2

46 2 0
                                    

-O zaman cumartesi saat 2'de Calumlarda buluşalım.

-Tamam Luke ,dedim ve Luke dan Calumun evinin adresini aldım , kitabımın sayfasını açıp okumaya devam ettim.

Okul çıkışında Ash yanıma Mae yi alarak geldi. Mae;

-Ee Sidney. Kiminle ödev yapıyosun?

-Luke! Bide Calum.

-Luke demek! Şanslı günündesin. En azından Zack gibi bir sapıkla tek başına ödev yapmak zorunda deilsin!

-Bende Emily ile eşleştim. Kız taş gibi. Valla bende şanslıyım, diye atladı Ash.
-Ama her ne kadar Luke dan hoşlansanda Calumlardayken istemediğin şeyler olabilir. Dikkat etmelisin Sidney. Luke bu konuda bir kızla beraber olur ve o kız onun için orada bitmiş demektir unutma!

-Tamam Ash dikkatli olurum. Şimdi izninizle evime gideceğim. İkinizede iyi akşamlar , dedim ve ikisini yanlız başlarına bıraktım.

Apartmanımın kapısından girerken karşı komşum aynı zamanda bizim okulun üst sınıflarından Michael ile karşılaştım. Michael son sınıftaydı. Biz ise Michaelden bir yaş küçüktük. Michaelle birbirimizle okulda konuşmasakta evde konuşuyorduk. Arada sırada ben ona gidiyordum , arada sırada o bana geliyordu. O da benim gibi pek arkadaşı olmayan ve kitap okumaya bayılan bir tipti. Michael sık sık değiştirdiği değişik saç renkleriyle ve davranışlarıyla benim abim gibiydi.

-Selam Sidney!

-Selam.

-Bu akşam bana gelip film izlemek istermisin?

-Tamam. Gelirken mısır patlatarak gelirim.

-Tamam , dedi ve o saç rengine uyan dudaklarıyla gülümsedi.

Evime girdiğimde ilk işim makarna yapmak oldu. Yarım saat makarnayı pişirip yedikten sonra mısın torbalarından iki tanesini mikrodalgaya attım ve bekledim. Mısırlar olduktan sonra pijamalarımı giydim , anahtarımı aldım ve mısırlarımıda kucağıma yerleştirdikten sonra Michael in zilini çaldım. Michael benim en sevdiğim pijamasını giymişti. Gri bir t-shirt altınada kareli bir alt. Ben ise şortumu ve yarım kollu siyah t-shirt ümü giymiştim.

-Mısır! Sonunda!

-Bunlar filmle yenecek Michael. Hangi filmi izkiyoruz peki?

-Bugünkü film Sinyal(Signal).

Film bittikten sonra Michaelin dizlerimde uyuya kaldığını farkettim. Ve bende Michaeli uyandırmamak için bugünkük Michaelde uyudum.

Sabah uyandığımda saat yediydi. Kalktığımda Michael ile sarılıyorduk. Ne kadar saçma bir şekilde uyuduğumuza karar verdim ve Michaeli uyandırdım.

-Uhh. Sırtım ağrıyo!

-Koltukta uyuya kaldığımızdan olabilirmi?

-Mantıklı bir cevap.

-Hadi kalk. Okul var unuttunmu?

-Saat kaç ki?

-Yedi. Bir saat sonra okul var. İlk ders matematik. Kaçırmak istemiyorum.

-Tamam. Sende evine gitde üstünü değiştir. Sonra birlikte gideriz , dedi ve beni evinden kovdu.

Okula gittiğimde Zack beni görünce;

-Günaydın tatlım. Çıkışta bana gelmek...

-Zack bi git . Zaten yorgunum. Başka kızlara yavşa lütfen. Bak Mae ye yavşa.

-Heey , diye söyendi arkamdan gelen Mae. Git Ashtona yavşa.

-Ben gay değilim Mae.

-Üff yeter Zack git, diye çığırdım. Sınıfa gittik. Birkaç ders sonra Luke yanıma geldi.

-Ben gelemiyorum Sidney.

-Neye?

-Yarın ödev yapmaya.Birkaç kez Calumla ödev yapsanız birşey olmaz herhalde.

I Won't Let You Go //calum hoodHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin