6

926 94 76
                                    

•  •  •  •  •  •

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

•  •  •  •  •  •

altay
kerem
görüldü, 22.58

kerem
efendim abi
iletildi, 23.04
görüldü, 23.04

altay
yarin müsait misin diyecektim

uyandirdim mi

kerem
yok abi uyumuyodum da

yarin müsait degilim

altay
ne zaman musait olursun

kerem
bilmiyorum yakin zamanda bi boslugum yok

niye sormustun

altay
ingitere prensi misin birader|

anladim

oylesine sordum ya zaman geciririz az

gecen sefer icimde kaldin valla

kerem
yok sorun degil

olur oyle seyler

takilma sen bu kadar olmasada olur

altay
yok olmaz oyle ben sana yine yazarim

iyi geceler

kerem
iyi geceler abi

"abi de, abi.." diye söylenerek ince örtüsünün altına girdi altay. gözlerini kapatıp kerem'i düşündü. iki yıldır nasıl fark edememişti? arda'ya sinirlendiğinde dağı taşı yumruklayan çocuk, altay'a sinirlendirdiğinde.. altay'a sinirlenemiyordu bile. uzun çocuk çok kez hata yapmıştı ona karşı, hatta bazen bilerek sinirlendirmeye çalışıyordu ama olmuyordu. altay yakın davrandığında hep kabuğuna çekiliyordu, utanıyordu. arda'nın, yalvarsa kabul etmeyeceği teklifleri altay rica ettiğinde gözü kapalı kabul ediyordu. arda'nın düşünemediği incelikleri kerem düşünüyordu. tabii altay bunların hiçbirinin farkında değildi. daha yeni keşfediyordu.

kendi duygularını düşündü. sevebilir miydi sarışını? birbirlerine bir şans verebilirler miydi?

yağmur sesiyle gözlerini açtı arda. kafasını yüz üstü yastığa gömdü. üzerindeki yoğunluk uyanma dürtüsünü zorluyordu. kafasını kaldırıp yanı başındaki telefonundan saate baktı. saat neredeyse öğlene geliyordu. kollarının üzerinde yükselerek yatakta diklendi. "böyle hayatın içine sıçayım," diye mırıldanarak odasından çıktı. evde kimsenin sesi yoktu. ayaklarını yerde sürüyerek lavaboya girdi. tuvaletini yapıp ellerine ve yüzüne bir iki kere su çarptı. havluyla yüzünü silerken lavabodan çıktı ve kimse var mı diye evin içini dolaştı. abisi yatağına uzanmış telefonuna bakıyordu. altay, arda'yı görünce "günaydın," deyip tekrar telefona döndü. arda ise hiçbir tepki vermeden odasına geri dönmüştü. elindeki havluyu sandalyenin üstüne atıp yatağına oturdu. eline telefonunu aldı ve bildirimlerini kontrol etti. arkadaşlarının boş sohbeti dışında bir şey yoktu. instagrama girdiğinde ferdi'nin hikaye attığını gördü. bir süre  açıp açmamak arasında kaldı ve ardından merakına yenik düşüp baktı. ekrana attığı bakışların hangi hissi barındırıp barındırmadığını tahmin edemiyordu. ekran görüntüsü alıp ferdi'yi takipten çıktı ve çıkardı. artık bunun gerçekleşmesi gerekiyordu.

geçmişin yükü, arferHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin