Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
__
Abim neredeyse iki buçuk saat önce beni aramış ve arkadaşlarıyla eve geleceklerini haber vermişti. Kalkıp yaptığım bazı kekten ve kurabiyeden tabaklara servis ettim. Tabakları hazırlayıp salona doğru adımladım ve koltuğa oturup telefonla ilgilenmeye başladım.
Yaklaşık on dakika sonra zil çaldı ve ayağa kalkıp kapıya bakmaya gittim.
"Kim o? "
Dememle abimin "Biziz abicim" dediğini duydum ve kapıyı aralayıp abimin ve arkadaşlarının geçmesini bekledim ardından kapıyı kapattım.
Hepsi içeriye geçince ben ve abim mutfağa geçip tabakları götürdük.
Şu anda içeriye geçmeye biraz çekinmiştim çünkü içeride tanımadığım bir arkadaşları gelmişti. Kendi odama çıkıp tatlıları hazırlarken kirlettiğim kıyafetlerimi değiştirip üstüme siyah kısa kollu crop ve siyah diz kapağımın biraz üstünde bir şort giymiştim. Parfüm sıkıp yatağıma kendimi sırt üstü saldım. Yan dönüp cebimdeki telefonumu çıkarttım.
__
Yaklaşık bir saat geçmişti ve kapı çalıyordu. Abimler gülüşerek ve yüksek sesli sohbet ettiklerinden dolayı kapının çalmasını duymamış olacaklar ki kapı tekrardan çaldı. Odam kapının yanında olduğu için duymuştum ve kapıya bakmak için yattığım yerden kalktım.
Kapı deliğinden kimin geldiğine bakmak için kafamı kapı dürbününe yaklaştırdım. Alp abi gelmişti. Heycanla kapıyı açıp içeriye girmesini bekledim. "Hoşgeldin Alp abi." Dememle Alp abi gülümedi ve hoşbuldum diyip salona abimlerin yanına ilerledi.
Bende mutfağa gidip Alp abi için yukarıdaki dolaptan tabak çıkardım. O sırada belimde soğuk bir el hissetmemle geriye çekildim ve elimdeki tabak yüksek sesle yere düştü.
Korkuyla belime dokunan kişiye bakmak için döndüğümde abimin ilk defa gördüğüm arkadaşıyla yüz yüze geldim.
İçeriye abim ve diğer arkadaşları girdi ve abim direkt yanıma geldi. "Güzelim iyi misin? " Diye sorunca korkuyla abime sarıldım. Napıyordu bu adam!?
Alp abide gelip kolumu okşayarak bişey olmadığını nazar çıktığını söyleyince biraz olsun rahatlamıştım. Alp abi nasıl olduğunu sorunca benden önce tanımadığım abimin arkadşı konuştu.
"Efe yukarıdan tabak alıyordu bende yardım etmek için yanına gittim çünkü boyu yetmiyordu ben gelince korkmuş olmalı üzgünüm Efe." Demişti yalan söyleyerek.
Tamam sakin olmalıyım.
Abim inanmazca kaşını kaldırıp bana döndü. Kendimi ezdirmeyecektim. Saftım ama bu adamın amacını anlamayacak kadar mal değildim.
Onaylamazca kafamı iki yana salladım ve "Hayır crobumun açılan kısmına dokundu ve bende irkilip arkama dönerken tabak elimden düştü. " Dememle adını bilmediğim çocuk şaşkınca bana baktı.
Beni yalanlamak için kafasını yana salladığı zaman Alp abi kolumdan tutup beni biraz geriye doğru sürükledi ve arkadaşının yakasına yapıştı.
"Bi daha söyle Efe." Dedi hareklerine ters sakin bir sesle. Ne yapıcağımı bilmeden kısık sesle "Crobumun açıkta bıraktığı yere dokundu." dedim.
Abim Alp abiyi durdurmak için bir hamlede bulunmadığı için abime doğru ilerlerken ayağıma kırık tabak parçası batınca inleyerek mutfak tezgahından tutunarak geriye sendeledim.
Alp abi ve abim hızla yanıma gelip beni sandalyeye oturttular Emre ve Yusuf abi de belime dokunan çocuğu itekleyerek evden kovdular.
Abim, "Yusuf banyodaki dolaptan pansuman aletlerini getirir misin?" demişti. Yusuf abi onaylarak mutfaktan çıktı ve banyoya gitti.
O sırada Emre abi yerdeki kırıkları topluyordu. Alp abi ise önümde diz çökmüş ayağımdan aşağıya süzülen kanları ıslak mendil yardımıyla siliyordu.
Yusuf abi gelip elindeki pansuman malzemelerini önümde duran Alp abiye uzattı. "Acıtırsam söyle yavrum. "
Hafifce başımı salladım. O kadar fazla acımıyordu. Küçük bir sıyrıktı. Nazlansam ne olurdu ki. Kafamı kaldırı abime baktım ve abimin de bana baktığını gördüm.
Bakışlarında suçluluk vardı. Eminim ki benden özür dileyecekti. Ama ben özür dilemesini istemiyordum. "Hiç bakma öyle senin suçun değild-" derken Alp abinin ayağıma değdirdiği tentürdiyotlu pamuk ile ayağımdaki yara yanınca kısık sesli bir inleme ile ayağımı hafif kendime doğru çektim. Ayağımı çekmemle alp abi bana bakıp " Özür dilerim yavrum." diyerek daha yavaş yapmaya başladı.
__
Alp abi ayağıma sargıya sarıp doğruldu ve elini yıkayıp beni oturduğum yerden kucağına alarak direkt salona ilerledi.
Bundan bi beş dakika önce abimleri salona göndermiş bizde mutfakta tek kalmıştık. Doğrusu abimler gidince biraz daha mızmızlanma şansım olmuştu ve bende kullanmıştım.
İçeridekiler beni Alp abinin kucağında görünce şaşırsalar da Alp abi birşey demeden beni televizyona çapraz duran tekli koltuklara oturttu ve kendisi de üçlü koltuklardan birisine oturdu.
Televizyonda bir film oynuyordu. Bunu milyon kere izlememize rağmen hâla sıkılmadan açıyorlardı. "Off bunu değiştirin. " diye mızmızlandım. Çünkü artık replikleri bile ezberlemiştim.
Abim "Al aç o zaman" diyerek elinde tuttuğu kumandayı bana doğru attı."Ben açıcak birşey bilmiyorum. " dediğimde diğerleri bize bakarak kıkırdıyordu. "O zaman bu kalıcak sus ve izle abicim. "
Oflayarak önüme döndüm ve televizyona odaklandım. Hafiften uykum geliyordu. O yüzden başımı tekli koltuğun yaslanma yerine doğru eğdim ve gözlerimi kapattım.
__
Havada olduğumu hissettiğimde uyku ile uyanıklık arasındaydım. Tek hatırladığım şey Alp abinin bulanık yüzüydü.
_________
EVET AŞKİMLARRR
ilk kitabimiz Alp hayirli ugurlu olsunnn
Lutfwn oy ve yorumlarinizi eksik etmeyin
sinav haftam oldugu icin ilk bolumu aticam ve diger bolumler biraz gec gelebilir ilk bolumu heycanla yazdigim icin atiyorum
