Nerdeydin demeyin lütfen hiç yazasım gelmemişti özür dilerim 😰🥲 devam edelim hadi
Melissa'dan:
Ebrar'ın cayır cayır yandığını fark edince zorlayarak yatağa yolladım onu söz dinllemezin tekiydi inatçı. Dedim kendi kendime yarına hasta uyanmasını istemiyordum ondan elimden geldiğince sıcak tutmaya çalıştım onu Ebrar'da direniyordu iyiyim ben diyerek sanki iyiyim ben diyince iyileşiyor
Melissa:Bak şimdi iyileştin böyle diyince
Ebrar:Ne sandın kızım iyileştim tabii
Diyip tam yataktan çıkıcaktı ki ben onu geri yatağa ittim
Melissa:Ya ben salakmıyım Ebrar işte dur yerinde ya sabaha kadar kalkma ama hele bir hasta kalk yarın ben seni ayrı hasta ederim
Dedim sinirlice bakarak ona o da ilk güldü sonra da onayladı
Sabah kalktığımda ilk işim Ebrar'ı kontrol etmek oldu. Dünkü endişelerim işe yaramıştı ki ateşi gerçektende azdı Ebrar'ın uykucu birisi olduğunu bilmemden yataktan kaldırmadım onu, yüksek ihtimal kalkmazdı zaten. Bu gün çok ağır bir gün değildi şaşırtıcı şekilde sadece birkaç saat antrenman vardı garibime gitmişti açıkçası bu kadar basit planlara.
Nerdeyse 3 saat yalnız kaldıktan sonra Ebrar'da uyandı ve bana döndü
Ebrar:Günaydın günaydın
Dedi bende tam o sırada Zehra'nın bana attığı fotoğrafa bakıyordum. Belli ki Hande'le dışarı çıkmışlardı kalkıp Ebrar'a gösterdim Ebrar Zehra'nın giyim tarzını azcık(asla az değil) yargıladıktan sonra lavaboya gitti, elini yüzünü yıkadı geldi. Biraz daha boş yaptıktan sonra giyinip aşağı indik
Ebrar'dan:
Aşağı indirimiz anda Zehra'nın yanına gidip o nasıl kombin diye diye güldüm Zehra'dan bi tane ense tokatı yiyince sustum
Ebrar:Tamam zeze kızma ya tamam abla ya
Zehra:Ya sus Ebrar sen önce kendi tarzına bak
Ebrar:Ne varmış tarzımda Allah Allah
Zehra:Ebrar sus aşkım
Takımla antrenman yerine yürümeye karar verdik. Mile'le gülerek yürüyorduk ki Zehra birden beni durdurdu, kızınca bakıyordu ama bir yandan sırıtarak ve tam karşımızda duran çiçekçiyi gösterdi bana
Zehra:Hala almadın hatırlatırım
Ebrar:Neyi diyon zez-
Diycektim ki dank etti bilmem ne kadar zaman önce ne kadar tanıyoruz yarışmasında sevdiği çiçeği bilememiştim, daha doğrusu Zehra çok saçma bir çiçeği seviyormuş "zambak"
Mile'ye döndüm ve azcık Zehra'ya sinirli bakışlarımı atarakEbrar:Zeze'ye ZAMBAK alıcam gelmek istermisin Milem?
Melissa onayladı ve bizimle geldi Zehra'ya zar zor abi bir tane zambak çıkardı çok satılan birşey olmadığı için az vardı
Tam çıkmış yürüyorduk ki Melissa kolumdan tuttu ve elime pembe gül tutuşturdu tek bir tandeydi ama gülümsememe yetti
Melissa:Senin gibi pespembe içinde dışında pembe birisisin
Dedi ve güldü bu konuşması beni mutlu etmeye yetmişti bile yanağından nazikçe öptüm ve gülü kokladım. Mükemmel kokuyordu.
Bütün günün yorgunluğuyla antrenmandan çıktık. Çok birşey yapmamıştık ama yinede yorulmuştum yüksek ihtimal bir de yürüdüğümüz içindi, Melissa kulaklığını takmış önden yürüyor Zehra Simge ablayı 1 saniye salmadan nasıldım nasıldım sorularıyla darlıyor Eda ablam Hande'ye nerelerde hata yaptığını anlatıyor falan filan çok birşey yoktu bende arkada yürüyordum elimdeki güle bakarak. Bunu asla kaybetmem, kaybedemezdim bu Mile'nin bana aldığı ilk çiçekti kurutup saklıycaktım tabikide odamıza geçtiğimizde duşumu aldım ve kendimi direk yatağıma bıraktım...
Bu günlük bu kadar yeter bence sınavlar başlıyor sonuçta ama benim bu hikayeyi düzenlemem gerek farkındayım affedin
Eğer bunu sabah okuyorsanız Günaydınlar akşam okuyorsanız iyi akşamlar öğlense de iyi günler dilerimmm sizi çok seviyorummm 💖💖
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayatımı Sana Adadım//EBGAS
Random(ebgas hikayesi tabikide) İki arkadaş milli takımda tanışıyor fakat bu arkadaşlık gittikçe değişiyor:> <3