Felix: Hyunjin dur hastanedeyiz
Hyunjin:eve mi geçmek istiyorsun
Felix:Seni istiyorum.
Hyunjin: Hadi.
Beni kucağına alıp arabaya götürdü
Hyunjin:Evi bekleyemem.
Arka kapıyı açtı ve beni koltuğa itip üzerime çıktı ardından ise kapı kapandı.
Sonrasını hatırlamıyorum
Sadece o kırmızı dudakları bana yaklaştıUyandığımda hiç yabancı olmayan bir yerdeydim
Amerika'da ki evimiz..?
Felix:Ben.. nasıl buraya geldim..
Kendi kendime uykulu bir şekilde mırıldandım
her yerim ağrıyordu yanimda Hyunjin vardı ve hala uyuyordu telefonuna bir mesaj gelmişti
ve ölememe yetecek bir mesajdıJeongin
'Hyunjin artık bırak şu felix midir nedir sevgili olduğumuzu ona açıkla ve bırak işte zor degil'sessizce yaşlar gözümden dökülüyordu ona nasıl kandigimi çözemiyordum sadece çok seviyordum sanırım Hyunjin elini yastığının altına götürdü telefonunu bulamayınca aniden sıçradı telefonunun bende olduğunu görünce dona kaldı ayrıca ağlıyordum telefonu benden aniden alıp mesaja baktı
Hyunjin:Felix b-ben özür dilerim açıklayabilirim
Felix:Açıklama ben sana tekrar guvenebilecegimi sandım sana kandım lanet olsun neden böyle oldu nefret ediyorum üzgünüm kırıldım kalbimin parçalarını toparlıyorsun sanmıştım gerçekten bir aptalım
Tam çırpınmaya başladığım esnada beni kendine çekti sıkıca sarıldı
İstemsem bile kokusunu içime çektim
Engellemeye çalıştığım hıçkırıklarımın arasından konuştum
Felix:bırak..bırak beni nefret ediyorum senden nefret ediyorum beni mahvettin herşeyimi mahvettin hayatımın içine sıçtın siktir git artık günlerdir deniyorum seni sevmeyi deniyorum basardigim gibi yine alt üst oluyorum yeter..
Hyunjin:Açıklamama izin ver.
Felix; İstemiyorum..Neyi açıklayacaksın ki.
Hyunjin:b-ben istemedim onunla sevgili olmazsam sana zarar verecekti seninle gorusmemi istemedi
Duyduklarımdan sonra biraz Sakinleşsem bile hala sinirliydim
Hâlâ çırpınıyordum ve ağlıyordum
Felix:Peki.. sanırım affedebilirim
Affetmedim.
Hyunjin:tamam bebeğim markete gidiyorum 1-2 saate geleceğim
Felix:Tamam.
inanmadım.
Sarı saç boyasını aldım saçlarımı boyadım yıkadım
Tabureyi aldım ve koydum
ipi alıp tavana astım intihar notumu yazıp elime sıkıştırdım
tabureye çıktım
Ve tabureyi ittim.
Hyunjin'in anlatımıyla
Eve geldiğimde tuhaf bir sessizlik vardı
İçimi huzursuz eden bir sessizlik.Hyunjin:ben geldim.Felix?
Yukarı çıktığımda odanın kapısı aralıktı
Yavaşça içeri adım attığımda yerde duran tabureyi ve Felix'in, boyuna sarılmış olan iple tavandan sarktığını gördüm
Tuzlu göz yaşları yanaklarımdan aşağı süzülürken tek yaptığım geri dönmesi için yalvarmak oldu.
_________________
Olay yerine polisler ambulans ekipleri geldi ben ise deli gibi ağlıyordum
Hepsi
Hepsi benim yüzümden oldu
İnanamıyorum..
O öldü benim yüzümden...
Polis:Bay Hyunjin, felixin elinden bir not çıktı notu size vermemiz gerektiği yazıyor başınız sağolsun
Hyunjin ağlayarak notu elinden aldı ve sahildeki kayalıklardan birine oturdu
'Umarım bunu okursun;
Sevgilim.. Hayatım, her şeyim tek varlığım.
öncelikle.. üzülme, ağlama. Senin gözyaşlarına değecek biri değilim, seni hak eden, senin sevgine layık olan biri de değilim. Hiç bir şeyin sorumlusu sen değilsin. Sorun sen değilsin. Sorun benim, sorun hep bendim. Özür dilemesi gereken benim. Unutma.. seni çok seviyorum, her zaman çok sevdim ve sevmeye de devam edeceğim. Lütfen ağlama, üzülme.. ben seni yukarıdan izliyorum. Benim yerime başkasını bul benim yaşatamadığım mutluluğu sana yaşatacak birini. Ne olursa olsun beni unut. Ben sadece bir süre senin hayatında kaldım, senin hayatını güzelleştirmek yerine mahvettim. Tek üzüldüğüm şey son kez dudaklarından öpememekti. Son kez sana sarılamamak, son kez kokunu içime çekememekti. O sıcak kucaklamayı, kollarını etrafımda hissedememekti. Özür dilerim.
Ama kim bilir belki başka bir evrende tekrar beraber oluruz..?
-Lee Felix'Tam o esnada bir dalga geldi.
Kayalıklara çarparak notun elinden düşünmesine ve suyun derinliklerine gömülmesine sebep olmuştu.
Kim bilir belki Felix hâlâ Hyunjin'e sinirliydi, ya da onu kırmayacak kadar çok seviyordu sevgilisini. Unutamayacak kadar.. Öldükten sonra bile onun yanında olmak isteyecek kadar.
Hyunjin ağlayarak kayalıklarda otururken gökyüzüne baktı
"Ben.. özür dilerim.. Her şey için.. yaptıklarım için. Yaşattıklarım için. Seni üzdüğüm için.. Özür dilerim.."
O sırada uzanan bir el Hyunjin'in gözünden akan yaşları sildi.
Hyunjin döndüğünde jeongin'i gördü ve hıçkırarak ağlamaya başladı
Jeongin umursamadan Hyunjin'i kolları arasına çekip ona sıkıca sarıldı
"Özür dilerim.." diye fısıldadı jeongin gözyaşları içinde
"sizi ayırmaya çalışmamalıydım.."
Hyunjin yüzünü Jeongin'in boynuna gömdü.
Gözyaşları Jeongin'in tişörtünü ıslatırken ona sıkıca sarıldı.
SON
___________________________________________Angst yaptım beni öldürmeyin lütfen sadece bu fici devam ettiremedik herşey allak bullak oldu özür dilerim