Jack birkaç gündür ağır antrenman yapıyordu o yüzden eve bile gelmiyordu. Onu çok özlemiştin, mesajla bile zar zor konuşuyordunuz ama o akşam Jack eve geleceğini söylediğinde çok mutlu olmuştun.
Ağır antrenmanlardan sonra 1 gün abartmamak şartıyla istediklerini yiyebiliyorlardı. Yeni çıkan bir animasyon filmi vardı, onun yanına pizza iyi gider diye düşünmüştün.
On beş dakika sonra kapı çaldı ve koşarak açmaya gittin. Kapıyı açar açmaz kucağına atladın ve yüzünün her tarafını öpmeye başladın
Jack: Y/N çekil üstümden yoruldum
Y/N: Aşkım çok özledim ama seni
Jack: Yorgunum dedim sana
Y/N: Oo sakin ol aşkım. Kaç gündür görmüyorum seni ve çok kötü günler geçirdim
Jack: Hep seninle ilgili olmak zorunda değil mi?
Y/N: Ne hep benimle ilgili olmak zorunda?
Jack: Sana geliyorum yorgunum diyorum yapışıyorsun bana, hep bir ilgi istiyorsun çocuk gibi ve bu beni çılgına çeviriyor. Bir kere kendini kontrol altına alabilsen?
Y/N: Çocuk gibi mi?
Jack: Evet hep çocukça davranıyorsun. Beraber hep animasyon filmi izliyoruz, yemek seçtiğin için çoğu restorana gidemiyoruz, temas bağımlısısın, her içki içtiğimde beni uyarıyorsun. Sanki babanım da.
Y/N: Beni küçük bir kız gibi mi görüyorsun
Jack: Olgun bir kadın olmadığın ortada. Tamam senden 11 yaş büyüğüm elbette daha olgunum ama bu senin de çocuk gibi davranmanı gerektirmez
Y/N: (gözleri dolu bir şekilde) Ben çocuğum öyle mi? Her içki içtiğinde sarhoş oluyorsun, bir haftada zor topluyoruz seni. Çocuk olan benim öyle mi, "baba"?
Jack: Neyse boşverelim bunları
Y/N: Ne boşverelim ya? O kadar bana hakaret ettikten sonra ne boşvermesi? Biliyor musun haklısın aslında ben senin "olgunluğunun" yanında çok çocuk kalıyorum. Ama artık kalmayacağım
Jack: Ne demek şimdi bu?
Y/N: Artık yanında kalmayacağım, babamın bana bakmasına ihtiyacım yok.
Jack: Abartma Y/N
Y/N: İnan bana abartmıyorum. Hatanı anlaman için süre veriyorum sana
Jack: Hatam yok benim, her kelimesinde haklıydım
Y/N: Siktir git Jack, çok ciddiyim. Siktir git
Çantanı alırsın ve kapıyı çekip çıkarsın evden. Her zaman gittiğin bir otel vardı, hep aynı odada kalırdın. O odayı Jack de biliyordu, bulmak isteseydi bulurdu. Bakalım isteyecek miydi? Ararsa açmayacaktın çünkü eve gel zart zurt deyip sinirini bozacaktı. Çok kalbini kırmıştı ve sadece aramakla yumuşayacak değildin.
-ertesi sabah-
Telefonunun kesintisiz çalmasını duyunca gözlerini zar zor açıp telefonu bulmaya çalıştın. En sonunda buldun ve ekrana baktığında Foden yazısını gördün ve şaşırdın. Foden ne alakaydı ki?
Phil: Hey Y/N günaydın uyandırmadım umarım
Y/N: Uyandırdın ama sorun yok ne vardı Phil?
Phil: Şey Jack seninle konuşmak istiyor, ne olduğunu bilmiyorum ama pişmanım falan diyor
Y/N: Beni bulmak için arkadaşından mı aratıyor? Kapatıyorum Foden ona siktirip gitmesini ve asıl büyümesi gerekenin o olduğunu söyle, kesinlikle anlayacaktır
Gerçekten böyle davrandığına inanamıyordun. Sen onun seni bulacağını düşünürken onun böyle yapması gerçekten inanılmazdı. Gelmeyeceğini bilsen de içten içe gelmesini istiyordun belki de. Ama artık kararını vermiştin eve gidip eşyalarını toplamaya başlayacaktın. Madem Jack Bey seni bulmaya bile uğraşmıyordu, sen de bulunmak için uğraşmayacaktın.
Eve geldiğinde Jack'in evde olmadığını düşünüp direkt kapıyı açtın fakat kısa bir göz gezdirdikten sonra Jack ve Phil'in koltukta oturduğunu gördün. Bu malın antrenmanı var sanıyordum diye mırıldandın ve ardından odanıza doğru gittin. Eşyalarını bavula koymaya başlamışken arkandaki hareketliliği hissettin ve arkana döndüğünde Jack aniden kapıyı kapatıp kilidi çevirmişti.
Y/N: Ne yaptığını sanıyorsun, aç şu kapıyı
Jack: Bebeğim yapma böyle hadi ama özür dilerim
Y/N: Dün her dediğin şeyde haklı olduğunu bastıra bastıra söylemeseydin belki inanabilirdim Jack
Jack: Kötü haberler almıştım bu yüzden de direkt eve girdiğim gibi kendinden bahsedince sana patladım gerçekten çok üzgünüm bebeğim her ne kadar üzgün veya kızgın da olsam sana öyle davranmamalıydım
Y/N: Dün ne oldu
Jack: Guardiola, takımdaki diğer kişilerden fazla çalışmam gerektiğini bunu kaldıramayacaksam en kibar tabirle siktirip gitmemi istedi
Y/N: Sevgilim, ben çok üzüldüm
Jack: Seninle bir alakası yok bebeğim üzülme. Ayrıca tekrardan çok özür dilerim, benim küçük bebeğim olmanı seviyorum
Y/N: Jack aramızda 10 santim bile yok
Jack: Olsun, barıştık mı
Y/N: Barıştık
Jack: Bebeğim seni seviyorum
Dedi kollarını sana doğru açarken. Eline bavula koymak için aldığın tişörtü yatağa bırakıp Jack'in yanına gittin ve Jack seni kollarıyla sarmaladı. Tekrar güvende hissetmiştin
yazdığım en uzun one shots bölümüydü
bu arada aşk acısı isteyen biri vardı (sadece acı oldu saşdlaspd) tam içime sinmedi ama yapıcak bir şey yok
istekler bu satırın altına vote atin
sonraki bölümde görüşürüz
ŞİMDİ OKUDUĞUN
football players - one shots
Hayran Kurguistek almıyorum taslaktakileri yazıp kitabı bitiriyorumm<3