"Anne sana bir asistan istemediğimi söylemiştim.!"diye sitem etti William. Aslında sinirden kuduruyordu ama eğer bağırırsa annesi bu asistan bozuntusunun içerde olduğuna bakmaz onu bir güzel döverdi. O yüzden sakince konuşmaya çalışıyordu.
"Bende sana bir asistan lazım demiştim. İşe geç gelmeler, sabahlara kadar dışarda gezmeler ayrıca çok da dağınıksın Will. Thressa sana bu konuların hepsinde yardımcı olacak. O artık sana bağlı bir çalışan. Sakın onu kovmayı aklından bile geçirme genç adam. Şimdi Thressa ile birlikte gidebilirsin."dedi Bayan Wesson.
William son kez annesinin gözlerine baktı. Annesini tanıyordu. Kararından asla ama asla dönmeyen otoriter bir kadındı. Sıkıntıyla iç geçirdi ve başından beri konuşmanın dışında duran kızıla döndü.
"Gidelim Bücür."dedi ve Tessa'yı beklemeden odadan çıktı. Tessa'nın aklında ise tek bir kelime yankılanıyordu.
'Bücür.'
Yerinden kalktı ve Bayan Wesson'a selam verdi.
"Merak etme. Göründüğü kadar kötü değildir."diyerek onu rahatlatmaya çalıştı Bayan Wesson.
Tessa sadece gülümsedi ve odadan çıkıp William'ın peşinden gitti. Tessa ilk başlarda ondan hoşlansada sonrasında nefret etmişti. Onun gibi insanlardan hoşlanmazdı. Yani kıymet bilmez. Yavaşça William'ın arabasına yaklaştı. Binip binmemekte tereddüt ederken William seslendi.
"Davetiye mi istiyorsun? Binsene." Tessa gözlerini devirmemek için kendini zor tuttu ve ön kapıyı açıp bindi. William o binince beklemeden gaza bastı.
"Şimdi beni iyi dinle Bücü-"
"Tessa."diye sözünü kesen kıza baktı Will. "Adım Tessa." Will gözlerini devirdi ve devam etti.
"Pekala. Şimdi beni iyi dinle 'Tessa'. Mağdem her yerde benimle olacaksın benden ve arkadaşlarımdan uzak bir masada otur. Anladın mı?" Tessa bunun bir istek değil emir olduğunun farkındaydı. Bu yüzden kafasını onaylar bir şekilde sallayıp klasik "Evet efendim." lafını söyledi. Will yandan bir gülüş atıp "Güzel." diye mırıldandı.
Bir kaç dakika sonra araba bir kafenin önünde durdu. William indi ve arkasındanda Tessa. İçeri girdiklerinde Will iki kız ve üç erkeğin olduğu masaya ilerlerken Tessa kapıya yakın boş bir masaya oturdu.
Tessa bir kahve istedi ve çantasından kitabını çıkardı. Tam başlayacakken telefonu titreşmeye başladı. Telefonu alıp aramayı yanıtladı.
"Hey Beht."
"Hey!! Nasıl geçti?"
"İyi."
"Ne? Sadece kuru bir 'iyi' mi? İşi aldın mı almadın mı?"
"Aldım. Ama Bayan Wesson'ın asistanı değilim."
"Anlamadım. Açık konuş."
"Bayan Wesson beni oğlunun asistanlığı için işe aldı."derin bir iç çekerek söylemişti bunu.
"Ve sen bundan memnun değilsin?"
"O biraz... şey....bencil."
"Ahh. Anladım. Thressa şimdi kapatmalıyım. Görüşürüz."
"Görüşürüz."dedi ve telefonu kapattı. Bu sırada kahveside gelmişti. Kitabını açtı ve okumaya başladı.
Bu sırada Will masasaki arkadaşları tarafından sorguya çekilmişti.
"Annen ne dedi?"
"Çok kızdı mı?"
"Kafeye birlikte girdiğin kız kim?"
Tessa'yı fark eden tek kişi Sam'di. Will bir an yalan söylemeyi düşünsede arkadaşlarını kandıramayacağının farkındaydı. Derin bir nefes aldı ve gerçeği anlatmaya başladı.
"Annem peşime bir asistan taktı. Bu asistanda o kızıl kafa."
"Peki bir adı yok mu?"diye sordu Kate.
"Evet var. 'Tessa.'" Will onun adını alayla söyledi.
Becky gözlerini devirdi. Will'i severdi ama bazen fazla egoist olabiliyordu.
"Pekala. O zaman onu da davet edebilirim."dedi Becky ve masadan kalkıp Tessa'nın masasına doğru giderken Will burun kemerini sıktı ve "Tanrım!"diye inledi.
Tessa masasında oturmuş kitabını okurken masasına oturan kişi ile başını kitaptan kaldırdı. Karşısında siyah uzun saçlı,mavi gözlü ve oldukça güzel bir kız vardı.
"Merhaba sen Tessa olmalısın. Ben Becky. Will'in bir arkadaşıyım." Tessa şaşırmıştı. Acaba William'ın sevgilisi falanmıydı? Ve ona uzak dur gibi bir şeyler mi söyleyecekti.
"Aaa.. Merhaba. Nasıl yardım edebilirim Becky?"diye nazikçe sordu Tessa. Becky kocaman gülümsedi ve Tessa bu gülüşün çok içten olduğunu düşündü.
"Bizim masamıza gelmek istermisin? Hem diğerleride seninle tanışmak istiyor. Sersemin bir -bu Will- seni bizimle tanıştırmayı akıl edemedi sanırım. Ee.. Ne dersin?" Becky hızlı hızlı konuşmuştu. Tessa onun William'a sersem demesi komiğine gitmişti. Becky de bunu fark etmişti çünkü kıkırdamıştı.
Becky büyük mavi gözleriyle ona bakıyordu. Onu reddetmek mümkün değildi çünkü şuan çok sevimli görünüyordu. Ve Tessa farkında olmadan "Tamam." demişti bile. Becky ellerini sevinçle çırptı ve Tessa'nın ellerinden tutup onu masalarına sürükledi. Tessa bir hamleyle kitabını son anda alabilmişti.
Becky masanın önünde durdu ve Tessa'yı da yanına çekti. "Bayanlar,baylar ve Sam. Bu Tessa. Tessa bunlar Eddie, Jason,Kate ve Sam."diyerek herkesi tanıttı. Tessa gülerek selam verdi.
"Merhaba."diye selam verdi Jason. William'dan daha yapılıydı ve kumral saçlıydı.
"Merhaba tanıştığıma memnun oldum."dedi sarı saçlı kız ve içtenlikle gülümsedi. Bu Kate'di.
"Hey! Naber?!" dedi Eddie. Esmerdi ve mavi gözleri vardı. Yakışıklı biriydi.
"Sen onun kusuruna bakma. Ben Sam. Becky'nin ikiziyim. Memnun oldum."dedi Sam. Tessa biraz dikkatli bakınca onun Becky ile çok benzediğini düşündü.
Tessa oturduğunda onları gözlemledi. Gözlemlerinden şu sonuçlara varmıştı.Kate sessiz ama içten biriydi. Eddie ise fazla neşeli ve hiperaktifti Becky gibi. Sam ise ikizinin tam aksine sakin biriydi. Jason ise güleç biriydi. Sürekli gülümsüyordu. Ve William.... William'dı işte.
William yanında oturan kıza baktı. Nedenini bilmesede onu tatlı bulmuştu. Ama bunu bilmesine gerek yoktu tabi.
İki saatlik bir sohbetten sonra herkes dağıldı. Tessa onları sevmişti. Onlarda Tessa'yı. Ama bu durumdan memnun olmayan tek kişi vardı. O da William Christopher Wesson'dan başkası değildi.
