Emily, ormanın derinliklerinde gizemli varlığın peşinden gitmeye devam etti. Her adımda, ormanın gözlerinin onu izlediğini hissetti. Ağaçların arasında tuhaf gölgeler hareket ediyor, ama bir türlü net bir şey göremiyordu.
Birdenbire, önünde beliren bir siluet onu korkunç bir sürprizle karşı karşıya getirdi. Bu siluet, iradesine boyun eğmemiş ve kasabaya zarar vermek isteyen gizemli varlığın ta kendisiydi. Varlık, büyük ve tüyler ürperticiydi, gözleri parlak bir yeşil ışıkla yanıyordu.
Varlık, Emily'ye yaklaştı ve derin bir sesle konuştu: "Seni bekliyordum, kasabanın gözleri ve kulakları oldum. Şimdi sıra sende. Ormanın ritüelini tamamlamalısın, aksi takdirde kasabanın korkunç bir kaderle karşı karşıya kalacağını bilmelisin."
Emily, kasabanın kurtuluşu için gizemli varlıkla işbirliği yapmak zorunda kaldı. Ancak bu işbirliği, onu daha derin ve tehlikeli sırların içine çekecekti.