x

46 3 2
                                    

°

  Jungkook yine lanet ederek ısrarla çalan alarmla kalkmıştı.Uykusu vardı ama artık bir iş bulması gerekiyordu çünkü aldığı burs ona yetmemeye başlamıştı.

Kaldığı yurttan ailesinin günahları yüzünden atılmıştı.Kendi evine çıkabildi fakat uzun çabalar sonucunda alabildiği bursta ona yetmiyordu artık.Bu yüzden hem okuluna devam etmeye hem de part-time bir iş bulmaya karar vermişti.Günlerdir iş ilanlarını araştırıyordu ama ya maaşı ve saatleri uygunsuz buluyordu ya da iş yerinin patronları ona yürüyordu:)

  Bu günde bir cafe ile iş için görüşmeye gidecekti.Bu sefer hiçbirşeyi umursamamayı ve o işe girip çalışmayı koymuştu kafasına.Elini yüzünü yıkayıp dişlerini fırçaladıktan sonra altına geniş yırtıkları olan bol bir pantolon, üstüne ise beyaz bir tişört ve kareli kırmızı bir ceket giymişti.Zaten düzgün olan saçlarını geriye doğru attıktan sonra artık hazırdı.

  Cafe çalışanının göstermiş olduğu odaya girmiş patronu bekliyordu.Çok sürmeden patron gelmişti ve "evet dinliyorum"demişti sandalyesini çekip otururken.Jungkook ise hafif öksürerek boğazını temizleyip konuşacaktı ki ellerini birleştirip kısık bir nefes alarak"deneyimin var mı"diye tekrar konuşmuştu patron.Jungook gözlerini ona doğru çevirip "yok fakat hemen alışabilirim,öğrenmeye çalışırım hemen öğrenen biriyim zaten"diye heyecanla konuştu.Patron arkasına yaslanıp kollarını birleştirdikten sonra "eğer sorun çıkarırsan maaşını vermeden hemen kovarım seni"diye ciddi ve kararlı bir şekilde konuştu.
 

  Jungkook gereksiz bir şekilde biraz korkmuştu bir süre ağzı açık bir şekilde patrona baktıktan sonra kendini toparlayıp"anladım efendim bana güvenebilirsiniz"dedi kendinden emin bir şekilde.

 
Patronu hafif kaşlarını kaldırarak"peki"diye mırıldanırken çekmeceden çıkarttığı formu masanın üzerinden Jungkook'a doğru uzatırken"bu formu doldur şurayı da imzala"diye parmağıyla gösterek konuştu.Hızlıca kafasını sallayıp kağıdı önündeki sehpaya alıp dikkatlice okuyarak doldurdu.Patronunun gösterdiği yeri de imzaladıktan sonra kağıdı uzattı.

  Patron kağıdı alıp bilgisayarda birşeyler yaparken Jungkook etrafı inceliyordu.Hızlıca işini bitiren patron Jungkook'a dönüp"yarın başlayabilirsin.Cafe 8'de açılıyor 7'de burda olmalısın diğer arkadaşlar sana ne yapman gerektiğini öğretecek"dedi hafifçe gülümseyerek.

  Jungkook hemen yarın başlayabileceğini duyduğu için heyecanla ayağa kalkıp  "bana güvendiğiniz için çok sağolun" dedi saygıyla eğilirken.Patron tekrardan hafifçe gülerek"artı bir durum olursa benimle paylaşabilirsin"diye ekledi.Jungkook "teşekkürler efendim" diyerek tekrar hafifçe eğildi ve dışarı doşru adımladı.

  Eve dönerken markete girmişti Jungkook.Yalnızca karnını doyurabilmek  için aldığı şeyleri poşetten çıkarıp mini buzdolabına koyarken mırıldanarak şarkı söylüyordu.

  Kendine yaptığı rameni yerken telefonundan birşeylerle ilgileniyordu.Sabah erken kalkacağı için yemeğini hızlıca bitirdikten sonra dişlerini fırçalayıp yatağa girdi.Alarmını da kurduktan sonra zaten çok yorgun olduğu için gözlerini kapattıktan kısa bir süre sonra derin bir uykuya daldı.

 
 ~ Jungkook çok sakin ve kendi halinde bir insandı okulundakilerle ve çevresindekilerle çok ilgisi yoktu.Aslında ailesiyle birlikteyken böyle değildi.Hep enerjik pozitif biriydi.Fakat hayat onu bu hale getirmişti...

  Sabah yine zar zor uyanabilmişti.Uykuyu çok seviyordu ve sadece hafta sonları istediği kadar uyuyabiliyordu.Artık bu da elinden alınmıştı.Hayat ona karşı çok acımasızdı.

can I get a kiss?Where stories live. Discover now