Mertle 2 ay üç gün önce ayrılmıştınız. Gerekçesi ise bunun doğru olmadığıydı. O zaman en başta söyleseydi, sen ona bağlanmadan. Neden önce seni kendine alıştırıp sonra da eskiden bile konuşmadığınız bir sebepten dolayı ayrılmıştı senden? Çünkü takım arkadaşlarıyla konuşmuştu.
Tahmin edebileceğin üzere bunu onaylayacak çok fazla kişi yoktu. Bu, yani yaş farkı...
Siz beraberken yaş farkını hiç hissetmemiştiniz, daddy issues'un falan da yoktu. Normal iki insan gibi tanışıp sevgili olmuştunuz ve Mert o zaman da yaşını biliyordu. Allahtan basına ilişkiyi açıklamadan önce arkadaşlarına söylemeye karar vermişti de ölüm tehditleri almıyordun ama bu da tahmin edilebileceği üzere hiçbir işe yaramıyordu. Onu unutamıyordun, sonuçta Mert bu. Mert Günok...
Acaba o ne yapıyordu şu an? Haftaya olan maç için hazırlık yapıyordu muhtemelen. Her zaman olduğu gibi
Tam sen onun ne yaptığı ve ne düşündüğü konusunda kafa yorarken dışardan geçen bir arabadan çıkan son ses müzik düşüncelerini sesli bir biçimde dile getirmişti adeta
Özledim onu çok iyi mi kötü mü
Benim kadar canı yanıyor mu
Aradım kapalı evde de yoktu
Acaba geceleri geziyor mu
Hep arkada bırakılan kişinin mi üzülmesi gerekiyor diye geçirdin içinden. Bu andan itibaren farklı olacaktı, elbette istisnalar kaideyi bozmazdı ama bu demek değildi ki istisnalar olamaz.
Evde bir şeyler atıştırıp hazırlandın ve yakınlardaki bir bara gitmek için yola koyuldun, Mertle bir kere gelmiştiniz buraya ve o aşırı korumacı davranıp içmene izin vermemişti. Bunu hatırladığında hafiften gülümsesen de bu çok kısa süren bir gülümsemeydi.
İçeri girdiğinde vakit kaybetmeden tezgaha doğru gittin ve boş bir sandalyeye oturdun. Önce hafif içkilerle belki de kokteyllerle başlayıp daha sonrasında ağır içeceklere geçecektin.
---
Ne kadar zamanın geçtiğini bilmiyordun, beynin tamamen uyuşmuş gibiydi. Arada birkaç kişi sana laf atıyordu ama senin umrunda bile olmuyordu. Yavaştan kafan masaya doğru düşmeye başlamıştı, sızıp kalmamak için büyük bir çaba sarf ediyordun. Tam kafan yer çekimine yenik düşüp masaya düşecekken iki kol belinden kavramıştı. Karşı koyacak gücün bile yoktu. Sonra ise karşı koymana gerek olmadığını çünkü o iki kolun Mert'e ait olduğunu anlamıştın.
Seni kucağına alıp oradan çıkarmıştı soğuk hava yüzüne çarpınca biraz ayılmıştın. Mert seni arabanın arka koltuğuna yatırıp emniyet kemerlerini bağlamıştı
---
Eve geldiğinizde Mert sana kahve yapmıştı, kahveyi içene kadar gerçekten orada olup olmadığını bilmiyordun ama oradaydı endişeli gözlerle sana bakıyordu. Noluyordu ya?
Mert: Y/N ben çok üzgünüm, takım arkadaşlarımla konuşmuştum ve beynime girdiler dedikleriyle. Sen onun için çok büyüksün gibi laflar. Ayrıldığımızdan beri benim nasıl paramparça olduğumu gördüler, seni gerçekten sevdiğimi anladılar. Bir gün fotoğrafımıza bakarken ağlıyormuşum, ağladığımı ben fark etmemiştim. Cenk yanıma geldi ve neye ağladığımı gördü. Sonra bana döndü ve dedi ki, ona git. Aradım telefonun kapalıydı, evde de yoktun. Nereye gidebileceğini düşündüm ve aklıma birden o bar geldi, gelirken arabayı nasıl kullandığımı bil-
Yalpalayarak olsa da Mert'in yanına ulaşıp onu öpecek gücü bulabilmiştin kendinde. Öylece durduğunu görünce geri çekildin ve yüzüne baktın
Y/N: Mert...
Mert: Efendim
Y/N: Öpsene beni
Mert kolaylıkla kalçandan tutup kaldırdı seni ve bacaklarını beline doladın, ellerini ensesinde birleştirip onu kendine çektin. Odaya götürdü seni, zaten evini ezbere biliyordu
Sırtın yatakla buluştu ama Mert üstünden çekilmemişti. Belinden eliyle destekliyordu seni. Ayrıldığınızda nefes nefese kalmıştınız. Üstündeki elbisenin fermuarını açıp yavaş hareketlerle çıkarttı. Üstünde sutyen yoktu. Buna şaşırmış görünse de bozuntuya vermedi ve kendi üzerindekileri çıkarttı.
Bedenleriniz birleştiğinde birkaç saniye hareketsiz kaldı ama sen bundan rahatsız olup kalçanı ona doğru bastırdın. Elleri belini bulduğunda senin hareket etmeni gerektirmeyecek bir şekilde kendisi her şeyi yaptı. Tam da istediğin gibi
Gecenin geri kalanını iki aylık ayrılığınızı telafi etmek istercesine sevişerek geçirdiniz, ayrıldığınız için ödül alıyormuşsun gibi hissettin kendini. Tabii ki ayrılmanız iyi değildi sadece bir düşünceydi işte.
Sonunda işiniz bittiğinde yan yana yattınız ve kollarını boynuna doladı, sen de ellerini sırtına yerleştirdin ve orada gezindirdin
"Özür dilerim." diye fısıldadı sana doğru. "Çok üzgünüm."
"Öyle olmalısın ama dua et çok ponçik bir kalbim var." diye cevap verdin ona. "5 dakika önce nasıl inlediğini duymasam inanacağım Y/Nciğim." dedi. "Sussana." diyerek kollarından uzaklaşmaya çalıştın ama o seni bırakmadı. "Sustursana sevgilim."
Seni öpmeye başladığında daha 2 dakika önce öpüşmemişsiniz gibi hissediyordun. Heyecanın belirtisi olan kelebekler geri gelmişti
Herkes yaş sadece bir sayıdır diyordu ama gerçekten de öyle miydi? Yoksa başka anlamları da var mıydı?
16... Aranızdaki yaş farkı
Rastlantısal bir uygulama olsa da numerolojide 16 sayısı bir şeyi ifade etmektedir: Eksiksizlik, bütünlük
Bu sizin kaderinizdi, siz ayrılamazdınız çünkü birinizden biri olmasa eksik olurdunuz, yarım kalırdınız
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
numerolojide 16 sayısının anlamındaki eksiksizliğin aşkla ilgili olup olmadığını bilmiyorum bilenin olacağını da sanmıyorum neyse
