"İyi zaman geçirin"
Sabah kahvaltıydayken herkes bir arada olduğu için huzurlu bir ortam vardı.Han'ın yüzü ilk defa bu kadar gülümsüyordu,yanında sevdiği ve arkadaşları vardı daha ne isterdi ki?
"Bu gün kahvaltıdan sonra hep birlikte bir yere mi gitsek?"
"Nereye mesela?"
"Lunapark"
"Ah evet çok eğlenceli olur"
"Her şeye bineriz"
"Mükemmel fikir"
...
Kahvaltı bittikten sonra herkes odalara hazırlanmak için dağıldı.
Han giyinmeden önce sofrayı bu gün kendi toplamak istedi.
"Siz giyinin ben iki dakikada şurayı toparlayayım sonra gelir giyinirim"
"Tamamdır"
Han dediği gibi hemen masayı toparladı ve merdivenden çıkıp odasına doğru ilerledi.Odasına girdi ve kıyafet dolabına doğru gitti.
"Minhoo neredesin bebeğim?"
"..."
"Duymuyor galiba duşta"
"..."
Han salaş bir kombin hazırladıktan sonra tekrardan Minho'ya seslendi.
"Minhoo"
"..."
"Duymuyor galiba bir bakayım şuna"
"..."
"Minho iki saatir sana sesl-..Minho!?Ne oldu sana bu halin ne!"
Bütün herkes Han'ın acı dolu çığlıklarını duyunca koşarak odaya doğru gitti.
"Han ne oldu?!"
"M-Minho'ya bir şey olmuş!"
"Bakayım...M-Minho!"
"Kafası kanıyor"
"Düştü mü ne oldu?"
"Bilmiyorum odaya geldim giyindim ona kaç kez seslendim duymadı herhalde diye gidip bakayım dedim yerde yatıyordu"
"Ambulansı arayın!"
Ambulans kısa bir sürede gelip Minho'yu hastaneye götürdü, diğerleri ise arabaya binip ambulansın arkasından hastaneye doğru ilerledi.
Minho'yu direk ameliyata aldılar.
Han koltukta oturmuş dizini sürekli oynatıyordu ve stresten tırnak etini ısırıyordu.Yere boşboş baktığını görünce Felix onunla konuşacaktı ki tam o an doktor ameliyathaneden çıktı.Herkes hızlıca doktorun etrafında toplandı.
"Siz Minho'nun nesi oluyorsunuz?"
"Ben sevgilisiyim bunlarda arkadaşları"
"Anladım..Durumu gayet iyi ancak sizinle bir konu hakkında konuşmam gerekiyor"
"Tabi sizi dinliyoruz"
"Bunu burada konuşmak uygun olmaz odama gelin lütfen"
"Tabi"
Doktorun odasına girdiler ve sandalyelere oturup dikkatle doktoru dinlemeye başladılar.
"Minho beyi tam zamanında getirmişsiniz öncelikle bunu söylemeliyim.Eğer bir kaç dakika daha geç gelseydiniz masada kalabilirdi."
"Tanrım şükürler olsun"
"Minho hasta"
"S-siz neyden bahsediyorsunuz?"
"Minho'nun beyninde tümör var"
"Ameliyatla alındı ama değil mi?"
"Mâlesef çok ilerlemiş eğer almaya çalışsaydık masada kalacaktı şuanlık sadece kafasında ki açığı kapattık"
"...Ama sadece 2 gündür başı dönüyor nasıl bu kadar büyük bir şey olabilir"
"Kendini çok belli etmemiş anlaşılan"
"..."
"Minho'nun 3 günlük ömrü kaldı, onunla iyi vakit geçirin lütfen"
Han doktorun yüzüne baktı.
"G-günlük mü?"
Han'ın elleri titremeye başlayınca gençler onun etrafına geldi ve elini tuttu.
"Han bak...Minho ile iyi vakit geçirelim gel...Sakın kendini kötüleştirme...O seni hisseder üzülür.."
Han'ın gözünden boncuk boncuk damlalar akıyordu,nefesini düzenleyemezken elleri ve vücudu titrerken onu daha zor durumu sokuyordu.Nefes alırken zorlanmaya başlayınca doktor gençlere açılmaları gerektiğini söyledi.
"Gençler sizi bir kenara alabilir miyim?"
"Tabi buyrun"
Doktor,Han'ın önüne oturdu ve elini sıktı.
"Bu durum sizin için çok zor biliyorum ancak kendinizi dik tutmanız gerek,bu 3 gün içerisinde onunla en iyi şeyleri yapın mükkemel vakit geçirin para harcayın delilikler yapın..Bir daha gelmeyecek bu zamanlar eğer kötü olursanız psikiyatri bölümümüze gelmeyi unutmayın size destek çıkabiliriz"
"...Teşekkür ederim,Minho'nun yanına gideceğim onunla son 3 günümü iyi geçirmek istiyorum"
Devam edecek...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Eyes Don't Lie|Minsung
Fanfiction"Küçükken hayatımın bir film gibi olmasını isterdim..ama böyle bir film ile karşılaşacağım aklıma gelmezdi" →Angst →Yetişkin İçerik!
