PİZZA VE PİRİNÇ

1.1K 60 27
                                    

Danilo

Çalan alarm sesiyle uyandım. Yataktan hiç kalkasım gelmemişti
Başım kazan gibiydi. Biraz daha uyusam mı diye düşünürken işe gitmem gerektiği aklıma geldi. Oflayarak doğruldum.

Dün geceyi düşündüm. Bayağı bir içmiştim. Birinin bana kızdığını hatırlıyordum hayal meyal. Sanki bir ara tuvalete gitmiştim. Devamı yoktu. Bardan nasıl çıktım, eve nasıl geldim hiçbir fikrim yoktu.

Bir anda korkuyla üstümdeki örtüyü kaldırdım. İçime anlık bi su serpildi. Pijamalarım üstümdeydi. Yani sarhoş halimle kimseyi evime getirmemiştim.

Tek gecelik ilişki adamı değildim. Arkadaşlık olsun, aşk olsun tüm ilişkilerimi sağlam temeller üzerine oturtmayı tercih ederdim. Sarhoş olup bunun aksi bir şey yapmadığım için mutlu olmuştum.

Yataktan çıktım, hızlı bir kahvaltı yapıp üzerimi giyinmeye başladım. O sırada telefonum çaldı.

Arayan Alican'dı. Sabahın köründe ne diye arıyordu ki?

+ Efendim?

- Şey, günaydın. Kusura bakma rahatsız ettiysem. Dün bayağı kötüydün de sabah uyanamazsın belki, işe geç kalma diye aradım.

Bayağı düşünceli bir davranıştı. Hele hele yeni tanıştığı biri için.

+ Teşekkür ederim. Bir şey sorabilir miyim?

- Tabi ki.

+ Ben dün geceyi çok hatırlamıyorum da. Ben nasıl eve geldim filan biliyor musun?

- Hı hı. Şey, ben götürdüm seni eve. Bayağı içmiştin. Diğerleri daha sonra çıktılar sanırım. Seni eve bıraktıktan sonra da ben evime döndüm. Garip bir komşun var bu arada. Gecenin köründe sarma yiyerek beni sorguya çekti.

Kimden bahsettiğini anlamam uzun sürmedi. Gecenin bi köründe sarma yiyebilecek tek bir kişi tanıyordum. Bi kahkaha attım.

+ Eray'dır o. Barbaros'un ev arkadaşlarından biri. Nasıl sorguya çekti seni?

- İşte kim olduğumu, kapının önünde ne yaptığımı filan sordu. Sonra da bana sarma verdi.

Güldüm. Tam Eray lık hareketti.

+ Neyse en azından direkt üstüne atlamamış.

- Doğru. Pestilim çıkardı.

+ Evet, kesinlikle. Neyse. Benim hazırlanmam gerekiyor. Teşekkür ederim tekrardan, aradığın için. Restoranda görüşürüz.

- Görüşürüz.

Telefonu kapattım. Üzerimi giyinip çıktım. Karşı dairenin kapısını çaldım. Kapıyı süngerboblu pijamasıyla Sefa açtı.

- Noldu?

+ Sana da günaydın Sefuş.

- Günaydın Dani.

+ Barbaros hazır mı? Birlikte çıkarız diye düşünmüştüm.

- Kahvaltı yapıyor. Birazdan çıkar. Gel içeri istiyorsan.

+ Olur.

İçeri geçtim. Barbaros ve Eray kahvaltılarını yapıyorlardı.

Eray: Ooo Dani, hoş geldin.

Barbaros: Gel, sen de yap kahvaltı.

Danilo: Yok, yaptık ben. Sağ ol. Hadi, sen de yap da çıkalım.

Barbaros: Tamam.

Ağzına bir zeytin alıp bana baktı. Bir şey ima eder gibi gülümsedi.

Danilo: Noldu?

Amore e Dolore || AlDanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin