myhyunlixwqe için günün son bölümü
Hyunjin ertesi gün okula gitmemişti. Beş gündür haber alamıyordu Felix'ten. Öylesine sokakta geziyor ve Felix ile konuşma ekranına bakarak mesajların en azından iletilmesini bekliyordu.
Ekrana dalmış öylece yürürken biriyle çarpıştı ve telefonu yere düştü.
"Önüne baksana amına koyayım ya."
"Çok pardon kusura bakmayın."
Hyunjin tam telefonu almak için eğilmişken duyduğu tanıdık sesle hızla kafasını kaldırdı. Başını eğmiş yürüyen Felix'de tanıdık ses ile şok ile Hyunjin'e baktı ve ikili beş günün ardından göz göze geldi.
Hyunjin bir hışımla Felix'in bileğini tuttu ve ona yaklaştı. Bu ani hareket Felix'i ürküttüğü için gözlerini kapatıp geri çekilerek kendini korumaya çalışmıştı.
Hyunjin ne yaptığını fark edince çocuğun bileğini bıraktı. Felix acıyan bileğini ovuşturdu.
Bu hareket Hyunjin'in dikkatini çekmişti. Sert tutmamıştı canının acıması pek mümkün değildi.
"Neredesin beş gündür?"
"Lütfen gelmedim diye bana kızma lütfen dokunma bana."
Hyunjin ilk defa yaptığı zorbalıktan dolayı kendini çok pişman ve boktan hissetmişti. Ne yapmıştı böyle? Kahretsin iğrenç bir insandı.
"Hiç bir mesajım iletilmedi telefonların kapalı okula gelmiyorsun, neredeydin?"
Felix bu soru ile refleksle bileğini tuttu. Hyunjin yavaşça elini Felix'in bileğine uzattı. Bu sefer Felix ona engel olmadı.
Hyunjin yavaşça Felix'in bileğini kavradı ve sweatshirtini yukarı sıyırdı. Gördüğü görüntü onda gerçekten ölme isteği yaratmıştı.
"Siktir yapmadım de Felix."
Felix ağlamaya başladı.
"İstediğin bu değil miydi? İntihar etmem. Yaptım işte. Ama o kadar beceriksiz bir ucubeyim ki ölmeyi bile beceremedim. Şimdi ölmeyi bile becerememiş aptal diyerek dalga geç hadi benimle. İntihar etmiş psikopat ezik de. Bileğimdeki kesiği sık ve canımı acıt."
Hyunjin ne diyeceğini yada ne yapacağını bilemiyordu. Bu onu bu kadar kötü etkilememeliydi. Duygularını çoktan kaybetmiş olması gerekirdi. Şuan karşısına geçmiş onun yüzünden intihar etmiş bu çocuk yüzünden geberip gitmek istememeliydi. O demişti. İntihar et diye o demişti. Ama şu an fark ediyordu ki ölmesi gereken en başından beri Felix değil kendisiydi.
"Felix..."
Hyunjin Felix için çok beklenmedik bir şey yaptı ve onu kendine çekip sıkıca sarıldı. Felix sanki buna muhtaçmış gibi hemen kollarını Hyunjin'e doladı.
"Ölmek istedim. O kadar ileri gittin ki hayatımda ilk defa gerçekten ölmek istedim. Denedim. Ölmeyi bile beceremedim. Senin yüzünden. Senin yüzünden oldu."
Hyunjin'in gözleri doldu. Kendinden nefret ediyordu.
"Acıdı mı?"
Felix'in ağlaması şiddetlendi.
"Bileğimdeki acı kalbimdeki acının yanında o kadar küçük kalıyor ki. Acıdı. Ama en çok kalbim acıdı. Her mesajında daha da çok parçalara ayrıldım ben. Her mesajında daha da çok ölmek istedim. Her mesajında sana aşık olan kalbimden, sana olan aşkımdan ve sana aşık olduğum için senden ama en çok da kendimden daha çok nefret ettim ben."
Felix şu anda onu öldüren kişinin kollarının arasında huzur arıyordu. Ama eceli olan kollarda iyileşebilir miydi?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Acıdı mı? | HYUNLİX
FanfictionHyunjin okulun en zorbasıydı. Tek bir kişi bile sevmezdi onu. O da tek bir kişiyi sevmezdi. Önüne gelen herkesi deli gibi zorbalar ve bazı kişilerin intiharı bile denemesine sebep olurdu. Felix ise çocuksu tatlı birisiydi ve okula yeni gelmişti. Ne...