Kylian birşey konuşmaya devam ediyordu ama bende bütün herşey sadece bir uğultudan ibaretti. Tanrım, gerçek miydi bu ?
Herşey o kadar hızlı ve ani gelişmişti ki, daha şimdi nereye gittiğimizi bile bilmiyordum. Sahi, nereye gidiyorduk biz ?" Kylian "
" Sonrası zaten mükemmel- efendim aşkım "
" ... "
" Yanlış birşey mi söyledim? "
" Yok sadece, henüz alışamadım ya herşey biraz hızlı oldu "
" Alışman için sık sık tekrarlamami ister misin ? Hayatımın anlamı, bebeğim , ay ışığım benim "
Hafifçe yanaklarım kızardığında gülümsedi ve eğilip yanağımı öptü.
" Söyle bir tanem "
" Nereye gidiyoruz biz şimdi ? "
" Varınca göreceksin "
" Ya varınca göreceksem niye sana sorayım, merak ediyorum işte "
" Söylersem senin şaşırma kısmın kaçar diyemem "
" Ya of ya "
Kaşlarımı çatıp ona baktığımda yanağımdan makas aldı ve yola geri döndü.
" Öpersem söyler misin ? "
" Düşünme sürem var mı ? "
" Sadece 10 saniye "
" Hmmmm "
" 9,8,7,6,5,4,3,"
" Tamam tamam, opersen söylerim "
Gülümsedim ve içimden zafer şarkısı söyleyerek yanağına bir öpücük kondurdum.
" Pencereye baksana "
Sağa döndüğümde küçük bir şaşkınlık içinde karşıdaki dükkana baktım. İnanamıyorum, bizi Frank'ın dükkanına getirmişti, anlattığım herşeyi dinlemişti. Ben geçiştirdiğini düşünüyordum-
Arabadan inip benim için kapıyı açtığında boynuna atlayıp yüzünün her yerine öpücük kondurmuştum.
" Hatırladığına inanamıyorum "
" Söylediğin neyi ne zaman unuttum ki gülüm ? "
Alnıma bir öpücük kondurdu ve elimden tuttu. Birlikte dükkanın önüne geldiğimizde Frank tatlı tatlı işini yapıyordu.
" Kolay gelsin "
Bize döndüğünde sıcak bir gülümseme sundu.
" Hoş geldiniz , bu taze çift için ne vere bilirim ? "
" Bence işi ustasina bıraksak daha iyi olur "
Gülümsedi ve kafasını salladı. Frank dondurmayı hazırlarken bende telefonumu açmıştım. Sophiaya akşam bana gelmesi ile ilgili kısa bir mesaj attıktan sonra telefonu arka cebime koydum. O sırada Frankte Vanilya ve Çilek aromalarini birleştirip üstüne Antep fıstığı serpiyordu.
Birkaç dokunuş sonrasında dondurma hazır oldu. Dondurmayı ellerime tutuştururken gülümseyerek gözlerime bakmıştı.
" Daha size uygun bir tarif bulamadım diye favori çiftlerimden birini yaptım. Bilirsin, bizde yaşlandık eskisi gibi aktif değiliz "
Dondurmaya bakıp gülümsedim, hangi çiftin dondurması olduğunu biliyordum.
" Vanilya babam, Çilek aroması da annem değil mi ? "
" Tam üstüne bastınız hanımefendi "
Kylian dondurmanın parasını ödedikten sonra vedalaşıp oradan uzaklaştık. Yeni beyaz saçları güneşte ışıl ışıl parlıyordu. Saçlarına iltifat etmek için ağzımı açtığımda dondurmayı kaşıklayıp ağzıma götürdü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
He's Raphael, Not Donatello
FanfictionEğer iki kişinin kaderinde birlikte olmak varsa, onlar er yada geç bir birini bulurlar.. 28.04.2023 : #1 kylian 06.05.2023 : #1 mbappe 09.05.2023 : #1 kylianmbappé 20.07.2023 : #1 psg 13.08.2023 : #1 fransa 16.09.2023 : #1 messi 24.12.2023 : #1 imag...