Mert dudaklarımı sertçe öperken ben onun aksine narince öpüyordum
Bacaklarımı kendi belie sabitleyip beni kucağına almıştı
Öpüşürken hiç bir yeri görmediğimizden benim odami zor bulmuştuk
Sonunda odaya girdiğimizde akciğerlerimizin dayanamayacağını anlamış bir birimizin dudaklarını bırakmıştık
Beni yatağa bırakıp boynuma gömülmüştü
Biraz kokumu içeri çektikten sonra öpmeye başlamışdı
Ben altında kıvranırken o daha sert öpmeye ve emmeye başlamıştı
Odada yalnız seslerimiz duyuluyordu
Ben kendimden geçmişken o hızlı davranmaya çalışıyordu
Soluklarımız bir birine karışmıştı
Sabah yüzüme gün ışığının vurmasıyla kalkmıştım
Etrafa baktığımda yerde kıyafetlerim vardı
Yan tarafa baktığımda Mert yoktu
Herhalde duş alıyordur diye üzerime iç çamaşırlarımı geçirip sabahlığımı giymiştim
Banyoya baktığımda hiçkimse yoktu
''Allah Allah Mert aşağıda mısın?''
Mutfağa indiğimde ordada yoktu
Salon da boştu
Ne yani bırakıp gitmişmiydi böyle
Salona gelip telefonumu alacakken yanında bir mektup görmüştüm
''Bu ne ya?''
Üzerine baktığımda Afra'ya yazıyordu
Mektubu açtığımda gözümden akan bir damla yaş mektubun üzerine düşmüştü
Sandalyeye oturup mektubu okumaya başlamıştım
Güzelim.
Özür dilerim.Keşke daha farklı şekilde karşılaşsaydık.
Ben seni çok sevdim biliyor musun?
Herşeyden çok.
Öyle çok sevmişim ki seni kör olmuşum.
Sana çok kızgınım biliyor musun?
Ama allah kahretsin ki,seni o kadar çok seviyorum ki irademe karşı geliyorum.
Ben gidiyorum.
Bu şehirden bu ülkeden.
Sana böyle veda etmek istemezdim ama canım yanıyor.
Eminim bu ikimizi de çok iyi gelecek
Ikimizde yeni bir hayata başlayıp belki de çok daha mutlu olacağız.
Seni çok seviyorum.
Kendine iyi bak.
Ve bir daha karşıma çıkma bizim için en iyisi bu çünkü.
Mert.
____________________________________
Haftalar geçmişti
Beni böylece bırakıp gitmesinin üzerinden haftalar geçmişti
Yine bir sabah hayatı sorguladığım bir sabah
O çoktan yeni hayatına başlarken belki de ben burda hala depresif bir şekilde oturuyordum
Adliyeden yıllık izin almıştım