Bölüm 3 : İki uyuşturucu bağımlısı

94 14 8
                                    

Bir baba kızıyla nasıl ilgilenir, ona nasıl öğütler verir veya ona nasıl yaklaşır bunlarla ilgili tek bir fikrim bile yoktu. Taylor ile 19 yaşımdayken evlenmiştim. 20 yaşına geldiğinde ise kızıma hamile olmuştu. O 5 yaşına geldiği sıralarda boşanmıştık. Tabi şuan o zamanki kadar küçük olsa nasıl yaklaşacağımı bilirdim.Bir bebek olsaydı altını değiştirir, onunla oyunlar oynayabilirdim. Ancak 19 yaşında bir genç kızdan bahsediyoruz burada. Ayrıca uyuşturucu bağımlısı olmuş veya olmak üzere olan biri.

Pizza restoranına girdiğimde onu aramama gerek kalmadı çünkü orada başını masaya gömmüş uyuyan tek bir kız vardı. Yanına gidip "Rachel?" dememle irkilip ayağa kalktı. Benim olduğumu görünce sakinleşip oturdu. İkimiz de pizza sipariş ederek beklemeye başladık. Konuyu ilk kim açacak diye beklerken, pizzamız geldi.

Yemeye başlamadan söze girdim. "Rachel, seninle uzun süredir konuşmuyoruz." dedim. "En son altı ay önce konuşmuştuk. Onda da doğum günümü kutlamak için aramıştın. Gerçek anlamda görüşmek olarak da pek iyi değiliz. Bir buçuk yıl önce görmüştüm seni en son. O yüzden önceden söylemem gerekiyor... Ben hala senin babanım ve sana değer veriyorum, her ne kadar görüşemesek bile. Ama sorun şu ki ben nasıl baba olunur konusunda hiçbir şey bilmiyorum bu yüzden de şuan neler söyleyeceğimi bilmiyorum."

Gülerek "Sen bir federal ajanısın. Bütün gün uyuşturu bağımlılarıyla uğraşıyorsundur." dedi.

Benim de yanıtım gülerek oldu. "Tatlım karıştırdın, o narkotiğin işi. Biz daha ciddi konularla ilgileniyoruz."

"Doğru." dedi bozuk bir gülümsemeyle. "Peki ne yapacağız, annemin haberi olmadan rehabilitasyon merkezine gidemem değil mi? Eninde sonunda öğrenir."

"Orası doğru." dedim. "Ama yardım edebileceğini düşündüğüm birilerini tanıyorum. Bir uyuşturucu bağımlısını en iyi kim anlar? Başka bir uyuşturucu bağımlısı."

"Nasıl yani, beni bir uyuşturucu bağımlısı ile mi tanıştıracaksın?" diye sordu şaşırarak.

"Hayır, yani... Daha önceden bu sorunla baş etmiş biri." diye düzelttim. "Oklahama'da tanıdığım bir kız bir de erkek var. Senden bir veya iki yaş küçükler ama tanıdığım en iyi gençlerdir. Kokain değil de meth bağımlılığı ile mücadele etmişlerdi. Benimle birlikte birkaç gün kalırsan, seni onlarla tanıştırabilirim. Ne dersin?"

Başını sallayarak düşündü. "Peki anneme ne söyleyeceğiz?"

"Orasını bana bırak." diyerek gülümsedim.

Telefonumu cebimden çıkardığımda çaldığını fark ettim. Arayan Allison'dı, yani şu bahsettiğim ortağım. Telefonu açtım.

"Paul, neredesin sen?" diye sordu endişeli bir şekilde.

"Endişelenmeyi bırakmanı söylemedim mi Allison?"

"Nerede olduğunu söyle." diye ısrar etti.

"Kızımla pizza yiyorum, oldu mu?" diye sordum sert bir şekilde.

Buna şaşırmıştı. Kızımdan hiç bahsetmezdim çünkü. Birlikte takıldığımız zamanlarda ona daha çok adalet anlayışımdan bahsederdim veya onun yerine daha çok polis konuşması yapardık. Kısa bir konuşma oldu Allison ile. Ardından kapatıp Taylor'ı aradım. Rachel'ı Oklahama'ya götüreceğimi söyledim. Epey bir soru sordu. Neden, hangi amaçla, nasıl, ne zaman, bu da nereden çıktı - tarzı sorular. Hepsini nazikçe yanıtladıktan sonra bunu kabul etti. Kabul etti demek biraz garip kaçıyordur aslında. Çünkü o benim de kızım. Değil mi? Ama hayır, eğer velayeti ondaysa annesinin izni olmadan onu götüremezdim.

"Baba, 19 yaşımda olduğumun farkındasın değil mi?" diye sordu gülerek.

Sonrasında ise birden aklıma dank etti. Rachel 19 yaşındaydı. Neden ondan izin alıyordum ki? Buna gerek yoktu. Çünkü reşit bir kızdı o. Taylor izin vermeseydi bile benimle gelebilirdi. Neyse ki akşama Oklahama'ya iki bilet alabilmiştik. 21:00 uçuşuna yetişebildikten sonra uçağımıza bindik. İki saatlik kısa bir yolculuktu. Tanrım, iyi ki de uçakları icat etmişlerdi. Yoksa 22 saatlik bir yolculuğa katlanmak zorunda kalırdık... Her neyse işte.

Taksiyle de evimin önüne geldiğimiz zaman, Allison'ı fark ettim. Şöföre ücreti ödeyerek çıktım. Rachel'a beklemesini söyledim. Allison'ın yanına giderek "Bir şey mi oldu?" diye sordum.

"Hayır, sadece iyi olup olmadığına bakıyordum." diye yanıtladı.

"Kızımla biraz vakit geçiriyorum. İki haftalık tatil bana iyi geliyor." dedim.

"Güzel, sevindim." dedi gülümseyerek.

Ona gitmesini söyleyemezdim elbette. O yüzden içeri davet ettim. Böylece üçümüz de eve girdik. Saat 00:37 civarıydı. Allison'a Rachel'ın uyuşturucu bağımlılığından bahsettim.

"Tanıdığın uyuşturucu bağımlısı mı var?" diye sordu.

"Daha önceden bu yoldan geçmiş birilerini tanıyorum." diye düzelttim ikinci kez.

"Ha evet, kim olduğunu anladım şimdi." dedi Allison başını sallayarak.

"İsimleri ne baba?" diye sordu Rachel.

Gülümseyerek "Peter ve Olivia." dedim. "Bütün hikayelerini anlatmak epey bir uzun sürer. Ama bağımlılığında yardım edeceklerine eminim."

Kanunsuz (Lawton)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin