-Senin gibi biri bu okula nasıl girdi acaba
Kız bir bana bir Alexse bakıyordu.Yaptığı imayı anladığım anda sinirden delirmek üzereydim.
-Ne diyorsun lan sen ben senin gibi orospu muyum.
-Sen kime orospu diyorsun lan
Alex beni sakinleştirmek için ko...
Bu kadın ne diyordu kayıp olanı buldum derken benden mi bahsediyordu? Şuan olan herşey çok garipti sonra kadın bana yaklaştı ve portal kapandı"Sende kimsin ne saçmalıyorsun"diye sordum ve kadın"Benim adım Fiona buraya bir sorun olduğunu gördüğümden geldim ama seni bulmayı beklemiyordum"dedi.Kafam karışmıştı sonra Fiona devam etti"İlk olarak kendini dizginle güçlerin ilk ortaya çıktığı zaman seni ele geçirir ve seni delirtebilir kendini kontrol etmek zorundasın"dedi ve bana yaklaşmaya başladı ve ellerinden su çıkarıp birden benim etrafımı sardı.Yavaşça benim etrafıma sardığı su küçüldü ve benim vücudumda gezinmeye başladı beni ıslatmıyordu veya beni rahatsız hissettirmiyordu bu beni rahatlatıyordu.Hem temkinli bir biçimde bekliyordum hemde bir o kadar bu kadına güvenmiştim.Birde bu olayları sakin karşılamam çok tuhaf yani kim vücudundan alevler çıksa sakin karşılar ki?Sanırım o kişi ben oluyorum o kadar fantastik kitap okuduktan sonra bu normal tabi.Ben bunları düşünürken Fiona birden durdu ve su yavaş yavaş kayboldu ayrıca önceden yaralarım vardı ve şimdi gitmişti."Şimdi daha iyi misin?"diye sordu Fiona.Sadece başımı sallamakla yetindim.Bu kadında birşeyler vardı bana öyle bir bakıyordu ki içime işliyordu bakışları kalbimi yumuşatıyordu.Fiona tam birşey söyleyecekken bir portal daha açıldı."Ahh sanırım sabrı yetmedi"diye söylendi Fiona kimden bahsediyordu acaba. Portaldan Fiona'nın yaşlarında siyah saçlı mavi gözlü yakışıklı bir adam çıktı.İlk Fiona ile göz göze geldi gözleri beni bulunca ilk nefret ile baktı bana sonra etrafına bakındı herkesin yerde baygın ve yaralı olduğunu görünce gözleri öfkeyle parladı.Herkesi tek tek inceliyordu ilk yüzü yanan kızlara baktı sonrada az ilerde toprağa gömülü olan oğlanları görünce şaşkınca gözlerini açtı sonra gözleri beni buldu ama bu sefer gözlerinde mutluluk vardı.Bekle bir dakika buda ne hepimiz deldirdik mi?belkide sarhoşum ama içtiğimi hatırlamıyorum."Bu o mu?"diye sordu adam"Evet bu o Alex"diye cevap verdi Fiona.Niye herkes bu kadar şaşırıyordu.Adının Alex olduğunu öğrendiğim adam bize yaklaştı ve portal kapandı.Adam bana yaklaştı ve beni incelemeye başladı."Sanırım neden bu kadar şaşırdığımı merak ediyor olmalısın ufaklık"dedi.Adam resmen içimi okumuştu."Evet"diye cevap verince"Şaşırmamızın nedenine gelicek olursak.Sen burda iki elementi kullandın bu normalde mümkün değil buda senin özel olduğunu gösteriyor."diye bir açıklama yaptı."Peki neden bu o mu dediniz ben tam olarak kimim?"diye sorunca Fiona ve Alex birbirine baktı"Sana çok yakında söyliyicez sadece sabırla bekle şimdilik evine git yarın sana her şeyi anlatıcaz."dedi Fiona."Beni bu kadar soru ile tek başıma mı bırakıcaksınız" diye şaşkınca sordum Alex güldü ve elime cep aynasına benzeyen birşey bıraktı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Bu bizim diyarımızda iletişim cihazı olarak kullanılır.Seviceğine eminim."dedi.Aynayı cebime koydum ve bu sırada Fiona cebinden bir cep saati çıkardı baya eski görünüyordu saati görünce gözleri büyüdü"Aman Tanrım Alex acil gitmemiz gerekiyor"diye bağırdı Fiona.Neden bağırdığını ve nereye gitmeleri gerektiğini çok merak ediyordum ama bugün cevaplamayacaklarını biliyordum bu yüzden sessiz kaldım."Seninle biz iletişime geçicez sadece bizi bekle ayrıca sakin kalmaya çalış"diye beni uyardı Alex.Ama biz muhabbete dalmışken birşeyi unuttuk ben en son lider kızı yakıcaktım aaa tabi bu kıza ismiyle seslenmeyeli çok oldu Emy.Eminim herkes neden onlara zarar verdiğimi sorguluyordu ama sormaya fırsatları olmamıştı ve ben yarın bitmiştim."İstediğini yapabilirsin"diyince Alex şaşırdım ve ona anlamaz gözlerle baktım."İnsanları zevk için yakıcak birine benzemiyorsun birde bu kadar kalabalık kişi gece vakti biraz şüpheli"dediğinde ona gülümsedim.Beni anlamıştı bana izin veriyordu ki vermesede yakıcaktım yüzünü.Emy korkudan bayılmıştı ve sanırım onu ayıltma zamanım gelmişti."Normalde böyle birşeye izin vermem ama bu sadece bu seferlik birşey ayrıca onları öldürürsen burda bırak biz hallederiz"dedi Fiona bir portal açtı ve Alex ile birlikte portala doğru yürümeye başladı sonra birden bana doğru döndü"Yarın görüşürüz Hermia"diyip gözden kayboldular.Bekle ben ona adımı söylememiştim. Arkamdan iniltiler gelmeye başladı sanırım küçük Emy uyanmıştı hemde daha başına geliceklerden habersiz bir şekilde.Sinsice sırıttım ve Emy'in yanına doğru yürümeye başladım aynı zamanda ıslık çalıyordum.Emy korku ile bana baktı."Lütfen ne istersen yaparım nolur yüzüme zarar verme ne istiyorsun para,güç ne istersen artık sana zorbalık yapmıyıcam hem biz eskiden yakın arkadaştık o günleri düşün Hermia lütfen"sanırım onu affedicektim.Gülümsedim ve elimi çenesinin altına koydum"Hermia beni affe-aaaaaaaaaaa"ben yüzünü yakarken acı ile çığlık attı.Herhalde onu affediceğimi düşünmediniz canı cehenneme.Onu yavaş yakıyordum ki ızdırap çeksin acı çeke çeke ölsün o acı çekerken su elementini kullanıp diğer herkesi uyandırdım bu acıyı uyanıkken çekmeleri gerekiyordu ve hepsini yaktım.Öldüklerinden emin olduktan sonra ordan ayrıldım ve eve doğru yola çıktım.
Fiona'dan
Portaldan geçtiğimizden beri Hermia'yı izliyorduk bu kız müthişti gerçekten kan yalan söylemezdi.Hermia öldüklerini gördükten sonra ordan ayrıldı."Alex ceseteleri halledebilirmisin?"diyince Alex bana baktı."Senin için herşeyi yaparım"dedikten sonra göz kırptı ve hemen gitti.Cidden bu adam hiç değişmiyor.
O sırada Hermia
Evmin kapısının önündeydim ve ışıklar yanmıyordu.Elimi cebime attığım zaman anahtar bulmayı umut etmiştim ama onun yerine Alex'sin bana verdiği sözde iletişim cihazı vardı.İçine açıp baktım ve bu bildiğimiz cep aynasıydı.Aynayı geri cebime soktum ve odamın oradaki dev ağacın oraya gittim.Bazen evden kaçardım ve görünmemek için burayı kullanırdım.Temkinli bir şekilde ağaca tırmandım ve hızlıca odamın açık penceresinden içeri girdim.Bugünde ölmemiştik çok şükür.Hızlıca yatağa yattım ve bugün olanları düşündüm cidden çok fazla şey olmuştu.Yorulmuştum,birilerini öldürmüştüm ve şuan üstümün kirli olması umrumda bile değildi tek yapmak istediğim uyumaktı ve bugün bunu haketmiştim artık dinlenebilirdim.
Sabah
Alarmın sesine uyandım ve zar zor şuan okula ulaştım cidden dünden sonra ayağa kalkmam bir mucizeydi.Ama bugün okul bir tuhaftı tabi o salaklar öldü herkes nasıl olduğunu konuşuyordur.Sabah sırf merak ettiğim için oraya gidip baktım gerçekten Fiona sözünü tutmuştu.Herkes sürekli olarak fısıldaşıyordu"Emy'in grubunun topluca kaçırıldığını söylüyorlar sizde duydunuz mu?"dedi bir kız."Ben öldürüldüklerini duydum"dedi içlerinden başka biri.Şuan hiçbirşey umrumda değildi tek istediğim şey bugünün çabuk geçmesiydi.İlk derse girdim ve hadi bakalım başlayalım.
Okul tahmin ettiğimden daha yavaş geçti.Zatem bütün gün Emy'in gurubu konuşuldu artık bıkmıştım.Hızlıca eve geldim.Odama koşucağım sırada birşey fark ettim evde annemler yoktu.Sanırım kafalarına taş düştü ne oldu da gelmediler.Çok önemsemeden yukarı çıktım üzerimi değiştirdim ve artık hazırdım tek sorun benimle nasıl iletişime geçiceklerdi ayna elimde onların benimle iletişime geçmesi için beliyordum.
Yarım saat sonra
Aaaaaa hadi ama yarım saat oldu huhuuu orda kimse yok mu diyip aynayı sallama başladım ve aynanın kabı birden parlamaya başladı.Bununla birlikte birden odamdaki eşyalar havada uçmaya başladı ve bir portal açıldı.Ama bekle portaldan çıkan kişiyi tanımıyorum bu da kim?