Hellooo
Hiç yorum yapmıyosunuz
Oyda vermiyosunız
KırıldımFelix'le buluştum ve ardından eve geldim. Güzel bir motor almıştı. Beğenmiştim.
Eve geldiğimde saat 00.25'i geçiyordu. Çok yorgundum. Hemen kendimi yatağa attım.
Sabah 07.10'a alarm kurmuştum ve şu an o alarmın beni uyandırma sesini duyuyordum. Sinir bozucu bir şeydi, ne bokuma kabul ettiysem yarışı?
Fazla oyalanmadan yataktan kalktım. Yine aynı rutinimi uyguladıktan sonra kahvaltı yaptım. Evet bunları yapmam 1.5 saatimi almıştı.
Daha yarış pistine gitmeme 5 saat vardı. Saat 13 (ös) olmuştu ve ben bu saate kadar sadece telefona bakmıştım. Sıkıntıdan patlayabilirdim o dereceydi. En sonunda bir şeyler düşünüp karar vermiştim.
Piste erkenden gidip orada motor sürecektim.
Tabi kimse yoksa.Kombinimi yaptıktan sonra aynaya baktım. Yine çok iyi olmuştum.
Motor anahtarımı ve ev anahtarımı aldıktan sonra garaja indim. Motorumun üstünde olan kaskı kafama taktıktan sonra yola koyuldum.
Piste gidiyordum. Hala yoldaydım. Neden? Çünkü önüme bir köpek çıkmıştı, hatta bir değil üç beş tane.
Onlardan kurtulmayı başarmam uzun sürmüştü. Bütün belalar beni buluyor ya yani. Sinir oluyorum.Piste gelmiştim. Şükürler olsun.
Biraz soluk almıştım. Motordan inip kaskımı çıkarttım. Ardından kaskımı motorun arka kısmına kilitleyip bir banka oturdum.
Yorgun olduğum için kısa sürelik gözlerimi kapatmıştım. 5 dakika anca olmuştu ve ben yanımda bir hareketlilik sezmiştim.
Gözlerimi açıp yana baktığımda Minho hyung'u görmem ile toparlanmıştım. Güya motor sürcektim.
"Selam jisung. Erkencisin, seni bu saatte buraya getiren ne?"
Kıkırdamıştım. Çok normal ki bende bilmiyorum.
"Hiç evde sıkılmıştım. Motor sürmek için gelmiştim buraya ama yorgun olduğum için dinleniyodum"
Onaylar gibi bir ses çıkarmıştı. Sanırım konuşma bitti dicektim ve konuşmaya başladı, mükemmel empati.
"Benim eve gelsene daha yarışa çok var?"
Biraz düşündüm açıkçası. Sevmediğim, gıcık kaptığının birinin evine gitmek..Garip gerçekten. Önceden benim evime geldiği için sorun olmuyacağını düşündüm. Umarım.
"Hmm olabilir aslında doğru söylüyorsun baya var yarışa"
"Motoruna bin ve benim motorumu takip et"
Sadece 'tamam' dedim. Ne demem gerekiyordu ki? Banktan kalkıp belimi ve boynumu kütlettim. Çok fena tutulmuştum.
Kaskımı takıp motora bindim. Ardından Minho hyung'u takip etmeye başladım. Evinin yakın olduğunu söylemişti ve doğruda söylemiş. 7 dakikada gelmiştik.
Motorumu onun garajına koydum. Pahalıydı. Kaskımıda üstüne yerleştirdikten sonra beraber içeri girdik.
Evine ilk girdiğimde bu kadar düzenli olacağını hiç düşünmemiştim açıkçası. Evde hizmetçi falan da yoktu ki?
Salona geçip muhabbet etmeye başladık. Her ne kadar muhabbeti sarmasada konuşmak iyiydi. Nasıl tüm dünya bunu tanıyor hâlâ anlamış değilim. Yoksa sadece Koremiydi? Bilmiyorum.
Muhabbet daha sarıcı bir hâle geldiği zaman gülüşmeler hatta kahkahalar başlamıştı. Bunun içinden nasıl böyle biri çıktıysa. Neyse hâlâ sevmiyorum.
Minho hyung bana mutfaktan içecek bir şeyler getireceğini söylemişti. Kabul ettim ve beklemeye başladım o sıradada Seungmin'in yazdığı mesajları okuyordum. Minho hyung daha gelmemişti telefonu yanımda duruyordu. Sürekli 'hyunpiç' adlı kişiden mesaj geliyordu. En son gördüğüm mesaj 'çocuğu yeme dikkatli ol' oldu. Anlamamıştım ama çok takmadım.
Minho hyung gelmiş beraber limonatalarımızı yudumlarken konuşuyorduk.
"1.5 saat sonra çıkarız. Bana kombin seçmemde yardımcı olur musun jisung?"
Koca adamın kombinini ben mi seççem. What?
"Ah peki"
Beni kendi yatak odasına götürmüştü. Şok üstüne şok. Odası çok güzeldi. Sadece her şey kırmızıydı? Işık bile. Zaafı var sanırım.
Yarın devammm
Oy verin arklarOy 18+
Yorum 9+💗💗💗
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Driving race|•minsung
Fanfiction"Ne oldu yarışı iptal etmişsin? Korktun mu yoksa?" "Hayır sadece...yarışı yatak odanda yapmayı teklif edecektim."