sinner's heart ∣ 'tk

3 - Sırlı Ölüm.

Öncelikle, Hoş geldiniz!

Haftalar sonrasında uygulamaya giriş yapabildim. Sonunda!

Hatam varsa şimdiden affola. Kontrol edemedim. Hiç zamanım yok şu sıralar. Anlayışınız için teşekkür şimdiden ederim.

İyi okumalarr..💗

•••

- Bir kaç saat sonra -

Jungkook'un gözleri, sınıfın üst kısmında yer alan saatte geziniyor, lavabo için izin alan arkadaşımın geri yanına dönmesini bekliyordu.

Hâlen daha yoktu.

Bir saat olmuş, ancak kendisi gelmek bilmemişti. Sıkıntıyla derin bir nefes alıp yanaklarını şişirdi. Dudakları bununla birlikte büzülürken, üzerinde gezinen bakışlar ile başını kaldırdı.

Taehyung, yine ona bakıyordu.

"Yanıma gel." Gencin Kulaklarına ilişen derin ses, yutkunmasını sağladı. Bir isim belirtmemişti, veya kime söylediğini belli etmemişti ama kendisini çağırdığı kesindi. Bir müddet sonra oturduğu yerden kalkıp, onunla birlikte sınıftan ayrıldı.

Taehyung büyük elini kaldırdığında, Jungkook'un gözleri refleks ile kapandı. Esmerin yanağına ilişen soğuk eli titremesini sağlamıştı. Titrekçe aldığı nefesin sonunda gözlerini açtığında ise, endişeli bakışlarının esiri olduğunu gördü.

"Neyin var çocuk?" Dedi bu garip sessizliği bozarak. "A-arkadaşım.." devamını getirmeyi beceremedi. Çünkü konuşmaya devam ederse, az önce ki gibi kekelemekten endişeleniyordu genç olan.

Ancak Taehyung konuşmasını beklercesine başını eğdiğinde, bir kez daha yutkunmuştu sertçe.

"Arkadaşım, Jimin.. Lavabo izni alıp gitmişti, ama hâlâ dönmedi."

"İstersen, gidip bakabilirsin." Kafasını kaldırıp, yaklaşık aynı uzunluğa sahip olduğu adama baktığında, kolayca göz göze gelmelerini sağlamıştı. Gerçekten izin mi vermişti? Jungkook'un i̇çinde garip bir his peydah ederken, "Gerçekten mi?" Diye sormadan duramadı. Esmerin yüzünde ki ifade tarif edilemezdi, ancak bir o kadar da güzel olduğu inkâr edilemezdi doğrusu.

Büyük eli beyaz tenlinin yanağından kafasına çıktığında, saçlarını nazikçe okşadı. Jungkook ise şaşkın şaşkın ona bakarken, "teşekkür ederim." Diyip tekrardan kafasını öne eğmişti. "Çok kalma, gidebilirsin."

Jungkook, adımlarını harakete geçirip gittikçe uzaklaşmaya başladığında, Taehyung ise olduğu yerden gencin arkasından bakmaya devam ediyordu.

Sınıftan giderek uzaklaşmıştı. İlk önce birinci kata inmiş ve kapıyı açarak kafasını içeriye uzatmıştı. Ancak kimseler yoktu. Tuvaletin tamamen boş oluşundan emin olduğunda, kapıyı kapatmış ve adımlarını ikinci kata yöneltmişti.

Saniyeler içinde nefes nefese ikinci kata ulaştığında, hızla kapının kolunu kavradığı gibi aşağı çekiştirdi. Açılan kapıyla birlikte, gözleri kırılmış camlara ilişti. Yine kimseyi göremiyordu. Ancak, ümidini kaybetmedi. Karamsarlığa kapılmanın henüz erken olacağını düşünüp, arkadaşını aramaya devam etmişti genç. Nasıl olsa, geriye son bir kat daha vardı,
orayı kontrol etmemişti.