No:1

30 5 0
                                    

Bu bir kasabanın hikayesi, küçük bir kasabanın ve o kasabada yaşayan insanların. Belli bir mesafeden bakınca normal bir kasaba gibi görünür. Güvenli,güzel,masum... Fakat yaklaştıkça ardındaki gölgeleri görmeye başlarsınız

Hikayemiz Karma'nın yetimhaneden kaçması ile başlıyor sanırım. Fazla bir şey bilmiyoruz. Yetimhane müdürü Fyodor Dostoyevski'nin anlattıklarına göre, Karma her zaman ki gibi sabah okula gitmek için okuldan çıkıyor fakat yetimhaneye geri dönmüyor. Okuldan ve yetimhaneden arkadaşı onun ormana yürüyüşe gittiğini bildiğini söyledikten sonra polis tüm ormanı aradı fakat Karma'nın ne kendisini ne de cesedini bulabildiler. Kasabadaki insanlara gelirsek hepsi huzursuz ve meraklı bir şekilde gelişmeleri bekliyor ve hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağından bir haber eskiye dönmeyi umut ediyorlar.

                         ❁❁❁

Tachihara,onu serseri gibi gösteren yarabandını dikkatli bir şekilde burnuna taktıkdan sonra aşağı indi.

"Ben çıktım." salonda hâla üniformasıyla oturan abisine seslendi.

"Tamam. Geç kalma. Dikkatli ol." Mizhizō'nun artık ezberlediği o sözler... Dışarı çıkıp Sheeps'e doğru yürümeye başladı. Sheeps, Chuuya Nakahara'nın sahibi olduğu bir kafeydi. Fiyatların öğrenciler için makul olması ve Chuuya'nın da yaşının onlara yakın olması nedeniyle liseli gençler genelde orda takılırdı.

Hava yavaştan kararmaya başlamıştı. Hava yaşanan trajediyle dalga geçercesine cok güzeldi. Tachihara ise olayları kafasına takmamak için taktığı kulaklığında en sevdiği sarkıları dinleyip Sheeps'e gidiyordu.

"Sheeps 24 Saat Açık" tabelası nerdeyse sokağın tamamını aydınlatıyordu. Ding, kapının zilinin sesiyle Michizō'nun arkadaşları kapıya döndü.

"Michi! Burdayız!" hafif bir sırıtmayla arkadaşlarının olduğu masaya geçti Mizhizō

"Selam Michizō! Her zamankinden mi?" Chuuya hemen masalarına gelmişti. Bu adamın hızı onu şaşırtıyordu.

"Evet, Chuuya-san. Teşekkürler" Genç adam baş sallayıp yanlarından ayrıldı. Mekanda her zamanki gibi eski şarkılar çalıyordu.

"Hey, Chuuya-san. Gerçekten 25 yaşında mısınız yoksa kırışıklık önleyici cilt kreminiz fazla mı iyi çünkü bu şarkıların son kullanma tarihi geçeli 50 yıl oluyor." Tachihara'nın yüzündeki sırıtmayla söylediği şeye hafifce güldü Chuuya.

"Ah, kremin işe yaradığını öğrenmek beni mutlu etti Mizhizō." Mizhizō, Chuuya'nın arkasından şakacı bir şekilde göz devirdi.

Jun'ichiro arkadaşının inadına şarkıyı mırıldanmaya başladı. "We're the kids in America.."

"Gerçekten mi dostum?"

"Güzel şarkı." Jun omuz silkip gözlerini arkadaşınınkiler dikti.

"Hayır değil. Büyükannem dinlemiyor bunları" ikisi kısa sürede atışmaya başlayınca Atsushi duruma el attı. "Mizhizō-chan, Karma ile ilgili bir gelişme var mı?"

"Ha? Hayır yok. Abimler ekstra vardiye yapıyorlar ama hiç bir şey yok. " Tachihara abisinin eve ne kadar yorgun geldiğini hatırlayınca yüzünü buruşturdu.

" Tüm bu olanlar şaka gibi geliyor. Burda böyle şeyler olmazdı." dedi Naomi. Her zamanki gibi abisinin koluna sarılmıştı.

"Keşke şaka olsa ama durum hiç iyi görünmüyor. Bir ay oldu nerdeyse ama hiç bir şey yok." Michizō'nun sözleriyle masaya bir sessizlik çöktü.

Not Just an Ordinary Love Story-TachiGinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin