Bölüm 1

959 40 53
                                    


Yeni gelmedik geri geldik 🐺🐺🐺🐺🐺

Silmicem bu sefer flopta birakmayin 🙏

...

Para, gösteriş, tatmin olma duygusu.

Hayatım tam olarak bu üç evre içinde geçiyordu.

Benim isteğimle değil, doğdukları andan itibaren ağızlarına gümüş kaşıkla yemek yedirilen, herhangi bir aile sevgisi görmemiş, bakıcılarla büyümüş, hayatı paradan ibaret sanan çok sevgili ailem ve dayattıkları kurallar.

Dışarıya yansıttığımız mükemmel aile tablosu, her akşam yemeklerinde kalkan kırmızı şaraplar, samimi olmayan sahte gülüşler ve daha nicesi sadece insanlara gösterdiklerimizdi.

Mantık evliliğiyle evlenen annem ve babam. Kendi yaşadıkları hayatın aynısını altın bir tabakta sunmuşlardı bize. Tercih? Sorgulamak? Seçmek?

Hayır. Bunların hepsinin genel adına ailecek dayatma diyorduk.

Dayatma ve ev içi kurallar.

Kuralların birincisi, en büyüğü anne ve babaya itiraz cümleleriydi. Eğer bu evde yaşıyorsak bu kurallara uymak ya da parasız yaşanmayan bu Dünya'da biraz olsun huzur içinde nefes almaya devam etmek istiyorsak itaat etmek zorundaydık.

Ben Eva Saygın. Hür iradem, ailemin dayattığı saçma kurallar ve para sevdası yüzünden itaat ediyorum. Herşeye.

Salonda toplanmıştık hep beraber bütün aile bireyleriyle. Annem, babam, alkolik abim ve hayatı pespembe zanneden küçük kız kardeşim.

Yemeklerimizi yemiş her zamanki rutinimizi yapmak üzere koltuklara dik bir şekilde oturmuştuk. Annemin ve babamın önünde duran yıllanmış şaraplarla beraber o lanet konuyu konuşuyorduk.

Görücü usulü mantık evliliğimi.

"Bunun ismine ne dersen de Eva. Karşı tarafın ailesi ile konuşuldu, görüşüldü ve herşey için tarih alındı. Bu evliliği onaylamak zorundasın." Diye katıldı annem milyonuncu kez konuşmaya.

"Sizin benden önce evlendirmeniz gereken alkolik bir oğlunuz yok mu?" Bu itiraz değildi. Bu bir çeşit soruydu ve ailemin kurallarına karşı gelmiyordum. Sadece soru soruyordum.

"Ailem böyle uygun görmüş abicim. Yoksa anlamadığımız bir itaatkarsızlık mı söz konusu?" Yine içtiğini belli eden bayık gözleri, hafif kayan kelimeleri ve kızarmış yanakları ile bir kere daha nefret ettim abimden.

"Herhangi bir itiraz cümlesi duymak istemiyorum Eva. 26 yaşına geldin. Ailen artık senin kendi başına bir yerlere geldiğini görmek istiyor."

Annemin hukuktan mezun kızına söyledikleri gülmemi sağladı. Benimle alay ediyorlardı sanırım?

"Kendi başıma bir yerlere geldiğimi görmeniz için Atahan Kandemir'le mi evlenmem gerekiyor?" Dediğimde annem derin bir nefes verdi dışarıya doğru.

"Yeter. Çok fazla bile konuştuk bu konuyu. Yarın usulünce seni istemeye gelecekler. Hazırlanman için şu andan itibaren çok az vaktin kaldı. Bütün organizasyon hazır. Kıyafetinden makyajına kadar düşünüldü. Şimdi odana git ve güzelce uyu. Yarın ailecek seni dinç görmek istiyoruz."
Salona oturduğumuzdan beri babam ilk defa konuşmuştu. Ve o konuşma cümle sonuna nokta anlamına geliyordu hepimiz için.

Daha fazla direnme sadece sus ve adapte ol demenin belki de uzun açıklamasını yapmıştı kendince.

Sakinleşmek adına birkaç saniye duraksama yaşadım. Salonda oturan herkese göz gezdirdim ve en az onların ki kadar sahte bir gülümsemeyle ayağı kalktım.

Peki. Onların dediği olacaktı.

Ne de olsa sahne benim.

...

Bölümler aktif olarak her pazartesi atılacaktır.

Görücü UsulüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin