İlk başlamıştı ve birbirimizi tanıtmakla geçirdik. Burda kelluah hakkında bir çok şey öğrendim
(evet gon Killua'nın ismini yanlış anladı) normalde özel bir okula gidiyormuş ama bu sene buraya geçmeye karar vermiş öğretmen nedenini sordu ama yanıt vermek istemediğini söyledi.Bu arada aklıma gelmişken bende kendimi tanıtıyım size.
Ben Gon Freecs 13 yaşıma kadar babamla yaşadım arnından bazı nedenlerden şehir değiştirerek Mito halamın yanına taşındım,liseye de bu şehirde başladım zaten ve okula başladığımda yine sınıfları karıştırdığımda 2 kişi bana yardım etti onlar benden 2 sınıf üstteydi fakat şu anda mezun oldular.Kurapika ve Leorio onları çok özledim umarım yakın zamanda tekrar görüşürüz.
Neyse kendimi kaptırdım,ders çabucak geçti ve teneffüse girdik Kelluah çantasından bir defter çıkardı ve birkaç karalama yapmaya başladı karalamalar ilerledkçe güzel bir portreye dönüşmeye başladı.Çizimini hayranlıkla izliyordum. Kelluah çizimine devam ediyordu ve "Neden beni izliyorsun?" dedi bana onu izlediğimi fark etmesine şaşıramadım ilk önce,sonra ağzımdan bir şeyler çıktı. "Çizimine bakıyordum cidden güzel çiziyorsun,nasıl kendini böyle geliştirdin?" bunu söyledikten sonra Kelluah gözlerini kaçırdı utanmış olmalı sanırım "Bir şey yapmadım sadece kendi kendime çalışıyordum" dedi. Başımı salladım,anlıyorum,anlamında. "hmm peki beni de çizebilir misin?" bunları tamamen sohbet başlatmak amacıyla söylüyordum ciddi bir niyetim yoktu aslında ama o ciddi anlamış olmalıki
K:"um hayır.Bunu neden yapayımki?"
G:"Hadi ama neden olmasınn??"
K:"Sadece istemiyorum"
G:"Çok kabasın."
K:"Herkes öyle der."
...Hemen vazgeçmeye niyetim yoktu tabikide bu yüzden konuşmayı daha da ilerletmeye çalıştım.
G:"peki başka bir şey istesem yapar mısın?"
K:"Ne isteyeceğine bağlı"
G:"Gel kantine inelim hala zamanımız var sonuçta,ilk teneffüsteyiz acıkmış olmalısın"
K:"İnerim ama sadece çikolata alırım"
Kabul ettiğine sevinmiştim,kalkıp sınıftan çıktık ve 1 kat aşağıdaki kantine indik teneffüsün yarısı bittiğinden kantin pek kalabalık değildi bu yüzden istediklerimizi kolayca alabildik.Ben 1 tost ,1 poğaça pizza,bisküvi ve meyve suyu almışken Kelluah sadece dediği gibi çikolata almıştı.Yiyip gelmiş olmalıydı sanırım benimse böyle bir şansım yoktu servisle geldiğimden sabah erken kalkıo hazırlanıp direkt servise binmeliydim. Kelluah ile de böyle bir sohbet başlatıcaktım sınıfa ilerlerken ama önce tostumdan bir ısırık aldım.
G:"Cidden aç olmamalısın Kelluah evde mi kahvaltı yapıp geliyorsun herhalde?"
K:"Hm bilmem sade- dur bir dakika sen ne dedin bana?"
G:"Nasıl yani?"
K:"Ne olarak seslendin"
G:"Kelluah tabikide ismin ile"
Bir süre yüzüme kitlendi ve yüzünü koca bir gülümsemenin sarmasıyla kahkaha atmaya başladı ben ise kafam karışmış bir şekilde onu izliyordum.
K:"Aptal şey benim ismim "kelluah" değilki"
G:"ha- ne öyleyse"
K:"Killua,Gon ismim Killua"
Cevabıyla çok utanmış hissettim nasıl olurda ismini böyle anlamıştım?
G:"Ciddi misin of çok salak hissettim kendimi"
Ellerimi birbirine dolayıp sinirle bir şekilde yere baktım ardından Killua* elini omzumun üstüne koydu.
K:"Sorun değil Gon cidden,en azından gülmemi sağladın bunun için sağol"
Ona bakıp bana gülümseyen yüzüne baktım ve bende ona geri gülümsedim ve tekrardan yolumuza ilerlemeye devam ettik ben aldıklarımı Killua da çikolatısını bitirmişti ve sınıfa girdik.İşe bakki hoca çoktan sınıftaydı ve geç kalmıştık bizde alelacele sıralarıma geçip dersi dinlemeye başladık.