Üstümdeki pijamalarla kosa koşa Hyunjine gitmiştim. Ah şu sevgili ayağı bitti diye ne kadar mutluyum anlatamam!
Zili çaldığımda kapıyı ilk defa hyunjin açmıştı. O kadar enerjiktiki. Hoşgeldin hoşbulduk ayaklarını geçip salona oturmuştum.
-Pijamam nerde Hyung! -Şey aslında pijama değilde başka bisi var -neymis o?
Elini saçlarının arasında gezdirmişti
-Hyung, ne o dedim -Odamda. Yatağın üstünde. Lütfen giy -Hmm peki
Kalkıp odasına gittiğimde, beyaz kedi kulağı tacı,oversize bir kazak ve kazağın zıttı kısacık bir şort vardı. Hiç düşünmeden giymistim. Odasındaki boy aynasına bakınca beni biraz daha kısa gösterdiğini fark etmiştim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Kılıfın arkasındaki yüz OQKZKWKDKWK
Odadan çıkarken, Yeji ile karşılaşmıştım. Ağzı bir karış açık şekilde beni süzüyordu.
-Yeji. Sizin evde neden böyle şeyler var? -Bende onu düşünüyorum. He hatırladım hatırladım. Sen geliceksin diye aldı. Merak etme temiz
OHA! Yeji odasına çekildiğinde salona inmiştim. Cipsleri hazırlayan Hyunjin arkasını döndüğünde oda Yejiyle aynı tepkiyi vermişti.
-Bu.. bu sanki biraz büyük gelmiş bana
Her adımında bana daha çok yaklaşıyordu. Bende geri giderken sırtım duvarları buluşmuştu.
Kolunu belimle birleştirdiğinde, yanaklarımın kizardığıni gormemesi için kafamı aşağı etmiştim. O ise eliyle cenemden tutarak kafamı kaldırmıştı.
-Tae olmadığına göre. Bu güzellik artık benim. Değil mi?
Güldüm. İlk defa ona güveniyordum. Geçen seferde guvenmistim evet, ama bu sefer hiç güvenmediğim kadar güveniyordum.
Dudaklarıma küçük bir öpücük vermişti. Elimle yüzümü kapattığımda sırtımı okşamaya başlamıştı.
-Cidden bebeksin Jisung. Benim minik bebeğimsin
Tek eliyle bacaklarımdan tutup kaldırmıştı. Gövdem sırtının oraya sarkıyordu.
Beni koltuğa bırakarak atıştırmalıkları masaya koymuştu. Koltuğun belli bölümlerinde hiç açılmamış peceteler vardı. Kumandayla seçtiği filmi açarak oda yanıma oturmuştu.
Normalde böyle duygusal bir filmde aglamazdım. Yani biri ile izliyorsam aglamazdım diyelim. Ama film çok duygusaldı ve benim ağlamak için bir sebebim vardı. Sahtede olsa sevgilimden ayrılmıştım.
Sahte gözyaşlarımı akıtırken, Hyunjin sakinleşmemi bekliyor gibiydi. Ayağa kalkıp mutfağa -salonla bir- doğru gidip su içmiştim.
Koltuğa yaklaşırken, o koltuğun ucuna biraz daha yaklaşmıştı. Oturacağım zaman kolumdan çekip, kucağına otutturmuştu.
