8 ⏳

151 30 35
                                    

"Hoseok!" Hoseok Yoongi'nin bağırışıyla uyandı. Gözlerini hafifçe aralayarak Yoongi'ye bakmaya çalışıyordu.

"Ne oluyor sabah sabah" gözlerini ovuşturarak ayılmaya çalışıyordu. İçinden söverken koltuktan kalktı. Masanın üzerindeki telefonuna uzanıp ekranı açtı.

"Çüş!"

"Ne?"

"Sabahın altısında ne uyandırıyorsun?" Hoseok neden bu kadar uykusuz hissettiğini şimdi anlamıştı. Yoongi Hoseok'un kolundan tutarak kaldırmakta ısrar ediyordu, Hoseok kolunu Yoongi'nin ellerinden kurtarıp ayağı kalktı.

"Tam olarak neden uyandırıldım?"

"İş var, sende geleceksin." Hoseok kaşlarını çatarak Yoongi'ye alayla bakmaya başladı.

"Bakma öyle sende seviyorsun."

"Aynen aşığım sana." Yoongi kıkırdayarak arkasını dönüp odasına adımlarken konuştu.

"Odama gel sana üst vereceğim."

"Ben başka bir şeyini istiyorum!"

"Olur gel."

"İt." Hoseok son sözlerini kısık sesle söylemiş, gözlerini kapatarak sabır çekmeye başladı. Yoongi sabahları çok sinir oluyordu.

...

"Bugünkü işimizde biraz daha dikkatli olmalıyız. Geçen sefer yaptığını yaparsan kesinlikle kurtuluşun olmaz."

"Ne yaptım geçen sefer?" Yoongi Hoseok'un karnını göstererek gözlerini kıstı.

"O zaman bırakayım bu sefer öl Yoongi."

"Aslında senin dinlenmen gerekiyor." Yoongi Hoseok'u süzerek düşündü. Hoseok Yoongi'nin ne düşündüğünü anlayamıyordu.

"Ne bakıyorsun?"

"Evde kalman da riskli."

"Neden"

"Evimin nerede olduğunu öğrenirlerse seni kaçırırlar."

"Hee aynen böyle fidye isterler, sende 'bırakın Hoseok'u, onu bırakmak için ne kadar istiyorsunuz?'dersin."

"Hayal gücüne hayran kaldım doğrusu."

"Türk dizisi çekiyoruz Yoongi. Başımın çaresine bakarım."

"Daha silah nasıl kullanılır onu bile bilmiyorsundur." Hoseok kafasını yere eğerek sırıttı. Yoongi Hoseok'un bir polis olduğunu bilseydi ne tepki verirdi acaba?

"Doğru diyorsun." Hoseok yüzündeki alaylı sırıtışı hâlâ silememişti.

"Ne gülüyorsun?"

"Hiç, öylesine."

"Hadi hazır mısın?" Hoseok üzerindeki siyah kıyafetlere bakarak konuştu.

"Bana biraz dar mı geldi-"

"Sus bedenlerimiz farklı."

"Bir yapalım?"

"Ne!"

"Şaka yaptım hemen çığırma."

"Bekle burada bir şey vereceğim sana." Hoseok kafasını sallayıp cebindeki telefonuyla ilgilenmeye başladı. Jimin'den bir sürü mesaj ve daha birçok kişinin aradığını görmüştü. Yohang'tan gelen mesajı görür görmez üzerine tıkladı.

Yohang/Hoseok

Yohang

Etrafındakilere dikkat et Hoseok.

Time is running out- SopeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin