12-ci bölüm~her kesin kendi karanlığı

105 10 5
                                    

Çağan öylece bankta oturup olup bitenleri düşünüyordu,Tuanadan uzaklaşmalıydı.Ama ona olanları anlatsa Tuana ondan nefret edicekti.Çünkü kim onu kandırıp, birlik olmak adıyla en büyük düşmanına vermek isteyen birisini seve bilir ki?

En kötüsüde Efenin bunu yapmak isteyip ama Tuanaya kıyamamasıydı.

Tuana yine can sıkıntısından bahçeye çıktığında,Çağan telefonla dalgın şekilde konuşurken Tuananın onu dinlemesini görmemişti,Tuana kendiside istemeden kulak misafiri olmuştu.

-Beni alın,kıza zarar gelmesini istemiyorum.

Bu sözler sanki bir rüzgar gibi Tuananın kulaklarında dolaştı.Neydi bu şimdi?Ne demekti?Hangi kızdan bahs ediliyordu?

Çağan başını kaldırırken iki çift kaverengi gözün onun üzerinde olduğunu gördü.Hemen telefonu kulağından indirip Tuanaya baktı,korkmuş şekilde.Yüzü bembeyaz olmuştu.

+Çağan noluyo?Hangi kız?Sen nereye gidiyorsun?Kime zarar gelicek.

-Başka bir mevzu,senlik bir şey yok.
+Nasıl yok?Belli ki,sana ait bir şeyler var ama duydum çünkü.Kurduğun cümledeki kız kim peki?

Çağan bu olayın içinden nasıl çıkacağını bilmeden,Tuananı kendisinden uzaklaştırmak için o cümleyi kurdu.

-Nişanlım.
+Yani ben?
-Hayır.
+Ne?Nasıl?Nişanlın ben değilmiyi-
-Sen kendini neden bu kadar önemsiyorsun ya?Benim hayatımda gerçektende böyle bir yere sahip olacağını mı zann ediyorsun?Bak karanlıktan gelen kız,ben büyük bir çete lideriyim,burda kendisini küçük kız çocuğu gibi gösteren,küstah,egolu birisiyle zaman harcayamam.

+Anladım-dedi gözünden akan bir damla yaşı elinin tersiyle silerken.
-İyi.
+Ben bir şeyi çok merak ediyorum ya,hani birleştiğimiz gün vardı ya,beni her kese nişanlın gibi gösterdiğin gün,ordaki adamlar o yüzden mi bana aşşağılık biri gibi bakıp,kendi aralarında fısıldaşıyordu.Hani nişanlın var ya,beni de nişanlı bir adamı koluna takıp dolaştığı için düşman gibi gördüler.

-Ola bilir-her ne kadar istemese de soğuk konuşup Tuananı incitdiği için kendi içinde fırtınalarla boğuşan Efe Ak.

+Çok şerefsiz gördüm ama senin kadarını değil.Bir daha sakın yanıma yaklaşma,adını dahi duymak istemiyorum.Ben sana hayatımı açtım,her şeyimi anlatdım.Ben ilk defa birisinin yanında kendimi yeniden 8 yaşında gibi hiss edip ama 8 yaşını yeniden yaşayan birisi oldum.Ben..ben sana nasıl nefret edeceğim?-dedi sessiz olsada gözleri bağırarak.

-Lütfen,böyle yapmakla ikimizide incitiyorsun.

Tuana dayanamayıp kah-kaha atmaya başladı,bu zaman yağmur başladı,yağmur damlaları Tuananın göz yaşlarına karışarak,yanaklarından yere akarken,Çağana yaklaşıp onu itmeye başladı.
+Defol,defol dedim sana,gözükme gözüme.DEFOL-dedi bağırarak.

-Çağan onu vuran kızı aldırmayarak kendisine çekti,Tuana bir an duraksadı,kendini Çağanın kollarına bıraktı.Çağan Nazın belinden tutarak kendisine doğru çekmesiyle dudaklarına yapışması bir oldu.Yağmur damlaları her ikisinin göz yaşlarına karışıp yanaklarından aşağı süzülüyordu.

Sonra Tuana bir şey demeden uzaklaştı ordan,kafası allak-bullaktı.Ne yapacağını bilmiyordu.Tek bildiği Çağanın başının belada olmasıydı.Ama yardım etmeyecekti,çünkü edemezdi bu konu nişanlısıyla Çağanın arasındaydı ve Tuana onların arasına girmek istemiyordu.Artık Çağan'a ait ne varsa silip atmak eski acımasız haline dönmek istiyordu.
Bu düşünceleri bur telefon sesi susturdu:

-Alo,Leydim,Artemis ameliyatdan çıktı.Yoğun bakıma alındı.

+İyi mi peki?-dedi eliyle göz yaşını silerken.

-İyi ama yürümesi biraz zaman ala bilir,öyle dedi doktorlar.

+Öyle mi?Düzelir en yakın zamanda umarım.

-Siz nerdesiniz?Sesiniz iyi gelmiyor,iyi misiniz?

+Yok,hava almaya çıkmıştım yağmur yağdı,üşütdüm sanırım biraz,bir şeyim yok.

-İçeri geçin ben size gidip temiz kıyafetler alayım Leya hanımdan.

Bu zaman Yağız "Leya" ismini duyar-duymaz harekete geçti:

-B-bende geliyim,bir şey lazım olur falan.
Aras başını bir tık aşağı eğip aşağıdan yukarı Yağızı süzüp onda bir hareketlerin olduğunu sezdi.

-Buyur Yağız beycim.
-Ay sağol aşko.

Yağızla Aras kendi aralarında şakalaşırken Tuana onların yanına varmıştı çoktan.

+Ş-şey Yağız!-kendiside bilmeden sesi yüksek çıkmıştı.

-Buyurun,Leydim.
+Çağan bey nerde?

Arasla Yağız birbirlerine bakıp sırıtdılar,sonra Yağız karşlslna dönerek:
-Daha bu sabah bankta oturuyordu,ondan sonra binaya girdiğinden emin değilim.İsterseniz araya bilirim.

+Yok!Gerek yok yani,bana ne canım ondan.

Arkadaşlar annem geldi diye hemen bırakmak zorunda kaldım,sizi bölümsüz koyduğum için üzgünüm🥹🤍

KaranlıkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin