*üşendiğim için çok kelebek çizmedim boyayan arkıma sesleniyorum eline sağlık gülüm*
40-20 dk yürüyüşün ardından ben bitmiş ama onlar ise gayet halinden memnundu.
"Haaah~ sanırm bu sefer gerçekten ölüyorum."
önden kıkırtı sesi gelirken,Chuuya kafasını bana doğru çevirip.
"bi daha ölüm hakkında konuşursan,seni ölmekten beter ederim!"
Her zamanki gibi bezmiş bir şeklide demişti.
Mai Chuuya'nın koluna hafifçe vurup dikkati kendine çekti.Onun sesini duymak benimde hakkım olmalı-
Mai Chuuya'nın kolundan çıkıp yanağına bir buse kondurdu,ardından bir kaç adım geriye gitti,ve- kelebekler ardında kayboldu geriye bıraktığı solgun ölü kelebeklere baka kalmıştım.
Bu esnada o 'görkemli' binaya ulaşmıştık. İçeri girdik ve ben göz ucuyla etrafa bile bakamadan Chuuya tarafından asansöre tepildim. Mori-sanın odasına çıktık.Kapıyı tıklattık ve gel komutunu duyar duymaz Chuuya duyar duymaz Chuuya kapıyı açtı ve içeri girdik.
Her zamanki pozisyonu bozmadan "OoOoO Dazai-kun seni yeniden görmek ne büyük zevk(?)"
"Beni buraya sen çağırttırdın. Sonuçta geleceğimi biliyordun" elerimi ceketimin cebine koydum.(🤙🏼)
O ise ellerini her zamanki gibi masanın üstünde birleştirdi.
"Durumun ciddiyetinin sende farkındasın değil m-"
"Onunda mafyaya katılmasını istiyor.Böyle bir 'yeteneyin' işimize yarayacağını falan düşünüyor" Elise-Chan konuyu her zamanki kısa ve özet geçmişti teşekkürler Elise-Chan.
"Elise-Chann böyle yapmaman konusunda konuşmuştuk-"(ananla konuş)
"öyleyse ben gidiyorum"
Arkama dönüp kapıya doğru ilerliyordum ki.
"Oh- sanırım bir kısmı atladık.Bu görev sen ve Mai ye atandınız şu anlık sadece konumunu bulacaksınız."
Benle... Mai mi..
"NE!? Bu amcı herifle karımı aynı göreve koydurtmam!"(adam haklı şimdi ne diyim😔)
"Üzgünüm Chuuya-kun ancak görevlendirme işini ben yapıyorum"
"AMA-..."Chuuya bi anlık sustu.
"tch herneyse!" ve kapıdan çıktı.(Ah be Chu boşver ben varım😘)
"Sanırım bende Mai'yi bulmalıyım~"
omzumu silkip kapıya kadar gidip durdum.
"Mai'yi Mafyaya almak için Chuuya'yla evlendirdin değil mi"
omzumun üstünde ona baktım.
"Hayır aslında,Chuuya'nın zayıflığı olmaya başladı ve bende onu mafyaya daha hızlı adapte olması için hızlı bir evlilik yaptırdım." biraz duraksadı " Hem artık Chuuya'da işine daha iyi odaklanıyor" omuz silkip odadan çıktım.
Sanırım Chuuya Mai'yi gerçekten çok önemsiyor,yani onu ondan çalamam.
Mai'nin nerde olabileceğini düşünürken,Gin ve Higuchi'yi gördüm.Belki Mai'nin nerde olduğunu biliyorlardı.
"muhabbet kuşlarıda buradaymış, ne konuşuyorsunuz!"
Higuchi beni fark etmediği için yerinden sıçradı, Gin her zaman ki gibi tepkisizce bana bakıyordu(aynı abisi)
"Tamam tamam özelinize girmicem" sırıtarak devam ettim "Mai.. bu saate nerdedir."
İlk başta şaşırdılar ama sonra Gin söze girdi "B bloğundaki iki boş odayı kelebek gözlem yerine çevirmişlerdi. Muhtemelen ordadır değilsede Chuuya-san'a sorabilirsiniz"
Mafyada düşündüğümden çok şey değişmiş sanırım B bloğunda olan oda çok ama kelebek odası fikri biraz tuhaf.Düşüncelerimden hızla çıkıp kollarımı başımın arkasında birleştirdim.
"Oh!? B bloğunu değiştirecek kadar çok mu seviyorlar. Ben o kadar intahar odası istemiştim bi oda bile vermemişlerdi" dedim sahte bir hüzünle.
elimi sallayıp B bloğuna doğru yürümeye başladım.
B bloğuna vardığımda dedikleri odayı kısa sürede buldum.İçeri girdiğimde sonsuza kadar izleyebileceğim bir manzarayla karşılaştım.
Mai ve Mai'nin etrafında uçuşan binlerce kelebek.
kimisi yerde parçalanmış ve soluyorken kimisi Mai'nin etrafında yada çiçeklerin arasında uçuşuyordu.Mai beni halen fark etmemişken kapıyı yavaşça arkamdan kapadım ve yere oturup kapıya yaslandım.
Sanırım o beni fark edene kadar bu manzaranın tadını çıkaracağım,oturduğum yerden etrafı incelemeye başladım.İki oda birleştirilip minik bir kış bahçesini andırıyordu karanlıkta anca bu kadarı ayırt edilebiliyordu.
Gözlerim Tekrar Mai'ye kaydı.Üzerinde az önceki üniforması yoktu. Krem rengi bir kimono giymişti.Kimononun kuşağında minik kelebek desenleri vardı. Kimononun benim gördüğüm taraftaki kolu düşmüş giydiği siyah sütyen belli belirsiz gözüküyordu.Etrafındaki kelebekler arada bir kimonosuna konuyordu o ise kelebekleri incitmemek için oldukça dikkatli hareket ediyordu.
Mafyadaki en masum kişi olabilirdi.(oda versiyon 2 Maşallah)
Camdan giren ay ışığı ona ayrı bir mükemmeliyet katıyordu.Sanırım onu Chuuya'dan çalmak için herşeyi yapabilirim.
Mai'ye o kadar odaklanmıştım ki buraya neden geldiğimi unutmuştum,yavaşça ayağa kalktım ve Mai'ye yaklaşmaya başladım.Daha ilk adımda bir şey fark ettim...
Ağlıyordu..
İlk başta tereddüt etsemde tekrardan Mai'ye doğru ilerledim.Beni fark ettiğinde bir şey yapmadı.
Ne göz yaşlarını sildi,ne de konuştu.
Öylece dolmuş ölü gözlerle bana baktı.
Bu bakışı daha öncede görmüştüm...
Flashback(14-15 yaşındaki hali)
"Aslına bakarsan bara gidicektim.Belki oda ile konuşurdum... ama içimdeki ses bana bara değilde sahile inmemi söyledi.."
Bir bankta oturmuş kediyle sohbet ediyordum.Aldığım tek cevap birkaç mırlama sesiydi,ama beni anlıyor gibi hissettim.
Birkaç dakka sonra kedi yanımdan kalktı ve ana caddeye doğru ilerlemeye başladı.Bende burda yapacak bir şey bulamadığım için ayağa kalktım ve yürümeye başladım,nereye yürüdüğümü bile bilmiyordum.Sadece yürümek için yürüdüm.
Yaklaşık 15-20 dk yürüdükten sonra denizin yanında bir uçurumun yanına gelmiştim.
Uçurumun sonunda bir çocuk vardı.Muhtemelen benden yaşça küçüktü,ne yapacağını merak etmeye başlamışken bir anda.
"sence atlamalı mıyım..?"
Üstüne toprak atılmamış ölü gözlerini ay ışığı açığa kavuşturmuştu.Kollarında ve boynunda benimkiler gibi sargılıydı,sanırım birkaç sene önce böyle gözüküyordum.kıyafetinden sokak çocuğu olduğu anlaşılıyordu.
Tekrardan gözlerine baktım, dikkatlice baktığımda.
Ağlamasada gözleri hafif dolmuştu.Ona doğru ilerledim ve yanında durdum.Oysa halen az önce durduğum yere bakıyordu.
"yaşamak ne ifade ediyor.."
"neden insanlar için bu kadar önemli...?"
Kısa ve öz konuşuyordu.O yaşta birinden beklenmeyecek şekilde.
"inan bana bende bilmiyorum... peki sence ölmek ne ifade ediyor."
uzun bir sesizlik oldu..
"özgürlük...?"
Bu sefer daha iyi yazdığıma inanıyorum umarım sevmişsinizdir resmi çizip boyayan arkadaş ben çizmem aga dediği için ben çizmiyorum ama gene o boyuyor hehe neyse
*iyi okumalar*
849 kelime
*nobody*
