
~Cause the hardest part of this
~İs leaving u...
İkimizede son iki cümle çok mantıklı geliyordu, çünkü birbirimizi görüyorduk.

(tekrarlamaları ben(tom)söyledim)

~That if you say
(that if you say)
~Goodbye today
(goodbye today)
~id ask you to be true
(cause id ask you to be true)
Ve birlikte söylemeye devam ettik.
~Cause the hardest part of this
~İs leaving you..

Gözleri doldu ve hemen piyanonun başından kalktı başını eğdi ve odasına çıktı.


2 SAAT SONRA

Birlikte yemeğimizi yiyip şarap içiyorduk, Jane ile daha fazla yakınlaştım hatta Lana'nın gözünün önünde flörtleşiyorduk, bir şey demiyordu ve normalmiş gibi davranıyordu.
Lana'nın telefonuna mesaj geldi, telefonla mesajlaşmaya başladı ve gülüyordu, kiminle konuşuyor bu ya?

"Kiminle konuşuyorsun?"
Sonunda, jane sormuştu.

"Ben çıkıyorum."

"Nereye, bitmedi yemeğin" diye cevapladım, telefonundan kafasını kaldırmadı ve cevapladı.

"Arkadaşım geldi yürüyücez"

"Jacob bu"

Diye sordu jane, Sakince yemeğimi yiyordum bunu dememle birlikte gözlerim açıldı ve yemek boğazımda kaldı.

"Su iç tom kaulitz."

Dedi ve şarabımdan bir yudum daha aldım. Kendisi yukarı çıkıp bir ceket aldı. Kapı çaldı, Hemen aşşağıya uçtu, jane kapıya yetişecekti ama Lana eliyle dur yaptı ve kapıyı kendisi açtı.

"AAAA"
Diye sevindi ve jacob'a sarıldı. Gözlerimi devirdim ve şarabımdan bir yudum daha içtim.

"Sen bu şortla beni delirtmek mi istiyorsun" Dedi jacob bey.  O kadar sinirlendim ki dizimi masaya vurdum çatal ve bıçakların tabaklara değme sesi yüzünden hepsi buraya baktı, kalktım ve hiç birinin yüzüne bakmadan tuvalete girdim. Su açtım ve nefes alıp vermeye başladım. Sakin ol Tom sakin. Yüzüme su çarptım ve sinirden sabunluğu yere attım ve kırıldı.
Kapıya jane geldi...

"Tom? orada iyi misin?"




Yeter şimdilik, OY OY OY OYLARI UNUTMAYINNNN ya nasıl binlere kadar okunabiliyorlar benim max 600 falan okunuyor.

Yarım Kalan AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin