Arkadaşlar ben daha kitaba başlayalı 1 hafta olmadı ya öncelikle kitabın adını falan değiştirmeyi düşünüyorum ve ilk iki bolum çok fazla aceleye geldiği için aşırı kısa oldu ama bundan sonra daha uzun yazmaya çalışacağım.Ya bi de ben sonra yazdıklarımı okuyunca fark ettim olaylara bodoslama dalmisim her şey çok çabuk gelişmiş onu da düzeltmeye calisacagim elimden geldiğince.
Karşısındada onu gormesiyle şok oldu.Bu o gün beni bahçeden yaka paça çıkaran simsiyah giyinmiş kötü çocuk gibi gözüken ama Rüya'ya daha çok anasının kuzusu gibi gelen hanzodan başkası değildi.
Serra sarılmaları bitince Rüya'ya yanındakini tanıştırmaya başladı.
Rüya bu Aras bizim çok yakın bir aile dostumuzun oğlu her yaz buraya gelir.Burada biliyorsun sürekli yaz kampı oluyor bu sene Aras sen ben ve Bartuğ beraber gideriz diye düşündüm.Hatta biliyor musun Aras'ında İstanbul'da evi var neden geri dönünce buluşmaya devam etmiyorsunuz?
Rüya şaşkınlıkla adının Aras olduğunu öğrendiği çocuğa bakıyordu.Acaba tanıdığını belli etmesi gerekiyor muydu?Ne yapcağını şaşırmıştı.Sonunda hiçbir şeyi belli etmemeye karar verdi hem ne de olsa tam olarak tanıyor sayılmazdı sadece tarafından köpek muamelesi görmüştü adını bile bilmiyordu.Elini uzatıp "merhaba" dedi.Aras ise onun merhabasına karşılık gözlerini devirdi ve "Araba arkada hadi arabaya gidelim"diyerek Rüya'nın elini havada asılı bıraktı.Rüya hiç eli havada bırakılan o değilmiş gibi Aras'ın peşinden Serra'yla beraber konuşa konuşa yürümeye başladı.Serra hararetli hararetli yaz kampının ne kadar eğlenceli olacağını çok güzel vakit geçireceklerını belki Bartuğ ile bir ilişkiye başlama ihtimallerinin bile olduğunu anlatıyordu.Rüya ise arada lafa girip "aynen,mükemmel olucak,bu kamp efso olmazsa ben neyim"tarzı onaylamalarıyla Serra'ya destek veriyordu.
Arabanın önüne geldiklerinde Rüya ve Serra önlerinde bakmaksızın konuşuyorlardı.Rüya bir şeye çarpması ve yana savrulmasıyla yere dizlerinin üzerine kapaklandı .Önüne bakmadan yürürken Aras'a çarpmış ve Aras onu kolundan tutup yere savurmuştu.Nermin teyzede Serra'da Aras'ın onu yere attığının farkına bile varmamıs Rüya ile ilgileniyorlardı.Rüya çok sinirlenmesine rağmen bu meseleyi hatta daha öncesini yani bahçeden adeta bir öküz gibi çıkarılması konusunu Aras ile sonra yani baş başayken konuşmak istiyordu.O yüzden bunu da göz ardı ederek Serra ve Nermin teyzesine bir şeyim yok dedi ve arabaya bindi Aras çoktan sürücü koltuğunda yerini almış onları bekliyordu.Bu ne tür bir öküzdü böyle önce kolundan tutup yere atıyordu daha sonra hiçbir şey olmamış gibi sinirli sinirli arabada onları bekliyordu.Burada sinirlenmesi gereken birisi varsa o da Rüya'ydı."Beyfendiye bak hem beni yere atar hem de arabaya geç geldiğim için öküz gibi somurtur"diye kendi kendine fısıldadı Rüya.Tam o sırada telefonuna mesaj geldi.Hem de yeni telefonuna.Ama bu onun yeni hattıydı ve numarası Serra'dan başka kimsede henüz yoktu.Rüya Serra'ya baktı telefonu elinde bile değildi.Böyle mal gibi kim nasıl atar diye düşünmektense mesajı açmak daha akıllıca olurdu diye içinden geçirip telefona gelen mesaja baktı."Duymadım mı sanıyorsun? Bana öküz demenin hesabını vereceksin"Rüya aynadan Aras'a baktı hiçbir şey olmamış gibi arabayı sürmeye devam ediyordu.Bir ara Aras'ın da ona baktığını gördü tam o sırada ağzını açıp numarasını nerden bulduğunu,onu o gün bahçeden yaka paça çıkarmasının hesabını,bugün onu yere fırlatmasının hesabını soracak ve ona öküz demesinin gayet normal bir şey olduğunu çünkü onun öküzden de fazlası tescilli bir öküz olduğunu söyleyecekti ki Aras'ın o kaşlarının çatılması ve aynadan ona kötü kötü bakmasıyla bütün kelimeler geri yerinde gitti.Bu çocuk ve kötü çocuk havalarından bıkmıştı.Rüya tam tersi çok neşeli bir kişilikti.Yalnızca şu son zamanlarda ailesiyle yaşadığı sorunlar onu birazcık değiştirmişti ama Aras o neden böyleydi veya böyle olmaktan ne zevk alıyordu.
Hanguluhunguluhop(araba hızlı durunca herkesin kafasını cama vurma sesi djsvwgwghe)
Aras arabayı aniden durdurdu ve kısık sesle bir küfür mırındandı.Sarhoş adamın biri bir anda kendini arabanın önüne atmıştı.Rüya Aras'ın kısık sesle ettiği küfrü duydu bu onu şok etmişti çünkü onun hayatında küfüre yer yoktu.Daha o küçük küfurün şokunu atlatamamışken Aras bu sefer yüksek sesle adama hakaretler yagdırmaya başladı.Dayanamayıp "Yeterrrrr" diye bağırdı Rüya.Serra ve Nermin teyze de bu kufurlere şaşırmış ama erkek ve küfür etmesi normal diyerek düşünmüslerdi ama Rüya ise kendini tutamayıp bağırmıştı.Bağırdığı sırada aynada Aras'ın yine o korkutucu bakışlarıyla karşılaştı ama bu sefer ki bakışlar bahçeye girdiğindekinden de az önce arabaya geç kaldığında ki bakışlarından daha bir sivri daha bir ürkütücüydü ve Rüya'nın önüne dönmesine yetmişti.Rüya öyle kotu bakışlara veya kendine kötü davranılmasını alışkın değildi.O hep el bebek gül bebek büyümüş,eli sıcak sudan soğuk suya sokulmamış prensesleri gibi yetiştirilmişti.Serra Rüya'nın kulağına eğildi ve sen boşver onu o hep öyledir yani terbiyesiz önüne gelene küfreder normal erkeklerden bile az konuşur konuştumu da kötü konuşur zaten fark etmesin mi kötü çocuklara özenmiş bu siyah siyah giyiniyor kimseyi umursamıyor kaba saba falan davranıyor takma sen onu dedi.Rüya ise yalnızca küfür etmesi rahatsız etti bilirsin küfre alışık değilim demekle yetindi.Daha sonra ikisi beraber görüsmedikleri süre boyunca ne yaptıklarından okulda ki arkadaşlarından yani havadan sudan konuşmaya basladilar.
Serra'lar Karşıyaka'da oturuyorlardı yani hava alanına pekte yakın sayılmazdı o yüzden bol bol konuşacak vakit bulmuşlardı.Onlar kahkaha atarken Rüya Aras'ın sesini duyunca ürperdi yalnızca öksürmüştü Aras ama onun en ufak bir sesi bile Rüya'yı korkutur olmuştu.
Ben korkak biri değilim.Güçlü bir kadınım ve yarın Aras'la konuşup benle sorunu her neyse öğrenip halledeceğim.
Ne sorunu? Dedi Serra.Rüya içinden değil dışından dile getirmişti düşüncelerini.Şimdi arkadaşına ne diyecekti?
