2 / 6 . Bölüm ''Uyanış''
24.08.2023 23:53 Dünyanın en güzel hissi ; sen ona bakarsın ve o sana çoktan bakıyordur... How I Met Your Mother
________________________________________________________________________________________________________________________________________________________________________________Tonlarca ağırlıkta hissettiği başını yattığı yerde hafifçe kıpırdatarak içine düştüğü karanlıktan uyanmaya çalışıyordu genç kadın. Kulaklarında hala Karan'ın Ahu kendine gel seslenişi çınlamaktaydı. Vücudu üzerinden tır geçmiş gibi pert haldeydi. Ensesi keskin bir sızıyla zonkluyordu. Son anımsadığı şey ise evden ekmek almak için çıktığıydı. Ne olmuştu da böyle bayılıp kalmıştı ? Derken bir anda son yaşadıkları ağır ağır belirmeye başlamıştı zihninde. Minibüslerin gelişi, Karan'ı ortada sıkıştırmaları ve kendisinin Battal Gazi edasıyla ortama dalışı... Elini ensesine götürüp yüzünü acı çeker gibi buruşturmuştu. Hayvan herif! Ayı gibi pençesini nasıl indirdiyse artık! Ay gözüm karardı Allah belanı versin! Ama kabahat ondaydı! İnsan hiç boyuna posun bakmadan kapı gibi adamların ortasına dalar mıydı? Üstelik de Karan onlara tek bir mukavemet göstermezken. Aklına düşenle bir anda ardına dek açılıvermişti ela gözleri. KARAN! Onu bayılttıktan sonra Allah bilir ona ne yapmışlardı? Eli ensesindeyken uzandığı yumuşak koltuktan bir anda ayağa kalkmaya çalışmış, lakin gözlerinin bu kez hakikaten kararmasıyla aynı yere yeniden yığılmıştı.
-Kar...Karan. Ona n'aptınız...'demişti sayıklar gibi bir halde mırıldanarak. Gözlerini zorlukla aralamış, o ilk baygınlık hissini bir parça geçerken görüş açısına giren siyah giyimlilere nefretle bakmıştı. Bunlardı ! Karan'ı zorla araca bindirmeye çalışan bu heriflerdi! Solukları o anın hislerine bürünüp hızlanırken bu kez yavaşça doğrulmuştu yerinden. 'Kocama n'aptınız lan!' demişti sesi halsiz haline tezat oldukça yüksek çıkarken. 'Kocam nerde! N'aptınız ona? Sizin ben gelmişinizi geçmişinizi si-' Bulundukları toplantı salonuna benzer alan tiz çığırışı ile çınlarken ayağa kalkıp sendelemiş, cümlesi onu belinden kavrayan kalın kollarla yarıda kesilmişti.
-Ahu!' Duyduğu tanıdık sesle başını çevirip bulanıklığı henüz geçen gözleriyle onu tutan kişiye bakmıştı. Karan buradaydı! Şükür ki iyi ve sağlam görünüyordu. Eli kolu da bağlı değildi. Gayet cool bir şekilde dikiliyordu yanı başında. Ayrıca her zamanki kadar karizmatik. Genç adamın zifiri bakışları elalarına değdiğinde başını ağır ağır sallayarak onu koltuğa usulca geri oturtmuştu. 'Ahu ben buradayım. Sakin ol. Tehlikede değiliz. Küçük bir misafirlikteyiz sadece.'
Dediğiyle elini karısının bacağına koyup dokunuşlarıyla sakinliği telkin etmiş, yüzüne dikkatle odaklanan gözleriyle ise arkada kalan duvarı işaret etmişti. Ahuzâr şaşkınlığını üzerinden hala atabilmiş değildi. Madem ona dokunmayacaklardı, neden yüz tane minibüs göndermişlerdi buraya getirmek için? Arayıp çağırsalar belki de kendi ayaklarıyla giderdi bu adam! Üstelik durduk yere o da bu mevzuya bulaşmıştı! Aman kızım Ahu niyazi olmazsın umarım! İç sesinin şom ağızlılığını duymamazlıktan gelip Karan'ın kaş gözle işaret ettiği yere doğru çevirmişti başını. Elalarına değen neredeyse tüm duvarı kapsayacak kadar büyüklükteki kabartmalı kuş motifi olmuştu. Kuş... Bildiğimiz kuş. Kuş değil ulan kuzgun! Elini aklına düşen gerçekle açık kalan ağzına kapatıvermişti. Onları kaçıranlar kuzgunlardı! Filmlerde de hep böyle olmaz mıydı zaten? Bu adamların tarzları buydu demek ki! Peki ya neden kaçırmışlardı? Karan öldükten (!) sonra Halil İbrahim ile iletişime geçip onları uykuya aldıklarını söylememişler miydi? Tamam işte ! Uyuyan hücrelerini uyandırmaya çağırmış adamlar! İç ses bu kez son derece haklıydı. Demek ki Karan da bu yüzden onlara mukavemet göstermemişti. Kendisine kötülük edecek kişilere kuzu kuzu teslim olacak adam mıydı canım ? Bakışları bir anda sakinliğe bürünürken yerinde bir nebze ufalarak salonun köşelerine birer birer dizilmiş adamlara buruk bir tebessümle bakmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ahufigân & Müptelâ 🔥 (KuzgunlarSerisi 1-2) >TAMAMLANDI<
General Fiction(...) -Bak şu aynaya !'dedi puslu sesiyle fısıldayarak. Dudaklarını genç kızın kulağına dayayıp hafifçe yutkundu. ''İyi bak ! Bu aynada gördüğün kadın benim için doğdu. Benim için getirildi bu dünyaya. Sen benimsin Ahuzar! Ve o geçmişle olan tek...