8.BÖLÜM

1.6K 113 9
                                    

"Demek buradasın?"

"Sıçtık."

Sessiz fısıltım yeterince sessiz olmayınca o da duymuştu. Tek temennim benimle fazla uğraşmadan bırakmasıydı.

Sırıtışı hiç hayra alamet gibi durmuyordu. Alya ile göz göze geldiğimizde işaret vererek toz olmasını söyledim.

"Alp, gelmiyor musun?"

"Sen çık Elçin, geleceğim birazdan."

Kız omuzlarını silkerek sitenin kapısından içeri girdi.

E kaldık mı baş başa?

"Ee? Amacın neydi küçük ajan?"

"Ne amacım olabilir ki? Ben sana selam vericektim sadece."

"Çalılarda saklanarak mı?"

Zortingen.

"Şimdi şöyleki..."

"Alparslan! Geliyorsan gel sonra bir daha yapmam sana."

Teyze Allah razı olsun senden.

"Geliyorum!"

Kadına seslendikten sonra bana döndü. Kahverengi hareler Güneş ile daha da ilgi çekici hâle geliyordu. Gözlerimiz kesiştiğinde onu inandıramadığımı anlamıştım.

Gözlerim gözlediğin yolları gözleseydi güzel gözlüm, gözlerimle gözlerin göz göze gelirdi.

"Bu iş burada bitmedi küçük ajan. Yarın antrenmanda görüşürüz."

Arkasını dönüp kapıya ilerledi. Sitenin içine girdiğinde düzgün bir nefes aldım.

"Mümkünse görüşmeyelim."

Biraz daha burada kalma ihtimalimle çalı presesi olacağıma karar verip çalıların içinden çıktım. Üstümü başımı silkerken deliğe doğru ilerlemeye başladım.

Deliğin yanında Alya ile karşılaştığımda ters ters bakarak yanından geçtim.

İnsan arkadaşını bir kurtarır.

Arkamdan geldiğinde kapıyı açtı. Eve çıktığımda hiç bir şey yapacak ne enerjim, ne de malzemem vardı.

Çünkü tüm malzemeler markette kalmıştı.

Bir büyük boy pizza söylediğimizde bu bize yetip de artmıştı.

Parası da bana yetmişti...

                                ⚽

Bu sefer alarmla kalkmadım.

Şaşırtıcı değil mi?

Öğlen antrenmanı olduğu için rahat rahat uyanıp hazırlanırken bu sefer kahvaltı da yaptım.

Kapının önünde ayakkabılarımı giydiğim sırada aklıma dün gelince kendimi merdivenlerden atasım gelmişti.

Bugün şık olmak istesem de rahatlığımdan ödün veremedim. Arkası full açık olan bir crop ile mom jean giymiştim. Saçımı yukarıdan toplayıp ördüm.

Bu sefer açık saha da olan antrenman yerine geldiğimde herkes buradaydı. Alparslan ile göz göze geldiğimizde sırıtışı göz kamaştırıyordu.

Yanında Barış ile burnu havada bir biçimde yürüyordu. Arkamı dönüp yürüyesim gelse de bu bakışma yarışmasını ona bırakmak istemedim.

"Selam küçük ajan. Ne yapıyorsun burada?"

İlk Yarı,Son KararHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin