Ne kadar umursamazsın

1.2K 5 0
                                    

Gözlerini açınca göz bebekleri gözlerime değdi.Normal kahve rengiydi işte ama çok güzeldi.Ruhunu da göre bilmeyi diledim ama bence çok nadideydi.Porselen bebek kalbi vardı dokunsan kırılacak gibiydi.Ona baktığımı anlamasın diye ayağa kalktım ,gezindim teknede,hava aldım dışarıda ama sanki oksijen yetmiyordu.Aşık değildim sadece içimde Alinaya karşı saygı var nasıl desem ürperiyordu içim onu görünce.
Alina,benim hall etmem gereken bi kaç işim var erken gelirim söyledim.Umursamadı belki de öylece telefonuna bakıyordu."Tamam"söyledi .
  Ben de fazla bişiy demedim hem benim sevgilim vardı onunla buluşucaktım tabi ama bunu Alinayla paylaşmam saçma olurdu.Linay yine buluşmamıza en seksi kıyafetiyle gelmişti.İnsanın aklını başından almayı biliyodu fakat sokak ortasında bu kızı konuşturmamak lazımdı çünkü Alina gibi ev kızı ve üsluplu biri değildi.Linay gideceğimiz yeri hep biliyodu bişiy söylemeden taksiye bindik.****yine aynı otel....aynı yatak...aynı kız....aynı ben  ....aynı seks
Ayrıldığımızda bunun karşılığını ödeyeceğimi söyledim ve düşünerek sahilde gezdim.Acıkmıştım ve teknede bi şiy yoktu biliyordu.Tekneye girdiğimde Alina kitap okuyodu.kahverengi gözleriyle "Nerdeydin"diye sordu .Yalan söyleyemedim bu dürüstlüğe ve işim vardı söyledim.Omuzlarını silkti tamaç dedi."Alina,birlikte lahmacun yiyelimmi?"diye sordum dudaklarında hafif gülümseme belirtisi oluştu sanırım bu evet demekdi.Çok konuşuyodu sanırım çok okuduğu için.Çünkü bi lahmacuni neredeyse 1saate yiyip anca bitire bildik.Kalbi kırılmasın diye de hep dinlerdim Alinayı ta o soru sorana kadar "Evet,şimdi söyle çatal ilk hangi ülkede kullanılmış?"
   Fransa tabi diye yalan attım yakalanmıştım .Omzuma yumruk attı "Ya sen ne kadar umursamazsın be o ülke değildi ki "

Metro İstasyonunda SevişmekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin