-Pekala
Dedi Kenji
-Gösteri zamanı
______________________________________Kenji arkadaşlarına geride kalın işareti yapıp içeri girdi. Hakikaten Yuzuru'nun dediği gibi adamın güreşçiye benzer bir vücudu vardı.
Yanında ise aradıkları kişi duruyordu.
Tusaki Yumari.Kenji yüzüne acımasız gülümsemesini yerleştirip konuştu
-Naber gençler? Haliniz hatrınız nasıl? Tusaki sanki burda olmaman gerekiyor. Şansa bak bir taşla iki kurşun.
-Neden söz ediyorsun sen?
İri adam Kenji'nin üzerine yürüyordu bir yandan da
-Aaa! Bilmiyormusunu? Bu adam Tusaki Yumari bir kaçak ve ben onu almaya geldim ait olduğu yere götürmek için ama işe bak sanırım yanında bir de seni götüreceğim. Bayağı para alıcam anlaşılan.
İri adam histerik bir kahkahayla beraber parmaklarını kıtlattı
-Yaşın kaç senin çocuk?
-Ne o yaşıma göre gücümü mü tespit edeceksin? 17 yaşındayım.
-Yazık. Daha küçükmüşsün ölecek olman çok üzücü vah vah!
Deyip dudağını büzdü ve Kenji'ye doğru bir yumruk salladı. Ama Kenji ondan daha hızlı hareket edip yumruğunu savuşturdu ve kılıcına davrandı.
-HARU! Söylesene bir mahkumu yakalamak için ona zarar vermek yasalmı?
Haruko ve Asahi içeri girmişlerdi
-Yasal ama adamın çok içinden geçme.
-Siz karışmayın. Bu adamı ben sericem zaten çok zor olmasa gerek.
Asahi ve Haruko odanın kenarındaki bir koltuğa oturdular.
-Keyfine bak dostum.
Kenji Asahi'ye gülüp Kılıcını çekti ardından adamın sol kolunun omzundan kopup yere düşmesi bir oldu. Ama adam buna pek aldırmamış gibiydi bağırarak tekrardan Kenji'ye saldırdı. Bu sefer de Kenji'nin gözü adamın bacağındaydı ve adam sol bacağı da kopunca yere serildi. Bu dövüş en fazla iki dakika sürmüştü. Adam da muhtemelen bayılmıştı.
Dövüşten bir haber olan Haruko'nun gözü dövüşün başından beri yerinden milim kımıldamayan Tusaki'deydi.
"Bu karizmasını neden bu işlerde kullanıyor ki yazık" diye düşünüyordu muhtemelen.
Asahi ise sanki maç izliyor gibi tepkiler veriyordu.
-Hadi Kenji adamın poposuna tekmeyi bass!
Kenji işi bittikten sonra Haruko'dan halatları aldı. Hiç zorluk çıkarmayan Tusaki'yi bağladı. Diğer adamıda bağladıktan sonra Asahi ye
-Bir işe yara da şu adamı dışarı çıkaralım.
-Off peki
-Haru sen de Tusaki'yi getir.
Haruko halinden memnun Tusaki'nin arkasından geliyordu. Asahi ve Kenji adamı sürükleyerek ara sokaktan çıktıklarında Kenji soluk soluğu
-Bu adamı taaa köye geri nasıl götürücez yaa?
Asahi-İzle ve öğren.
Ardından yola çıktı. Cebinden çıkardığı birkaç altını yola doğru uzatıp salladı.
Kenji yanında ki Haruko'ya dönüp
-Ne yapıyor bu aptal?
-Araba çağırıyor. Bizim gibi tipler araba beklediği zaman çok takmıyorlar. Ama altını gösterirsen şıp diye geliyorlar. Yakında alışırsın bizim buralarda böyle.
Bir dakika ya geçti ya geçmemişti ki kısa boylu 50 li yaşlarında hafif tıknaz gözlüklü bir adam Asahi'ye yaklaştı bir şeyler konuştuktan sonra yanına bir at arabasıyla geldi.
Üçlü mahkumlarla birlikte arkaya oturdular. Yerleri 2 günlük yolculuk için gayet rahat ve genişti.
Kenji iri adamı yere koydu ve ayaklarını sırtına uzattı. Asahi Kenji'nin yanında Haruko'da Tusaki'yle karşı tarafta oturuyordu.
Araba yola çıkmış aheste aheste gidiyordu. İri adam arada uyanır gibi olunca Kenji kılıcının kabzasıyla kafasına vuruyor adam tekrardan uyuyordu. Haruko ile Tusaki yolculuk boyunca hiç susmamış sohbet etmişlerdi. İkisi de hallerinden memnundu.
-Çok alışma istersen Haruko Tusaki'ye. Hatırlatmak isterim o bir mahkum. Köye gittiğimiz de onu bir daha göremiyceksin.
Asahi'nin söylediği şey üzerine Haruko'nun morali bozulmuştu. Asahi gülerek devam etti
- Sen ne biçim bi kızsın ya Haruko? Gördüğün herkesden etkileniyosun. Sahi Kenji'ye de düştün mü?
Haruko yüzü kızarırken kılıcının kabzasıyla Asahi'nin karnına vurdu. Ama Asahi hala gülmeye devam ediyordu.
-Sahi.
dedi haruko.
-Sen hapishaneden nasıl kaçtın Tusaki?
-Nasıl olsa yakalandım söylemem de bir sakınca yok heralde. Horu'nun bir tek kullanımlık adamlarından biri yardım etti o adam öldü ama. Horu öldürdü.
-Horu kim?
Diye sordu Kenji
Tusaki gözüyle Kenji'nin ayağının altında ki adamı işaret etti. Kenji yerinde rahatsızca kımıldanıp duran Haruko'ya
-Ne oldu Haru?
-Sana bir itiraf borcum var. Şeyyy...Ö-özür dilerim Kenji. B-ben sandım ki...sandım ki... Tusaki'yi sen serbest bıraktın. O yüzden de bu göreve seni de getirdim. Gerçekten çok üzgünüm!
Haruko ne kadar özür dilerse dilesin Kenji'nin yüzü asılmıştı bile yalnızca "Hıhı" demekle yetinmişti Kenji.
Hava kararmış Kenji dışında herkes uyumuştu. Yalnızca gözleri kapalı düşünüyordu. "Tam da arkadaşım olduğunu düşünmüştüm." Kenji düşüncelerin içindeyken araba usulca durdu. Sürücü adamın aşağı indiğini bildiren bir ses çıktı. Sesler arka tarafa doğru yaklaşıyordu. Bulundukları bölgenin kapısı açıldı. Muhtemelen adam içeri girmişti. Çünki içeriyi hırıltılı bir soluk doldurmuştu.
Ardından bir ses geldi. Kenji'nin nerde olsa hatırlayacağı bir ses. Bir kılıç ya da bıçağın havada savrulma sesi.
Ani bir hareketle gözünü açıp kılıcını çekti tıknaz adam karşısında orta boy bir hançeri Haruko'nun kalbine hedef saplamak üzere indiriyordu. Kenji adamın hançeri tutan kolunu tek seferde kesünce adamın boğazından çıkan hırıltılı yüksek ses diğerlerini uyandırmıştı.
-Artık mahkum sayısı 3.
dedi Kenji düz bir sesle.
-Ne oldu?
Hazırlıksız yakalanmanın korkusu Haruko'nun sesine bile yansımıştı.
Kenji yine aynı ses tonunda Haruko'nun yüzüne bakmadan cevap verdi
-Şöför bizi öldürmeye çalıştı. Şimdi arabayı kim kullanacak at sürmeyi bilen va-
-BEEN!!
Asahi Kenji'nin sözünü yarıda kesip dışarı atlamıştı.
-Merak etmeyin iyi bir şöförüm.
Kenji ve Haruko arkada karşılıklı oturmuş ne birbilerinin yüzüne bakıyor ne de konuşuyorlardı.
Yaklaşık bir saat sonra araba birden durdu. Atlar tökezlemişcesine bağırmaya başladılar. Kenji ne olduğunu anlamak için dışarı çıktığında olanlar oldu.
_______________________________________________________________________
Yazım hataları için kusura bakmayın. Kontrol etmeye gerçekten çok üşendik.
Uzun bir aradan sonra yeni bölüm yayındaa!!
Desteklerinizi bekliyoruz...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İNTİKAM VARİSİ
ActionFuji dağının eteklerinde yaşayan Katsu Klanı'nın son varisi olan Kenji'nin intikam hikayesi.