10.Bölüm-

6 1 0
                                    

Sabah çok farklı rüyalar gördükten sonra uyandım. Abim benden önce uyanmıştı. Annem ile konuştuğumu söylemek istemiyordum. Eğer söyleseydim günüm kötü geçerdi. Abimin telefonu çaldı. Lütfen babam aramış olmasın lütfen.

-Alo.

-İyiyiz bizde sizler nasılsınız?

-Gerçekten mi? Tamam ben uyanınca konuşurum. Çok sevindim anneme teşekkür ettiğimi iletirsin.

Tam tahmin ettiğim gibi babam aramıştı. Şimdi de abimle konuşmak zorundaydım. Daha fazla yukarıda durmadan aşağı indim.

-Günaydın prenses.

-Günaydın müdür yardımcısı.

-Nasılsın bakalım?

-İyi sen?

-Bende iyiyim.

Sessizlik oluştu abim sormaya çekiniyordu. Sessizlik hoşuma gitmemişti. İlk ben konuştum.

-Kahvaltıda ne yiyiyoruz? Ben acıktım.

-Dışarda yiyelim mi?

-Olur fark etmez. Ben hazırlanayım o zaman.

-Tamam bekliyorum.

Hemen yukarı çıktım ve dolaptan giyeceklerimi ayarladım. Siyah papatya desenli diz kapağımın bir karış altında olan etek, beyaz crop, krem renk hırka. Üzerimi giydikten sonra makyajımı yaptım. Saçıma papatya desenli büyük tokam ile topuz yaptım. Aşağı inerken telefonumu kontrol ettim ve aşağı indim.

-Hadi herkes kendi arabasına binsin ben de arabama alışmış olurum.

-Tamam beni takip edersin o zaman.

-Tamamdır hadi yola çıkalım.

Evden çıkmadan paptya desenli çantama su attım. Hemen arabama bindim ve bir müzik açtım. Önüme ilk ne gelirse onu açmıştım No.1'den Böyle İyi çalıyordu. Kapatmadım. Umarım bugün kötü geçmezdi.

Yarım saat sonra varmıştık. Hemen abimin arkasından cafeye girdim. Abim ilk bulduğumuz masaya oturdu ve buranın meşur kahvaltısını sipariş etti. Yemek gelene kadar hiç konuşmadık. En sonunda kahvaltı gelmişti.

-Kübra.

-Buyur abi.

-Dün annem seni aramış.

-Evet aradı konuştuk. Ararsa aç demiştin ben de açtım işte.

-Ne konuştunuz?

-Bir şey konuşmadık nasılsın iyi misin falan.

-Annemle doğru düzgün konuştun değil mi kavga etmedin.

-Aslında bir ara küçük bir tartışma yaşadık sonra da kapattım zaten.

-Kübra niye böylesin sen?

-Neyleyim abi bir yanlış mı yapmışım.

-Kadın gecenin bir vakti seni arıyor teşekkür edeceğine yaptığın muameleye bak.

-Ne yapsaydım teşekkür mü etseydim ama sen beni nasıl anlayacaksın ki annem en çok seni sevdi.

-Kübra ne saçmalıyorsun sen ne saçma kelimeler bunlar. Annem bizi hep eşit sevdi. Asla ayırmadı bana ne alırsa sana da almaya çalıştı. Sen kalkmışssın ne diyorsun.

-Anlamadım eşit mi? Ne zamandan beri bizi eşit seviyor o kadın?

-O kadın diyip durma o bizim annemiz.

-Yanlışın var abi o senin annen oldu, benim için hiç annelik yapmadı bir de kalkıp anne mi diyeyim.

-Annem hakkında düzgün konuş Kübra annem hep bizim iyiliğimizi istedi.

Daha fazla bu sözlere dayanamadım ve masadan kalktım.

-Nereye böyle.

-İştahım kaçtı sağol.

-Otur şuraya bağırtma beni insanlar bize bakıyor.

-Afiyet olsun abi.

-Kübra! Buraya gel dedim!

Daha fazla dinlemeden arabama koştum. Hemen arabaya binip eski bir sahile sürdüm. Sahil eski olduğundan kimse gelmezdi ama Cem burayı bilirdi. Ne zaman üzülsek hemen bu sahile gelirdik. Bu sahile gittiğimi İrem bile bilmiyordu. Sahile geldiğimde hep oturduğum yere doğru arabamı sürdüm. Arabamı park ettim. Oturdum ve annemin bana yaptıklarını düşündüm abimin dediklerini düşündüm biraz ağır gelmişti açıkcası. Gözlerim doldu ağlamaya başladım. Dayanamıyordum abimin bana dedikler annemin yaptıkları ağır geliyordu. Ona hala anne diyordum ben hep annemi sevmiştim. Yaptıklarına rağmen onu sevmiştim. Aptaldım aptal olmayan birisi bunları yapmazdı. Ağlarken çok yorulduğumu fark ettim.

Birisi bana dokununca uyandım. Bu Cem'di. Korkmuş görünüyordu.

-Kübra iyi misin?

-Nasıl görünüyorum.

-Berbat.

Birden Cem'e sarıldım. Ona sarılınca ağlamaya başladım. Ne olduğunu sorgulamak yerine sustu. O da sarıldı. Onun da bir sorunu olmalıydı yoksa buraya gelmezdi. Sormaya çekindim. Ona sarılınca tekrardan uyumuştum.

Bölüm sonu biran önce devamını da atacağım. Umarım beğenmişsinizdir.

Kim bilebilirHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin